"Bu eser, dünyaya gelişimden bugüne ka
dar en hususî renkleri, çizgileri ve sesleriyle hayatımın hikâyesi ve asıl O'nu tanıdıktan sonra mânasını anlamaya başladığım vücut hikmetinin bende tecelli eden yakıcı ifadesidir. Bu bakımdan, kendilerini görünceye kadar malik olabildiğim birbuçuk esere nisbetle bugün 60 cildi aşan ve hepsini birden o nura borçlu bildiğim eserler arasında, şimdikini, baş köşeye oturtulması lâzım ve en mahrem iç ve dış iklimlere doğru bir belirtiş olarak takdim ederim."
ile başlayan yegane bir eser doğrusu.
Yakın zamana kadar sadece şiirlerde, sözlerde, anlatılan meşhur hikayelerde tanıdığımız bir kişi olan Necip Fazılın , tavsiye üzerine tanıştığım bu eserini okuduktan sonra benim için bambaşka bir yere sahip oldu diyebilirim.
Bu sözleri otobiyografi olarak tanımlanmasının yanı sıra eserin içerisinde herkesin hayatında yaşayabileceği, bir parçasını bulabileceği bir çok olay örgüsünü aydınlatıcı bir niteliğe sahip olmasından dolayı rahatlıkla söyleyebiliyorum
. Birçoğumuzun yüzeysel edindiği bilgilere karşı okudukça içine çeken birçok ortaklık mevcut.
Şairlerin hayatını, dönüm noktalarını, yaşantılarında önemli gördükleri olayları onların bakış açışıyla tasavvur etmek bir bakıma şairin dilini öğrenmek anlamına geliyor. Artık bazı şiirler daha anlamlı, bazı hikayeler ve isimler daha kıymetli oluyor.
Benim için geç kalınmış bir eser oldu, bir dize dahi olsa Necip Fazıl Kısakürek sözünü seven herkes vakit kaybeden muhakkak bu eseri okumalıdır.
Okuduktan sonra manayı daha iyi anlayacaksınız.
Şimdiden keyifli okumalar dilerim.