masallarinmasali
@ninnim
hayat masal gibi geçiyor be peri'm
28 okur puanı
Nisan 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Yeşilmişik
Yeşili neden bu kadar severiz? Zira yeşil kalbin rengidir, kalp sevginin evidir.
Sayfa 105Kitabı okuyor
Düşünmek altıncı duyumdur
123- Ben bir ışığın parçasıyım ve bu müziktir. Işık, altı duyumu da doldurur: Onu görürüm, duyarım, hissederim, koklarım ve ona dokunur ve düşünürüm. . Işık parçacıkları notalar şeklinde yazılmıştır. Yıldırım başlı başına bir sonat olabilir. Binlerce yıldırım ise bir konserdir. Bu konser için Himalayalar'ın buzlu tepelerinde duyulabilen Yıldırım Balosu'nu yarattım.
Sayfa 86Kitabı okudu
Doğa da bir kedi miydi?
157- Çocukluğumdan yaşadığım ve meyvelerini sonra aldığım tuhaf bir tecrübeyi anlatayım: Daha önce görülmemiş ani bir soğuk hava dalgası yaşanıyordu o aralar. Öyle ki karda yürüyen insanlar arkalarında parlak iz bırakıyordu. Bir gün Macak'ın sırtını okşarken bir anda kedinin sırtı parladı ve elimde kıvılcımlar çıktı. Babam buna elektrik dendiğini, fırtınalı günlerde ağaçlara düşenle aynı şey olduğunu söyledi. Annem paniğe kapılmıştı. Kediyle oynamayı bırak, alev alacak şimdi, diye çıkıştı. Tamamen soyut düşünüyordum. Doğa da bir kedi miydi? O halde onun sırtını okşayan kimdi? Ancak Tanrı olabilir sonucuna varmıştım.
Sayfa 120Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Öğretmen, çocukları düz bir yerde topladı. Boy sırası yaptı ve iki gruba ayırdı. Ortaya bir sopa dikti. Sopaya da bir mendil astı. Mendil kapmaca oyunu oynattı. İlk önce Cin Ali ile Güler oyuna başladı.
Bazı çocuklar kelebek yakalamak için, kelebeklerin arkasından koştu. Havada kır kuşları uçuyor, cıvıl cıvıl ötüşüyordu. Uzakta bir leylak tek ayağının üzerinde duruyordu. Kertenkeleler otların altına kaçıyorlardı.
Cin Ali'nin uçurtması da çok yükseklere çıkmıştı. Yanlarındaki ağaca bir kuş yuva yapıyordu.
Nisan ayının bir pazartesi günü, öğretmen Gülşen Hanım sınıfa girdi. Yoklamayı yaptıktan sonra:
- Çocuklar, bu hafta konumuz kır gezisi.
Çarşamba günü sizi kıra götüreceğim! dedi.
"Güzel bir ırmak," dedi Siddhartha kayıkçıya.
"Evet," diye cevapladı kayıkçı, "pek güzel bir Irmaktır, onu her şeyden çok severim. Sesine sık sık kulak verip dinlemişimdir, sık sık gözlerinin içine bakmışımdır. Her zaman bir şeyler öğrenmişimdir ondan. Bir ırmak insana çok şey öğretebilir.
Sayfa 57Kitabı okudu
Kimseye, ey saygıdeğer kişi, ilham saatinde senin neler yaşadığını sözle olsun, öğretiyle olsun aktaramaz, anlatamazsın!
Sayfa 41Kitabı okudu
Ve -ben böyle düşünüyorum, ey ulu kişi- kimse öğretiyle kurtuluşa kavuşamaz!
Sayfa 4Kitabı okudu
Ben suyun üstünde yürümek istemiyorum ki
Sayfa 32Kitabı okudu
İnanıyorum ki, bizim ' öğrenme' dediğimiz şey gerçekten yok.
Sayfa 27Kitabı okudu
Onu bulmak gerekir, kendi Ben'inde bu asıl pınarı bulmak, onu bulup özümlemek gerekiyordu!
Sayfa 15Kitabı okudu
Senin ruhun bütün dünyadır.
Sayfa 14Kitabı okudu
Hem insan kendi başınayken sıkılmaz.
İnsanlar vardır, hangi konuda olursa olsun, kendilerinden şanslı rakiplerini iyi yanlarının hepsini yadsımaya, yalnız kötü yanlarını görmeye, hazırdırlar. Bazı insanlar da bunun tam tersine, bu şanslı rakiplerinde, onları zafere ulaştıran özellikleri görmek isterler.
Sayfa 53Kitabı okudu
