Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne garip bir oyuncak şu insan! Yürür, konuşur ve acı çeker. 70 kilodur. Kendisine ve çevresine ait hiçbir şey bilmez. Bir nevi ıstırap makinesi. İplerini başkaları çeker. Hantal ve şapşal bir robot. Neye sevinir bilinmez. Sınırsız olan hayalleri ve acı kabiliyeti. Etten bir kafes ve aciz içinde kıvranan bir ruh. Vücut araba, akıl arabacı. Ama gözleri bağlı arabacının, arabaya hükmeden, atlar... Buda haklı: Varolmak için yok olmak lazım, parça bütüne kavuşacak ki hasret dinsin. Bütün musiki, bütün şiir, bütün aşk, bu bir çuval kemik, bu asi ten, bu aptalca endişeler ne olacak? Ne olacağını bilen var mı? Kader hep oynayamayacağı roller yükler insana ve ıslıklar. Alkış sahtekârların... CemilMeriç
eskidendi somye yatağın üstende yatıp altındaki leğenlerle oyunlar oynamak, komşunun bahçesine atlayıp bir kaç erik kopartıp yemek, zilini basıp kaçmak, insanoğlu büyümemeli büyüdükçe çirkinleşti çünkü. anam bahçedeki leğende yıkardı. suyu güğümde kaynatırdı. evin damının üstünde çinkolar vardı ve bu çinkolar soğuk ve yağmurlu kış aylarında akıtırdı. akan yeri bulmak ne mümkün zaten hangi biriyle uğraşacaksın tek çözüm küçük taslar koymaktı. tuvalet mi o da evin dışındaydı bir çok zaman cardon fare çıkardı tuvalete gitmek ürkütücüydü. önceleri oyuncaklar daha bir güzeldi alırdık elimize toprağı kıvamını suyla ayarlayıp kimi zaman kamyon kimi zaman araba yapardık. scooter yoktu sanayiden yada eski ürünlerin rulmanlarından tahta kaykaylar yapardık. uçurtmalar hazır satılmazdı sazlık alanlara gider kamış toplar onları bir güzel keser terazisini de ayarladık mı tamamdır. uçmaya hazır. oyuncak silahlarda yoktu bizim en büyük silahımız kuş lastiğiydi bir tane ağaç bulur ağacın v şeklinde gelen dalını kopartır ucuna da don lastiği taktık mı yeni silahımız olurdu. havai fişek alamazdık bir yalak kazar içine su doldurur o suya da biraz da karpit atar üzerine teneke bu tenekeden bir delikle kağıt o kağıdı yaktık mı uçsun o kutular kaç metre olduğu belli olmadan. yıldız saçan olarak elektrik tellerine bisiklet teli atardık evlerde elektriklerin kesildiğini bilmeden. bisiklet mi sorun değildi 2.el bisikletten alır ona bir güzel zımpara çeker boyardık. eskiden ne güzeldi be çelik çomak oynardık, birdirbir, zımbırzımba oynardık. şimdilerde ise eskileri özlüyor insan...
Reklam
Ne kadar küçük şeylere ağlardık; bir tutam saç, bir oyuncak araba, bir bebek. Şimdi büyüdük. Çok büyük olaylar bile ağlatamıyor bizleri; Ölümler, iflaslar, savaşlar. Şimdi daha mı güçlüyüz, yoksa daha mı alışkın Hayatı öğrenmek, alışmak mı acaba?. Sunay Akın
Yağma Yok!!!
Yağma Yok Günde 22 bin kişi açlıktan ölüyor. Günde binlerce kişi sıtmadan ölüyor. Günde binlerce kişi başta Afrika olmak üzere doktorsuzluk ve ilaçsızlıktan ölüyor! Ama virüs, Papa ve Din adamlarına, Tom Hanks’a, Devlet Başkanlarına, Başbakanlara, Bakanlara her gün milyonlarca dolar para kazanan zengin iş adamlarına ve vergisiz kazançları
207 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.