“Nasıl oldu da birbirimizi anlayamadık” diyen baş kahraman susarak anlaşılmayı bekleyen egoist kendini yüce gönüllü diye tanıtan narsist kişilik. Şimdiye kadar hiç sevilmemiş kahramanımız bunun acısını 16 yaşında muhtaç bir kızdan çıkarıyor. Suskunluğu ve sessizliği o kadar yıldırıyor ki kızı kocasını tanımak için başkalarıyla konuşuyor duydukları kandırılmış olduğunu düşündürtüyor. İlerde pişman olan baş kahraman için geç kalınmış oluyor. İronik olan ise o güne kadar hiç konuşmamış olan kahramanın “Yalnızca bir kaç sözcük, bir-iki söz daha edebilseydim çok değil, iki günde her şeyi anlardı” diye yakınması…