Içinizde geçmişe dair bir yaranız varsa, bu yaranız en yakınlarınızın oyuncağı olmuş ise, hayatınıza giren sevgiliniz o yaranızı sarmayı biliyorsa, uzun yıllardır kapanmayan yaranıza merhem olabiliyorsa kendinizi, çevrenizi, çevrenizdeki insanların size yaptıklarını/yaşattıklarını sorgularsınız. Neden dersiniz, bir insanın yarasını sarmak bu kadar kolay mıydı? Madem benim yaram bu kadar kolay bir şekilde sarılabiliyordu da neden o zaman yıllardır acı çektim ben dersiniz. Cevap bulamazsınız, o bir türlü kapanmak bilmeyen yaranızı saran kişiye sımsıkı sarılmak istersiniz. İyi ki geldin demek istersiniz.
*
Sol tarafınız da bir yer vardır, orada birşeyin çatırdadığını hissedersiniz, acıdığını hissedersiniz. Nasıl yara iyileşirken kaşınırsa işte yaranız da iyileşiyordur. Siz sadece acısını duyarsınız, gün gelip de tamamen yok oluncaya kadar...
Üstümdeki o battaniyenin tenime batan dokusundan nefret ediyorum ama mecbur kullanacağım çünkü üşüyorum. Bir gün daha bitti. Günle birlikte umutlarda batıyor, ertesi sabah yeniden doğmak üzere... Ertesi gün olunca, güneş doğunca yeniden umutlanıyorsun belki bugün çıkarım buradan diyorsun. Doktorlar gelip gidiyor, hemşireler ilaç veriyor. O gün
Depresyonun inançlarla hiçbir ilişkisi yoktur. İnsan neye inanırsa inansın depresyona girebilir ve depresyona girmesinin iman eksikliğiyle hiçbir alakası yoktur. Zaten kişi bir şeylere inanarak depresyona girer. Demek ki inandığı şeyler depresyonu engelleyememiştir.
Yas tutan insanlar depresyona girebilir ama bir süre sonra depresyondan çıkar. Yas yüzünden ortaya çıkan depresyonda kişi öz saygısını ve öz değerini kaybetmez ama kendini suçlayabilir. Ortaya çıkan suçluluk duygusu derinleşirse kişi kalıcı bir depresyona girebilir.
İnsan aşırı bir şekilde kendisini düşünür, çevreye karşı tepkisel davranır, enerjisi düşer ve günlük aktiviteleri yapmakta güçlük çeker. Öz saygı düşüklüğü kişi kendisine zarar vermeye başlar.
Üstümdeki o battaniyenin tenime batan dokusundan nefret ediyorum ama mecbur kullanacağım çünkü üşüyorum. Bir gün daha bitti. Günle birlikte umutlarda batıyor, ertesi sabah yeniden doğmak üzere... Ertesi gün olunca, güneş doğunca yeniden umutlanıyorsun belki bugün çıkarım buradan diyorsun. Doktorlar gelip gidiyor, hemşireler ilaç veriyor. O gün