Büşra Öztürk

Şehir bize hayatlarımızın sıradan yanını hissettiriyor ve herhangi bir suçluluk duygusuna kapılmadan alçakgönüllü olmayı öğretiyordu.
Sayfa 403 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Tıpkı gittikçe daralan bir odadan çıkamamak gibi boğucu bir rüyadan çıkamamak duygusuydu bu. Zaman sanki gittikçe daralan bir şey olmuştu.
Sayfa 395 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Tamı tamına aynısını bir kere daha yaşayacağım o ilk hayatta çok büyük mutsuzluklar da yoktu, çok büyük mutluluklar da.
Sayfa 369 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor

Reader Follow Recommendations

See All
Eşyaların gücü, içlerinde birikmiş hatıralar kadar, bizim hayal ve hatırlama gücümüzün cilvelerine de bağlıdır elbette.
Sayfa 305 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
İnsanların düş kurması engellenmemeliydi, asıl en tehlikeli olanlar, tam aksine, düş kurmayanlardı, onların ruhları donmuştu.
Sayfa 209 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kapalı bir toplumda atmosfer kirlidir, böyle bir yerde insan kendi pis havasıyla zehirlenir.
Sayfa 183 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Deniz tüm karşıtlıkların toplamıydı, insanın buna inanması bir iki saniyesini alıyordu, orada her şeyin bir anda, en iyiden en kötüye, en güzelden en şeytaniye, yaşamdan ölüme, değişebileceğini hissediyordu.
Sayfa 180 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Susmak, saklanmak ve ortadan kaldırmak hiçbir zaman çözüm getirmez.
Sayfa 170 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Bekleyiş uzun sürdü. Son zamanlarda fazlasıyla maruz kaldığı bu işkence biçimine alışmıştı.
Sayfa 167 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
En sonunda seni öldürecekler elbette, onların dünyasında özgürlük bir ölüm yolu, geleneklere aykırı, rahatsız edici, küfür niteliğinde bir şey.
Sayfa 158 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Unutma ki mühim olan şüphenin coşkun doğası ve onu tamamlayan merak ve itirazdır.
Sayfa 158 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Evet ama eski bir dünyada yeni fikirler nerede bulunurdu ki?
Sayfa 140 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
İtaatin altında yatan prensip, tekbiçimlilik ve markalaşma prensibiydi.
Sayfa 136 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Durumları umutsuz görünüyordu; ne geri dönmek mümkündü ne de ilerlemek.
Sayfa 132 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
"yaş dediğin şey insana en azından bir iki şey öğretebilmeli yoksa yaşlanmak neye yarar? Ama al işte, kültür var, kültür var. Biri bilgine bir şey katar, diğeriyse cehaletine."
Sayfa 129 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
1,394 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.