"Bazen...Sabahları uyanmak istememin tek nedeni sen oluyorsun." SENDEN ÖNCE BEN / JOJO MOYES
Zafer Ekin Karabay'ın intihar etnmeden önce bıraktığı mektubu; "aslında bütün mesele neydi?" "hani, ‘hayatın neresinden dönülse kardır’ dizesi var ya nilgün’ün, canım benim, ben yaşamın neresinden döneceğimi çoktan belirlemiştim. nilgün marmara’nın 29 yaşında, s. plath’in şubat ayında intihar etmesi, benim de 29. yaşımın 29 şubatında intihar etmemi gerektirmezdi. ama madem ki yaşamda kalmaya kendimi ikna edemiyordum, o zaman bir tarih belirlemeliydim ve 29. yaşımın 29 şubatını seçtim. bu yüzden ‘şubatta saklambaç’a bir yığın başka sırla birlikte intihar edeceğim tarihi de gizlemiştim. ne var ki, kitabımı bir türlü bastıramadım (o kitabı görmeden ölmek bana nasıl acı veriyor bilemezsiniz). "ama şimdi yaşamımın bu ayrım noktasında hiçbir yerde huzur bulamadığıma göre bu tarihi bekleyecek gücüm de kalmadı. hem zebercet de belirlediği tarihten önce intihar etmemiş miydi? (kimbilir belki kendimle barışabilseydim...) yerleşik yabancı’ydım her yere metin abi... sen yanarak öldün ve ben ne yangınlar geçirdim sana ulaşabilmek için. daha ne kadar dayanabilirdim, herkesin bir başkasının acısı pahasına mutlu olduğu yaşama? tüm arkadaşlarımı ve sevgilim meral’i çok seviyorum. beni affedin." *Mektuba ilk kez, Milliyet'te Can Dündar köşesinde yer vermiştir. Kaynak: İTÜ Sözlük
Reklam
ŞİİR KERE ŞİİR HEP ACI EDER Acılar yeniden filiz verdi\yeniden yağmur yağdı toprağa annem yeniden dirildi\ gördüm yeniden kurum tutmuş toprakla sıvadım yüzümü benim için budur bahar budur ve söz burada kesilmezse bileklerimden akar kelimeler belki beni biraz daha\ biraz daha ve biraz daha uyutur budur işte anlayamadığım çünkü kelimeler nasıl
"Nâzım Hikmet RAN, vefat ettikten sonra karısı Vera ile birlikte." Mayıs 1959 tarihli bir notta, Nâzım Hikmet Vera’ya şöyle sesleniyor: “Lanet olsun, ne muazzam şey seni sevmek! Sen benim aşkım, sen benim kızım, sen benim yoldaşım, sen benim küçük annemsin. Canım, bir tanem, seni sevmeden önce dünyayı sevmesini bile bilmiyormuşum. Bu şehir güzelse senin yüzünden, bu elma tatlıysa senin yüzünden, bu insan akıllıysa senin yüzünden.”
Öyle sabah uyanır uyanmaz yataktan fırlama Yarım saat erkene kurulsun saatin. Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandım diye sevin.. Pencereni aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa nefes al derin derin...
Erdal .. Mamak Askeri Cezaevi'nde idam hükümlüsü bir gencin, Erdal Eren'in son fotoğraflarını çekmiştim yıllar önce. Yarım saat kadar yanında kalıp, koşullar elverdiğince konuşup, yaklaşık 2 'makara' fotoğraflayıp ayrılmıştım oradan. Deklanşöre son defa basıp, parmaklıklar arasından 'sessiz sitemsiz' bakışını dondurduğum o günün gece yarısında
Reklam
Ne Gariptir 90’larda Doğanın, 70’lerdeki Aşkı Özlemesi… Sahipsiz Mendilin, Sahibini Beklemesi… Huzuru Aşktan Önce Getiren, İçinde Bir de Masumluk Olsun Diye Direnen Sevgi Dilencisi. Anlamadın mı Hala! Aşk, İhanet Dolu Gözlerin İktidarında, Yalan Meydanlarında Asıldı. Sen Ölmeden Önce, Sevdalar Çıkarları Olanlara Satıldı. Büyü Artık Çocuk, Adamlık Geçmiş Olsunlar da Kaldı… Soner AYAN
BEN SENDEN ÖNCE ÖLMEK İSTERİM - NAZIM HİKMET Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu.
Hangi ilaç iyi gelir yürek yarasına, Hangi merhem tüm kırılmışlıklarını onarır, Hangi silgiler siler söz sıyrıklarını? Özlemenin şifası var mıdır? Ya hasretin? İyileştiren sevgilere ihtiyacı var insanın, Özellikle de şimdi, bu yaşlarda. Seni tüm zaaflarınla, hatalarınla kabul eden, Tüm korkularınla bilen, Hesapsızca ve sorgusuz, Şartsız ve
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.