Ne olmuş yitirdiysem kendimi, Siyahında gözlerinin ! Kolların sarsın beni, sen ki alevden sıcaksın, Daya alnını göğsüme tenim teninden yansın.. Sonra kalbimi dinle, Ben fırtınayım, hiddet dolu tûfan.. Kahrımdan değilse niye ? Yıkıldıysam ağlayarak dizlerimin üstüne, Aşkına yenik düşmüşsem ne olmuş ! Vur beni sessizliğinle, rûhumda izi kalsın.. Gözlerinle vur beni, Ölümde bu hazzı tatsın..
Rüyamda sabah namazı saatinden sonra bir çatı gibi yerden atlamışım amacım kaçan iki adama soru sormaktı. Atlarken ne düşündüm bilmiyorum çünkü adamlar tehlikeli mafyatik tipler çıktı. Sırtı dönüktü o an bana dönüşünden kötü bir olduğunu hissettim. Bana doğru gelmeye başladı kurtulmam için ya da diğer çatıya atlamam lazımdı ya da beni yakalamasına
Reklam
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Haldun Taner-On İkiye Bir Var hikayesinden güzel bir pasaj
Zaman geçiyor. Bizler zamanın içinde yüzdüğümüz halde zamanın geçişini değil de, o geçtikten sonra, sadece geçmiş olduğunu hissedebiliyoruz. O da şakağa düşen aklarda, alnımızdaki kırışıklıklarda, bele yapışan lumbago ağrılarında, nihayet hastalıkta, ölümde… Ama zaman daha geçmeden, henüz geçerken, onun geçişini âdeta gözle görür gibi şuurlu ve uyanık bir şekilde hissedebildiğimiz gün, öyle geliyor ki bana, bizden habersiz geçmiş zamanın bizde yaratabileceği bütün acı sürprizleri ortadan kaldırmış olacağız.
Hayatın Anlamı
3.Kısım Anlam Tutulması Anton Çehov'un Tri Sestry oyunundan şu kısa diyaloğu dü- şünelim: MASHA: Bir anlam yok mu? TOOZENBACH: Anlam mı? (...) Şuraya bak; kar yağıyor. Bunun anlamı ne? Kar bir ifade ya da sembol değildir. Anlatabildiğimiz kada- nyla gök kubbenin kederlenmesinin bir alegorisi değildir. Philip Larkin'in baharı
Ez ji vê Bê Bava Sîya Te Diqeherim Wexta Kû bi tere Dimeşe Çima Ne Ezim. Ez ji sîya te bêhtir Dişibim te Û ne Çahwê wî hene kû li Bejn u Bala te Binhêre Û ne jî Ziman Sebeb Çîye Tû bi Xwe'ra Digerînî hiiiiiii... Belkîm Tû bê je min tû nexweşî, Raste, Tû neba Ez ne nexweş bûm Û min zikreşî neda Sîya tû kesî Helbet ezê Textorek bûma Ji yekî
Reklam
"Ben yazı yazmaya, hiçbir şey yazamayacağımı anlatmak için birtakım betikler yazarak başladım; diyecek, ya da yazacak bir şeyim olduğu vakit, en çok bu benim için imkansız oluyordu. Hiçbir zaman bir düşüncem olmadı benim. Yetmişer sayfalık iki küçük betiğim hep o her türlü düşünceden uzak, o büyük, o yerleşmiş, o yöresel yokluk, hiçbir
Ebû Osman Hazretleri:
"Ey (son derece affeden) Afüvv! Hayatta da affını isterim, ölümde de affını isterim kabirlerde de affını isterim. Kabirden çıkışta da affını isterim, amel defterleri uçuşurken de affını isterim. Kıyamette de affını isterim, hesap münakaşasında da affını isterim. Sırattan geçerken de affını isterim, mizanda da affını isterim, tüm hallerde de affını isterim. Ey (son derece affeden) Afüvv! Ben daima Senin affını isterim." derdi. Vefatından birkaç gün sonra, mânâ âleminde görüldüğünde, kendisine: "Dünyadaki amellerinden hangisi ile faydalandın? denildi. O da: "Affını isterim! Affını isterim!" sözümle." diye cevap verdi.
D.A.Ç
insan olmanın her zaman için kendinden başka bir şeye, ya da bir insana-gerçekleştirilecek bir anlama, karşılaşılacak bir insana, hizmet edilecek bir davaya, ya da sevilecek bir insana- yönelmek olduğu yolundaki antik ant- ropolojik gerçeğini anlıyorum İnsan, sadece varoluşundaki bu kendini aşmayı gerçekleştirdiği zaman gerçekten insan, ya da
189 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.