Yaşama Tutunmak İçin Nedenler - Edebiyat Haber Portalı edebiyathaberleri.com/haber/1878/yasa...
Depresyondaki insanların mutlu olmak istediklerini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Mutlu olma lüksünü umursadıkları falan yok. Acı hissetmesinler, acı olmasın, yeter. Düşüncelerin tutuşup ortalığı dumana boğduğu alevler içindeki zihinlerinden her şeyi bırakıp kaçmak istiyorlar sadece. |Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, Matt Haig (Sayfa 22)
Reklam
baştan belliydi güzelim o andan sonra nedenler düğümlendi boğazımda gözyaşların ise gecelerimde fırtına hep özleyeceğim beni benden alışını ama baştan belliydi güzelim yapamazdık...
'' Sevdiklerinize uçmaları için kanatlar, Geri dönebilmeleri için kökler verin. Ve de yanınızda kalmaları için nedenler.''
“ Kimse halinden memnun değil.. Kalplerde hep ‘neden ben ?’ , dillerde hep ‘keşke’…Oysa durum çok basit. Bil ki kimsenin hayatı dört dörtlük değil.Mesele kabullenebilmekte. “Men amene bi’l- kader, emine min’el keder” diyor. Türkçesi ; Kadere iman eden, kederden kurtulur. Anlamadım diyene, Nietzsche söylesin; desin ki “Amor Fati”, yani “kaderini sev.” Türkçe’de tam karşılığı olmayan muhteşem bir kelime var : ‘Mukadderat.’ Bu kelimeyi kalbinize gömmenizi tavsiye ederim. Yoksa keşkeler, nedenler denizinde boğuluyor insan.”
Yaş 28 Yolun Neresi 28 yaşındayım. Bundan mıdır bilinmez cümlelerim yeknesak. Dilimde kekremsi bir tat yüzümse zaten buruşuk... Yaşamak acımtrak ve ıssız. Uykusuz gecelerimi yorganla örrtemezken hep üşütür içimi yalnızlık. Yalnızlık ki kalabalık ortasında bile. Neden niçin ve hatta nasıllar üşüşmekte. Hadi nedeni ve niçini anladık da nasıllara ne demeli? Bir de bu çıktı başıma şu yaşımdan sonra. Nasıllarla haşır neşir , anlamsız cümleler, hayatlar devrik, tıpkı cümleler gibi, en iyi ihtimalle eksiltili... Üç noktalarımız bir yaşam tarzı, tamamlanmamışlık içimize sinmekte ve ben hala 28 yaşındayım. Rakamla 28 üstelik yazıyla belirtecek kadar yaşlı değilim henüz. Ama biiyorum ki yaşlanınca da bilmeyeceğim çünk ben sorudan bi haber doğmuşum. Nasıllar, nedenler, niçinler her yanımda, örselenmiş ve hapsolmuşum. 28 yaşında olmak kabullenmek, bakkaldan ekmek alırcasına yaşamak belki, sessiz, usulca ve dağınık. Özensiz ve acelesiz. Kayıp hissi hat safhada ve kaçırılan şeyler var, hep soyut. Hep muamma. Cevap yok, sorruda saklı filan da değil. Sorunu kendin seçiyor canını en az yakan yanıtı seçiyorsun ve evet artık daha hafifsin hem de sarkmaya başlayan yanaklarına, yer çekimine yenik yan yağlarına ve bombeleşmeye başlayan göz altları torbalarınla. 28 yaşında sen olabiliyorsun ve anlıyorsun. Artık çok geç. Neyse ki önünde hayıflanacak uzun bir ömür var. Kapa gözlerini ve haykır yaşlı çocuk! Keşke! Keşke! Keşke!
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.