Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
624 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
abi.................................. (spoilerli) simdi ben serinin konusunu bile bilmeden once kitabin son sahnesini biliyordum (goz agiz goz emoji kombosu) kaz ve inej ciftimiz medyada pek bi populer oldugu icin cok karsima cikiyordu, yorumlarda da birisi olmuyolar demisti. ben de nasil yani bu kadar tantana olmayan ship icin mi diye dusunup o
Sahte Krallık
Sahte KrallıkLeigh Bardugo · Novella Dinamik · 20172,626 okunma
15.03.2023 7:30 16.03.2023
Sevgililerimle biricik babama 16.03.2023 Seni çok özlüyorum aslında beyaz saçlarını koklamayı özledim sarılınca sana sevmezdin çok sarılıyorum diye iyi ki sarıldım ama babacığım bunlar bana hatıra kaldı Gitmeden 2 gün önce söyledin bana dikkat et kendine annene sahip çık diye ben ise hep o yeşil gözlerine baktım İnsanın babası ölünce
Reklam
Şu beş duyudan, altı yönden Varını yoğunu birliğe çek, birliğe. Kendine gel, benlikten çık, uzak dur, İnsanlara katıl, insanlara, İnsanlarla bir ol. İnsanlarla bir oldun mu bir madensin, bir ulu deniz. Kendinde kaldın mı bir damlasın, bir dane.
Bütün bu patırtı arasında Bayram, yolun solunda kalan Shell'i kaçırdı. Şimdi, iki yanı akasyalı bir yolda, Konforlu Serhad'a haddini bildirici kornalar çalıyor. ... Benzinimizin sonuna dayandık kaldık. Hele böyle, hızlan yavaşla, hızlan yavaşla... Olmadı bu iş. İyi hesap edemedik. Doldursaydın ya sen de pis herif herkesler gibi Kapıkule'den çıkar çıkmaz! Karbüratörü tıkamayım derken yıldızdan oldun. Yıldız derken, bu gidişle, yakıp çık canım motoru da gör gününü.
SEN HEP DURUP DURURKEN NEDEN HEP BÖYLE
Sen bir görüşte baharları eden, Beni şükretmekten eden, Ay aşık olunası kadın. Birden yine çık gel karşıma, Birden yine yeniden beni et kendimden. Sen Allah'ın hiç haber vermediği, En güzel mucizelerin içinden,
Sokaklarca yürüdüğün bir günün sonundasın. Aynı zemin, aynı soğukluk. Zihninde bir ses var, sana gitmeni söyleyen. Başaramadığını ve bitirmeni saatlerce zikreden. Ellerin yumruk olmuş iki yanında. Saatlerdir aynı zemindesin. Islak saçların başını ağrıtıyor. Miden boş ama içinde bir şeyler kusup tüm kötülükleri bitirmeni söylüyor. Yan tarafında duran jilet, sana gülümsüyor. Akarsa eğer kanların, bitecek mi sanıyorsun diye fısıldıyor sana çocukluğun. O kız çocuğu, yanağında tokat iziyle izliyor seni. Eskisi kadar neşeli değil, elleri çiçek kokmuyor ama hâlâ iyileşmeni bekliyor. Odanda yanan mum, sona gelmek üzere. Kapılar üzerine kapandı. Sen ezildin. Ezildikçe yok oldun. Tüm sözler bir hançer misali yaralarken bedenini, yıllarca koştun. Yorgun bedenin, çok yorgun. Saçlarına makası vurmak geliyor içinden ama biliyorsun, o makas kesmedikçe şah damarını bitmeyecek hiçbir şey. Şimdi, yavaşça yürü ve gir odana. Eriyip gitmiş mumu bırak, bir yenisini yak. Ayaklarını sürüyerek çıktığın balkonda bir sigara daha iç. Biraz daha zehirle kendini. Sonra çık o balkondan. İçindeki her şeyi susturmaya çalış. Aç bir şarkı, sözlerini duyma. Uzan zemine. Üzerine bin şehir yıkılmış gibi yorgun bedenin. Bu gece, kapılar açılmayacak. Bu gece, sabah olsa da sana güneş doğmayacak. Şimdi, ağla biraz. Ölmeye yetmese de gücün, acı çekmeye hakkın var.
Reklam
Sokaklarca yürüdüğün bir günün sonundasın. Aynı zemin, aynı soğukluk. Zihninde bir ses var, sana gitmeni söyleyen. Başaramadığını ve bitirmeni saatlerce zikreden. Ellerin yumruk olmuş iki yanında. Saatlerdir aynı zemindesin. Islak saçların başını ağrıtıyor. Miden boş ama içinde bir şeyler kusup tüm kötülükleri bitirmeni söylüyor. Yan tarafında duran jilet, sana gülümsüyor. Akarsa eğer kanların, bitecek mi sanıyorsun diye fısıldıyor sana çocukluğun. O kız çocuğu, yanağında tokat iziyle izliyor seni. Eskisi kadar neşeli değil, elleri çiçek kokmuyor ama hâlâ iyileşmeni bekliyor. Odanda yanan mum, sona gelmek üzere. Kapılar üzerine kapandı. Sen ezildin. Ezildikçe yok oldun. Tüm sözler bir hançer misali yaralarken bedenini, yıllarca koştun. Yorgun bedenin, çok yorgun. Saçlarına makası vurmak geliyor içinden ama biliyorsun, o makas kesmedikçe şah damarını bitmeyecek hiçbir şey. Şimdi, yavaşça yürü ve gir odana. Eriyip gitmiş mumu bırak, bir yenisini yak. Ayaklarını sürüyerek çıktığın balkonda bir sigara daha iç. Biraz daha zehirle kendini. Sonra çık o balkondan. İçindeki her şeyi susturmaya çalış. Aç bir şarkı, sözlerini duyma. Uzan zemine. Üzerine bin şehir yıkılmış gibi yorgun bedenin. Bu gece, kapılar açılmayacak. Bu gece, sabah olsa da sana güneş doğmayacak. Şimdi, ağla biraz. Ölmeye yetmese de gücün, acı çekmeye hakkın var.
Sahaflar Çarşısının Târihçesi, Çarşı Esnafı ve Sahaflık
youtu.be/TW3RUcX2V_4?si=... İbnülemin Mahmud Kemâl. Tabii tabii tabii. O başda olmak şartıyla. İbnülemin Mahmud Kemâl Bey'in bir hikâyesini anlatayım. Cenâzedeyiz, ama kimin cenâzesiydi hatırlamıyorum, onu maalesef hatırlayamıyorum, bizim Nusret Yeşilçay Hoca da Belediye başimamı, büyük cenâzelere yani ekâbire onu
324 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.