Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Olumsuz konuşmalara, aşındırıcı sözlere maruz kalan bir çocuk ise ,yeni bir şey denemek bile istemez.Yenilikler onu kurtulur.
Çocukların oyun oynaması, onların sinir hücrelerinin ve sinaps bağlantılarının gelişmesine katkıda bulunur; bütün o egzersiz beyinlerindeki patikaları güçlendirir. Bunun ötesinde, oyunculuk karizma yayar. Çocuklar, oyun deneyimi olan yetişkinlerle daha fazla zaman geçirmeye eğilimlidir. Beynimizdeki sayısız kontrol sisteminin etkileşiminde, oyun deneyimi, kaygı, öfke, üzüntü gibi olumsuz hisleri ortadan kaldırır. Çocuk bu sayede daha neşeli, mutlu ve sakin olur.
Reklam
Çocuğunuza şöyle dediğinizi düşünün: "Şimdi sen öğretmensin. Ben okula yeni başladım. Bana bunların nasıl yazıldığını, okunduğunu öğretir misin?" Başka bir kâğıtta siz deneyin. Hatta mahsustan, bilerek, yapamayın. Deneyin ve istediğinizi elde edinceye kadar denemekten vazgeçmeyeceğinizi söyleyin. Güzel bir mesaj da vermiş olursunuz. Bana bunun kolay olmadığını söylediğinizi duyar gibiyim. Kabul, ilk anda kolay olmayabilir. Denemeden bilemezsiniz. Ayrıca unutmayın ki, çocuk yetiştirmek büyük bir sabır ve tutarlılık gerektiriyor. Aynı şeyleri deneyerek, sonucu değiştiremezsiniz. Çocuğunuzun ders çalışmasını kızarak, bağırarak, cezalandırarak belli bir süreye kadar sağlayabilirsiniz. Ancak sonrasında ders çalışmak çocuk için bir azap olacaktır
Okula başlamasıyla birlikte, aileler çocuklarını oyunlardan uzaklaşması için yönlendiriyor. Onlara elbette hak veriyorum. Ancak, ilk andan itibaren her şeyi oyunlarla yaptıran anne ve baba bir anda çocuğun en bildiği kavramı bırakmasını istiyor. Oysa oyun, çocuk için hayatın kendisi.
Okurken, "Bunu biliyorum, evet okumuştum, aaa, ben de aynı fikirdeyim..." şeklinde içsel konuşmalar yaşayabilirsiniz. Önemli olan bilmeniz değil, YAPA-bilmenizdir. Bildiklerinizi eyleme geçirip, uygulayabiliyorsanız çok güzel.
Oyun ortamı çocuğun en özgür olduğu ortamdır. Oyun kurallarına uyduğu, oyunun ciddiyetini bozmadığı, oyunbozanlık yapmadığı sürece, oyun içinde müdahale söz konusu değildir. Düşüncelerini, duygularını oyun içerisinde kurallara uygun olarak açıklayabilir. Her ne kadar oyun ciddi bir eylemse de, katılanın zevk alması esastır. Marifet, kurallar çerçevesinde oyun oynayabilmektir. Bu aynı zamanda çocuğu sosyal kurallara uyması konusunda hayata hazırlar.
Reklam
Dopamin; motivasyonumuzu fazlaca etkiler. Bir şeyi yapma isteğimiz kalmadığında, enerjimiz azaldığında dopamine ihtiyaç duyarız. Dopamin düzeyini yükseltmenin en basit yolu hareket etmektir. (Burada bir parantez açmak gerekir: Çocuklar sürekli hareket eder, yani onların motivasyonu, enerjileri hep yüksektir. "Allah'ım bu enerji nerden geliyor?" diye sormuşsunuzdur mutlaka. Enerjinin sırrı dopaminde gizli.)
Bir nöron, çok sayıda nöronla bağlantısal ağ demetine sahiptir. Ne kadar çok nöron iletişim halinde olursa, zihin işlevimiz de o kadar artmaktadır.
Baba çocuğunu kucağına almaktan çekinmemelidir. Kabul ediyorum, bir erkek için bebek çok yeni bir olaydır. Çocuğu ile fiziksel yakınlık kurmadığı sürece duygusal yakınlığının gelişimi de güç olacaktır
Baba, anne karnında olan çocuğu ile iletişime ne kadar erken başlarsa çocuk ile arasındaki iletişim o kadar güçlü olur.
545 öğeden 361 ile 370 arasındakiler gösteriliyor.