Özgür Meral
@ozgur
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
Don't be afraid to read...İstanbul
104 reader point
Joined on September 2014
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Yağmur Altında İnsanlar
Yağmur yalnız ahmakları değil, en akıllıları bile rezil rüsva edebileceğini ispat etmek istiyor gibiydi.
Sayfa 47 - Cumhuriyet Kitapları, 13. baskıKitabı okudu
Benzer bir ifade Yağmur Ahmakları Islatıyordu öyküsünde de karşımıza çıkmasın mıydı, #12320799
Yağmur Ahmakları Islatıyordu
Yağmur artık yalnız ahmakları değil en akıllı geçinenleri bile rezil rüsva edebileceğini kanıtlamak ister gibiydi.
Sayfa 88 - Cumhuriyet Kitapları, 13. baskıKitabı okudu
Benzer bir ifade Yağmur Altında İnsanlar öyküsünde de karşımıza çıkmasın mı, #12320768
Benim 'mahrem-i esrarım' oldu bu defter. Aklıma gelen her şeyi yazabilirim buraya...Ben bir eskiciyim, eskiye dönük bir adamım.
Sayfa 646 - İletişim Yayınları, 70. BaskıKitabı okudu
Aklıma nedense Orhan Veli'yi getirir peşpeşe gelen bu cümleler.
KUŞLAR YALAN SÖYLER
İnanma, ceketim, inanma
Kuşların söylediklerine;
Benim mahrem-i esrarım sensin.
ESKİLER ALIYORUM
Şiir yazıyorum
Şiir yazıp eskiler alıyorum
Reader Follow Recommendations
Acaba sinüsü mü yoksa kosinüsü mü daha çok seviyorum diye öyle bir açmaza düştüm ki, sonunda ikisinin de karesini aldım; gene bir neticeye varamadım. Bir de, 'Hayatın Koordinatları' meselesi beni çok yoruyor.
Sayfa 67 - İletişim Yayınları, 70. BaskıKitabı okudu
"(sin^2)(x) + (cos^2)(x) = 1" neticeye götürürdü belki de bizi.
'Okul demek ekol demektir.'
Sayfa 76 - İletişim Yayınları, 70. BaskıKitabı okudu
Babanın söylediği bu söz belki de bizi 'Bir Bilim Adamının Romanı'na sürükler. Bkz: #3924913
Olmadı, kısmet değilmiş albayım, mutfak temizliğiyle olmuyormuş. Uyanınca boynuma sarılmıştı uykulu kollarıyla. Ben de bütün iş bundan ibaret diye sevinmiştim, esas meselelere boş vermiştim, tabakların suları bile akmadan onları kurulamıştım, beni azarlamıştı, beni bu kadar seven ve ikide bir kollarını boynuma saran kadın neden böyle önemsiz bir mesele için beni azarlamıştı? İyi niyetlerle iyi eserler verilemeyeceğini neden hatırlatmıştı? Neden neden neden albayım?
Sayfa 82Kitabı okudu
Bu alıntı bize Oğuz Atay'ın Bir Bilim Adamının Romanı'ndan şu cümlesini hatırlatabilir: "Hepsi de Mustafa'yı seviyorlardı, hepsi de iyi niyetliydi: hocalar da, öğrenciler de. Fakat hepsi bu kadardı ve iyi niyetlerle iyi eserler verilemiyordu."
Hepsi de Mustafa'yı seviyorlardı, hepsi de iyi niyetliydi: hocalar da, öğrenciler de. Fakat hepsi bu kadardı ve iyi niyetlerle iyi eserler verilemiyordu.
Sayfa 87 - İletişim Yayınları, 43. baskıKitabı okudu
Bu alıntı bize Oğuz Atay'ın Tehlikeli Oyunlar'dan şu cümlesini hatırlatabilir: "İyi niyetlerle iyi eserler verilemeyeceğini neden hatırlatmıştı? Neden neden neden albayım?"
"- Çok düşünmekten ağrır burası. Kafa yorucu bir işiniz olmalı. Ne iş yaparsınız?"
"- İş yapmam ben; aylakım."
"- Yaaa!.." Şakaklarındaki eller çekilivermişlerdi. Sanki bir aylak başı bir insan başı değilmiş gibi. Kapıdan çıkarken dönmüş,
"- Çalınmış para yerim ben" demişti. Kızın büyük gözleri vardı.
Sayfa 143 - YKY 36. BaskıKitabı okudu
"Bu para, babasının C'ye göstermesi gereken şefkatten, sevgiden ve zamandan çalınarak biriktirilmiştir. Çalınan C'nin hayatıdır." (Sema Özher, F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2006 16(1), s.124)
Ben de bir gün canlı manken görmüştüm vitrinde. Sonra aynı adamı sokakta sigara içerken seyrettim.
Sayfa 400Kitabı okudu
Oğuz Atay'ın "sigara içen canlı manken"i belki bizi "Korkuyu Beklerken"deki "Beyaz Mantolu Adam"a götürür, kim bilir...
Sevgi sizlere kızıyordu; kötü bir durumda teslim almıştı beni. Üzerimde çok uğraşmak gerekiyordu. Bana her gün tıraş olmayı öğretmek gerekiyordu. Beni, her gün gömlek değiştirmeğe alıştırmak gerekiyordu. Bana kötü bakmıştınız. Okurken sayfalarımı buruşturmuştunuz.
Sayfa 143Kitabı okudu
Yazar, belki Sevgi karakterinin ismini özellikle seçmişti. Belki, sevgisizlere bir sitemdi...