Ben, ben bütün bunları niye yaptım hâlâ bilmiyorum. Niye kendimi bu yalnızlığa mahkum ettim? Niye hayatımı boş hayaller için yok ettim? Bilmiyorum. Üstelik sonunda elime geçen ne biliyor musun? Koskoca bir hiç. İşin en acıklı yanı da şu: Bir daha dünyaya gelsem gene aynı yollardan yürüyeceğimi biliyorum. Demek ki yaşanan onca hayal kırıklığı, sürgünler, fişlenme, sorgular bana bir şey öğretememiş. Tuhaf bir durum. Acı çekmeye gönüllü olmak. Ruhunu bu işten alamamak. Bu bana hem keder verdi, hem mutluluk. Hepimiz hayallerimizin kurbanıyız. Benim adım niye Nazım, senin adın Piraye, abinin Mehmet. Niye?
film alıntısı
"Ben bütün bunları niye yaptım halen bilmiyorum. Niye kendimi bu yalnızlığa mahkum ettim? Niye hayatımı boş hayaller için yok ettim? Üstelik sonunda elime geçen ne biliyor musun? Koskoca bir hiç... Ya tuhaf bir durum; acı çekmeye gönüllü olmak. Hepimiz hayallermizin kurbanıyız..." Gönül Yarası (2005) 🎬 instagram.com/reel/C6W5yuuteL...
Reklam
Ben bütün bunları niye yaptım? Hala bilmiyorum. Niye kendimi bu yalnızlığa mahkum ettim.. Niye hayatımı boş hayaller için yok ettim Üstelik sonunda elime geçen ne biliyor musun? Koskoca bir hiç. Ya tuhaf Bi durum bu Acı çekmeye gönüllü olmak Hepimiz hayallerimizin kurbanıyız.
Yakın zamanda bir yakınımı kaybettim, gençti daha mekanı cennet olsun. Üzüntüler arasında, bir meşgale de olmayınca istemsiz olarak ortamı inceliyorsun bir süre sonra. Her gelen cenaze sahibine sarılmak istiyor, en çok ona ağlasın, en çok onun omzuna gözyaşı döksün derdinde. Evet acı paylaşılmalı ama lütfen uzaktan paylaşın. Sözde teskin edici
Pluviofil

Pluviofil

@birsaatdilimi
·
01 May 00:23
...ben başsağlığı ziyaretlerine gitmeye bayılıyorum.
31 Mart Yerel Seçimleri Bağlamında Marksizmin Tarihsel Doğruluğu Üzerine
Bilindiği gibi “Yüzyılın Felaketi” AKP iktidarı, devlet gücünü bütünüyle elinde tutmasına rağmen 31 Mart Yerel Seçimlerinde ağır bir yenilgi tattı. Bir ABD-İngiltere-İsrail yapımı proje partisi olan AKP, emperyalist efendileri tarafından iktidar koltuğuna oturtulduğu 3 Kasım 2002’den beri ilk kez bu kadar ölümcül, tedavisi çok zor bir yara almış
franz kafka,dönüşüm üzerine ve övgüler
Dönüşüm
Dönüşüm
Modern dünya edebiyatında çok tartışılan, çok yorumlanan ve edebiyat akımlarına yerleştirilmesi zor eserler bırakan Franz Kafka, 3 Temmuz 1883'te Almanca konuşan Çek asıllı Yahudi bir tüccar ailenin oğlu olarak Prag'da doğdu. Kafka'nın babası, yoksul koşullardan zengin bir tüccar durumuna yükselmiştir. Annesi ise varlıklı,
Reklam
Saat 03.35 koca bir ağrı ve davul gibi şiş bir damak. Evde benden başka sadece bir şey olsa çok da yardıma koşmayacak biri var. Bir de kedim o da zaten :) bugün dişcideydim benim için acı ama okuyanlar için aman disci mi abartma denilecek durum için. Stresli bir dönemden mi geçiyorsun dedi. Stres bir dönem ve içinden mi geçiliyor ben onu genel
Kelebeğin Rüyası
İki genç şairin acılı hikayesi... İki genç şair ne kadar acı çekebilir bilinmez ama onlar acılarını kağıda yansıtmaktan başka bir şey yapmazlar. Bu yüzden onca şiir yazılan kağıtların yüzü karaya bağlamıştır ve hepsi birden fazla çizik barındırır. Şairlerin yara çizikleri kağıtların saf güzelliklerine yansır ve kağıtlar kirlenirken şairlerin
BİR ÇOK YAZIYA KONU OLACAK GÜNÜMÜZ TÜRKİYE'SİNDEN BİR OLAY
