208 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Bu bizim çığlığımız/Bu bizim duamız/Dünyada barış!
Yeryüzüne sadece ikisi düştü. Biri Küçük Oğlan diğeri Şişman Adam. (Little Boy ve Fat Man) Ve gökyüzü karardı. Toprak kömüre döndü. Masum insanlar dünyada cehennemi yaşadı. Kimisi kaçtı kimisi yakalandı. Kaçanlar da yavaş yavaş zehirlendi. Dünyanın görüp görebileceği en büyük suçtu diyebilir miyiz? Binlerce insan eridi. Binlercesi kömür toprağa
Sadako
SadakoTakayuki Ishii · Yakamoz Yayınları · 0991 okunma
Dolunay}*
"Zayıf direnişleri sevmiyorum, karanlığın ortasında parlama cesareti gösteriyorsan bunu tüm gücünle yapacaksın"
Sayfa 286 - Parola YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Aslında Gonca anlamıştı. Barbaros'la hiçbir gelecek hayali kurulamayacağını anlamıştı. Genç adamı çok iyi tanıdığı anlarda bile sanki yeni tanışmış gibi hissettiği anlardan birini yaşıyordu. Bir yabancının elindeydi sağ eli. Ne o gözlerdeki parlama gelecekti ne de Barbaros birlikte yaşayacakları evin duvarlarında, tabloları asmak için darbeli matkapla delikler açacaktı.
Sayfa 46
Japonya'da insanlar atom bombasına pikadon adını vermişlerdi. Pika, felç edici bir parlama, don da sağır edici bir patlama anlamına gelir.
Hepimiz, içimizde bir kutu kibritle doğarız. Ama tek başımıza bunu yakamayız. Sevdiğimiz insanın nefesi, müzik bunlardan biri parlamaya neden olur ve içimizdeki kibritlerden birini yakar. Bir an yoğun bir heyecan hissederiz. İçimize çok hoş bir sıcaklık yayılır. Bu sıcaklık zamanla yavaş yavaş yok olur. Sonra yeni bir parlama olur ve içimizde bir kibrit daha yanar. Bu duyguyu yaşamak isteyen herkes kendi içindeki patlayıcıları keşfetmek zorundadır.
kendimi inceleme süresi artık sona ermişti; bir dinginlik çökmüştü, çünkü baştanberi bildiğim şeydir, bir parlama, hatta şöyle sıradan bir iki hırçınlık bile bir başladı mı, sonu gelmez boşalmanın, o yüzden de başlamasına izin verilemez. Ben de oturup sıkı bir kahvaltı ettim ....
Sayfa 97 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Yer, gök, her şey mevsimini kaybetmiş, bu sonu olmayan çöl üzerinde hiçbir parlama ışıltısı yok."
“Bu parlama sana ey gece kimin bağışıdır”
Sayfa 167 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yanacak kibrit kalmamış hepsi nemlenmiş
Hepimiz, içimizde bir kutu kibritle doğarız. Ama tek başımıza bunu yakamayız. Deneyde görüldüğü gibi oksijene ve mum alevine ihtiyacımız vardır. Örnegin, oksijen, sevdiğimiz insanın nefesinden gelebilir. Mum aleviyse güzel bir yemek, müzik, okşamalar ya da güzel sözlerdir. Bunlardan biri parlamaya neden olur ve içimizdeki kibritlerden birini yakar. Bir an yoğun bir heyecan hissederiz. İçimize çok hoş bir sıcaklık yayılır. Bu sıcaklık zamanla yavaş yavaş yok olur. Sonra yeni bir parlama olur ve içimize bir kibrit daha yanar. Bu duyguyu yaşamak isteyen herkes, kendi içindeki patlayıcıları keşfetmek zorundadır. Bunlar yanarak ruhumuzun beslenmesine yardımcı olur. Yani başka türlü söylersek, bu yanma ruhumuza enerji verir. Bir kişi eğer kendi tutuşturucularınızı zaman içinde keşfedemezse, içindeki kibritler nemlenir, hiçbir şekilde yanmaz olur.
Sayfa 111Kitabı okudu
Oysa bir toplulukta parlama sanatı konusunda hiçbir şey bilmiyordum.
Sayfa 56 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Sonsuza dek değişmeyecek doğru yoktur, sadece insana tıpkı gökyüzündeki yıldızlar gibi parlama olanağı veren telaşlı bir yaşam ritmi ve durumlar vardır."
1969 Neil Armstrong Ay'a Ayak Basan İlk İnsan Oluyor
"Apollo 11'in hizmet modülünün toplam programlama gücü, günümüzdeki bir telefonunkinden çok daha azdı."
Sayfa 123 - İnkılap Kitapevi
Bir parlama içinde, Bir bombardıman içinde, Bir patlama içinde...
Sayfa 43 - Nisan Yayınları
"Sonsuza dek değişmeyecek doğru yoktur, sadece insana tıpkı gökyüzündeki yıldızlar gibi parlama olanağı veren telaşlı bir yaşam ritmi ve durumlar vardır. Mükemmel insanlar gökyüzünün yıldızlarıdır adeta."
Peter HansenKitabı okudu
698 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.