Kitabımız iki bölümden oluşuyor. İlk bölümde; sevdiği için evini, ülkesini değiştiren genç kadının, Paris'e gittikten bir süre sonra, sevdiği erkeğin ayrılmak istediğini söylemesi üzerine, Türkiye'ye tekrar gelmesi; gördüğü mistik rüyalardan sonra, ünlü düşünürler Mevlana ve Hacı Bektaş-ı Veli'nin rehberliğinde gerçek sevginin ne olduğunu, Türk Mitolojisi ve Şaman öğretileri ile kendini bulma çabaları konu ediliyor.
İkinci bölümde; Düşlerimizdeki Şifa başlığı ile, Şaman inancına göre erk hayvanlarının hangi anlamlara geldiği anlatılıyor.
İnsan bilmediği yere bakamaz.
Belki de kendine yolculuk ayrılığın en büyük, en zor öğretisiydi.
Bir şeye değer vermenin aynı zamanda başka şeyleri değersiz kılmak olduğu konusunda bizleri uyarır.
Osho insanların korkularının kendilerini kaybetmek olduğunu ve aslında ölümden değil yaşamdan korktuklarını söylüyor.
Aşkın yolu birdi.
O yolda "kal" ya da "git" demek, yoldan düşmek demekti!
Pelin Erdoğan “Aşkın Yolu Bir” kitabında sır yüklü bir sevda hikâyesi anlatıyor bizlere. Aşk ve sevda yolunda yürüyenlerin kalplerine kavuşma ustalıklarını yer ve gök boşluğu arasında salınan, uyku ve uyanıklık düşleriyle çizilmiş bir ipin üzerinden aktarıyor.
Bu büyülü hikâyenin ritmine kapıldıkça anlıyoruz ki bizi bu kocaman evrende “Dünya” kılan, bu özel yaşamı kuran şey sevgi. Canlı, cansız her şeyi saran, tek bir zerre boşluk bırakmayacak şekilde her yere, her şeye akan sevgi…