Bir tüketici ... marka çikolataların küflendiğine ilişkin fotoğrafları paylaşarak, “Küflenmiş çikolataya ilk defa şahit oluyorum. Üstelik son tüketim tarihine daha var. Muhtemelen tedarik zinciri sürecinde muhafaza koşullarında bir sorun var” diye yazdı. Paylaşımına ...’in yönetim kurulu başkanı ...’nu da etiketledi. CEO, tüketiciyi sert ifadelerle hedef alırken avukatlarıyla da tehdit etti. CEO, tüketiciye, “Karşında biz ve dev MİGROS var” cevabını verdi. CEO paylaşımını silmeden önce şu ifadeleri kullandı: “Bu ürünler hayatta küflenmez biliyor musun? Hadi doğru diyelim. Sen bence acil şekilde evindeki nem oranına falan baya bir bakmalısın. Bir de Linkedin’de paylaşacak hiç başka içeriğinin olmaması ne acı. Haklısın pirim yapmak için bize baya ihtiyacı var herkesin. Baksana aşağıya ‘çöp’ falan yazanlara. Bizim avukatların marka Karalama, Marka değeri düşürme vs' den neler isteyeceğinden herkes habersiz. Ayrıca! Bize böyle bir durum olsa söyler telafisini istersin! Karşında senin dev MİGROS ve biz varız. Herkes ürünün öyle arkasındaki! Haydi size kolay gelsin. Avukatlarımız iletişime geçecektir sizinle ama ben kendi işimi kendim çözmeyi severim.” GÜCÜN VERDİĞİ ŞIMARIKLIK ve YOZLAŞMA
Yalnızlık... Ne kadar kolay söyleyebilen ama ne kadar acı bir şey. İnsanın pek tercih etmeyeceği bir şey tek basinalikla çok karıştırıyoruz aslında. Onu tercih edebilir insan ama yalnızlığı pek tercih edemez. Tek basinaliga eşlik edebilir kişi çünkü daha dolu doludur. Tek başıma bir şeyler yapabiliyorumdur ama bunun içinde yalnızlık varsa o Tek basinalik çok ağır bir yüktür. Yalniz bırakılmak bir de bu var bırakılmak... Yani maruz kaldığın bir şey senin gidip özenle tercih etmediğin bir durum. Yalnızlığın olduğu Tek basinalik... Duyduğun ses büyük bir gürültü. Sadece se duyuyorsun. Kafanın içinde yankılanan bir ses. "Yalnız bir tek basinalik" İnsan kendini bulmak için kendine bir şeyler katmak için ara ara tek kalmalı ya da yalnız nasıl ifade ediyorsanız. Ama bir insanı yalnız bırakmak... Çığlık çığlığa bir yalnızlık. İnsan böyle bir durumda nasıl arkasını dönüp gidebilir. Bir sabah kalkıp bir insanı yaşayamayacağı duruma getirmek. Ne oldu diye bakmamak. Bir çocuğu çığlık çığlığa bir odada ağlarken yalnız bırakmak. Kapısı kitli odanın. Karanlık. Hayatı böyle öğrenecek demek. Hatası büyüktü cezasını çekecek demek. Bir çocuk... Karanlık bir oda... Çığlık çığlığa ağlayan bir çocuk... Kapısını kitlenip gitmiş. Büyürsün diyorlar... Tek bırakılmış yapayalnız. Çığlıkları duymuyor musun? Ya da kulaklarını mi kapatıyorsun?
Reklam
KARANFİL KIZ
O zamanlar dünya gerçekten de bir öküzün boynuzlarında durmaktaymış ve Karanfil Kız'ın bu aşırı gelişmiş iribaşa söyleyecek bir çift sözü varmış. Ama dur bak, en iyisi baştan başlayayım. Şimdi bu Karanfil Kız babasını fazla görememekten şikâyetçiymiş. Çünkü adamcağız haftanın her günü, hatta bazen haftasonları bile geç saatlere kadar çalışır,
..... Ütopya Gerçek Olabilir mi? Ütopya Eleştirisi Ütopya olarak adlandırılan ülke; herkesin el ele verip ateş çemberleri etrafında keyifle sohbet ettiği, paranın, mücevherlerin ve kaftanların değer görmediği bir topluluktur. Fakir zengin ayrımı olmadan, halkın hırsızlık veya dilenciliğin ne olduğunu bilmeyecek kadar huzur içinde yaşamasına imkân
VAR MI SİZİN DE BÖYLE CİNNETLERİNİZ? “Deliler ile benim aramdaki tek fark, onların bunu kabullenmemesidir. Oysa ben biliyorum deli olduğumu.” diyor, sürrealist ressam Salvador Dali. Dünyanın büyük çoğunluğu onun deli olduğuna, geri kalanıysa dahi olduğuna inanıyor. Hem deli olmak, dahi olmaya engel mi? Ya da tam tersi; dehalar da bir gün
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.