Bu, bu nedir bu?
"Pencerenin dışında bir şey vardı sanki, onu hipnotize eden, iri donuk gözlerle boşluğa bakmasına neden olan bir şey. Sonunda, köşkün içinde bir de küçük oda bulunurdu. Penceresiz, ışıksız, o küçük giriş kapısıyla bile insana ürperti veren bir odaydı bu." Bir tek benim başıma gelmiyordur herhalde. Yukarıdaki örnekteki gibi saçmasapan cümlelerden bıktım artık. Bu arada arkadaş türk bir yazar. Yukarıdaki en hafif örnek. Yüklem yok pekçok yerde. Cümlenin öğeleri farkli bir cümlede. Şimdi bu sanat mıdır? Ben kimim? Burası neresi :))))
Kısa bir hikaye... Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi. Kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular. Rengarenk çiçeklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir kapı, beyazlar içinde bir kadın. Adam kadına sordu: “Burası neresi?” Kadın ona gülümsedi: “Cennet, efendim. “ Adam sevindi, kapıya yürüdü. Ama kadın onu birden durdurdu: “Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez. Onları içeri almıyoruz.” Adam kadına; ‘‘Ama o benim en yakın dostum’’ dedi. Nafile, ‘‘Giremezsiniz!’’ cevabı verildi. Bırakmadı yılların dostunu. Gerisin geriye döndü. Bu kez tozlu çamurlu bir yola girdi. Karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapı ve önünde bekleyen yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı. Adam sordu; “Arkadaşımla birlikte bizi kabul eder misiniz? ’’Dede“ Tabii...” cevabını verdi. Girdiler içeri. Yüzlerce ağaçtan birinin altına köpeğiyle yerleşti. Dedeye yine seslendi; ‘‘Burası neresi?” Yaşlı adam “Cennet” cevabını verdi. Adam şaşırdı: ‘‘Nasıl olur! Az önce muhteşem bir kapıya gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler!” Dede, “Şu rengarenk çiçeklerle süslü altın kapılı yer mi? Orası cehennem!” dedi. Adam iyice şaşırmıştı. Dede gülümseyerek devam etti; “Onlar, kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakıp bırakmayacağının sınavını yaptılar sana!’’ ALINTIDIR
Reklam
“Benim yerim neresi ?” diye sordu kadın. “Okuduğum kitaplardaki altı çizili satırların arasındasın.” dedi adam. “Nasıl yani ?” dedi kadın. “Sende bulduğum ne var ise, geçmişimde altını çizdiğim satırlarda” “Orada kendine bir yer bulabilirsin ama kitap bitince devamı burada” dedi adam, kalbini göstererek. “Peki, benim yerim neresi ?” diye devam etti adam. Kadın gülümsedi. Ve “İşte burası” dedi.
Emire Nişli ~ Aşık Veysel'in Ölüm Yıldönümü~
Bugün dünyaca ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in ölüm yıldönümüdür. Kendisini rahmetle anarken; hayatı ve eserleri hakkında bilgi vermek istedim. Aşık Veysel, dizelerinde sevgiyi kardeşliği, doğayı, ölümü, eşsiz bir üslupla betimlemiştir. Aşık Veysel 1894 yılında Sivas’ın hiç bilinmeyen, dünyadan kopuk bir köyünde doğmuştur. Bu yıllarda bütün
The Egg By: Andy Weir Translation: Selin Çıray Öldüğünde evine gidiyordun. Trafik kazasıydı. Özellikle dikkat çekici bir şey değil, ama yine de ölümcül. Arkanda bir eş ve iki çocuk bıraktın. Acızı bir ölümdü. İlk Yardım Ekibi seni kurtarmak için ellerinden geleni yaptı, ama işe yaramadı. Vücudun o kadar kötü bir şekilde parçalanmıştı ki, inan
Allah birdir Peygamber Hak Rabbül âlemindir mutlak Senlik benlik nedir bırak Söyleyim geldi sırası Kürt’ü Türk’ü ne Çerkez’i Hep Ademin oğlu kızı Beraberce şehit gazi
704 öğeden 691 ile 700 arasındakiler gösteriliyor.