"Şu gerçek öyküyü dinleyin: Bir grup Avustralya yerlisi Aborijin, bir gün yanlarında bir etnologla birlikte çorak bir arazide yürüyor- muş. Yerlilerin bütün hareketlerini titizlikle not almakta olan bilim adamı, kadın ve erkeklerden oluşan grubun zaman zaman belli bir süreliğine durmakta olduklarını fark etmiş. Durduklarında ne bir şeyler yiyor, ne bir şeyler arıyor, ne oturuyor, ne de dinleniyorlarmış. Yalnızca duruyorlarmış, o kadar. Bu birkaç kere yinelendikten sonra etnolog onlara bunun nedenini sormuş. 'Çok basit/ diye yanıtlamışlar, 'ruhlarımızı bekliyoruz.' Etnolog bunun üzerine biraz daha açıklama istemiş. O zaman ruhların zaman zaman yolun ortasında durarak vücutların farkına bile varmadıkları bir şeyleri izlediklerini, hissettiklerini ya da dinlediklerini öğrenmiş. İşte bu yüzden vücutlar yürümeye devam ederlerken ruhlar kimi zaman bir saat boyunca duruyorlarmış. Bu nedenle de onları beklemeleri gerekiyormuş."