Perihan
@perihankaraca
Öğretmen
Mersin
8 reader point
Joined on August 2017
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
"-Ne yapalım,-dedi beriki düşünceli,- altı üstü insan hepsi.Parayı seviyorlar,ama hep vardı bu... İnsanoğlu parayı sever,neden yapılmış olursa olsun,-deridenmiş,kağıttanmış,bronzdan ya da altından, fark etmez. Ama havailer... Ne yapalım... ve bazen merhamet duygusu temas ediyor kalplerine... bildiğin insan işte... özetle, öncekileri hatırlatıyorlar...sadece konut sorunu bozmuş bunları..."
Sayfa 156Kitabı yarım bıraktı
"... her türlü iktidar insanların üzerinde kurulmuş bir baskıdır ve öyle bir zaman gelecek ki, ne Sezar'ın iktidarı olacak ne de başka iktidar. İnsan hakikat ve adaletin krallığına geçecek ve burada hiçbir iktidara ihtiyaç duyulmayacak."
Sayfa 33Kitabı yarım bıraktı
"-Evet, insanoğlu fani ama felaket burada bitmiyor. İşin kötüsü, bazen "aniden" fani, sır burada!"
Sayfa 13Kitabı yarım bıraktı
Reader Follow Recommendations
"Ali Ural, "Çıkılmayan yürüyüşlerin yorgunluğu çıkılanlardan daha ağır" der."
Sayfa 73Kitabı yarım bıraktı
Bir insanın tek başına, kısıtlı maddi ve manevi imkanlarla, çölden bu Kenan Ülkesi'ni yeşertmeye kadri olduğunu düşündüğümde, insanoğlunun gidişatını her şeye rağmen takdire değer buluyorum. Ve bu sonuca varabilmek için, nasıl da yüce bir ruhun sabrına ve eliaçıklık konusundaki sebatkarlığına ihtiyaç duyulduğunu hesaba kattığımda, Tanrı'ya mahsus bu esere rehberlik eden bu eğitimsiz köylüye sonsuz bir saygı duyuyorum.
Sayfa 52 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Köylülerin ya da yetkililerin aklına, bir insanın eşi görülmemiş bir eliaçıklığı böylesi bir azimle sürdürebileceği nasıl gelebilirdi ki?
Sayfa 36 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Öte yandan, inişte köyden geçerken derelerden su aktığını gördüm, halbuki hatırladığım kadarıyla o dereler hep kuruydu. Şimdiye dek gördüğüm en muhteşem etki-tepki mekanizmasıydı bu. O kuru derelerden çok, hem de çok uzun zamandır su akmıyordu.
Sayfa 35 - Everest YayınlarıKitabı okudu
İnsan bütün bunların tek bir adamın elinden ve ruhundan çıktığını düşününce, insanoğlunun yok etmenin dışındaki işlerde de Tanrı kadar yetenekli olabileceğini kavrıyordu.
Sayfa 34 - Everest YayınlarıKitabı okudu
... ; ayrıca insan yirmi yaşındayken, elli yaşındaki bir insanın artık ölmekten başka yapacak bir şeyi kalmadığını zanneder.
Sayfa 30 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Yine de küçük bir gaf yaptım : genç olmam beni özellikle geleceğe yalnızca kendi açımdan bakmaya ve mutluluk arayışına sevk etmekteydi.
Sayfa 28 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Bir insanın kişiliğinin gerçekten olağanüstü yönlerini anlayabilmek için, eylemlerini uzun yıllar boyunca izleyebilme şansına sahip olmak gerekir. Kişinin eylemleri bencillikten tamamen arınmışsa, onu eyleme yönlendiren itki eşsiz bir yücegönüllülük örneğiyse, hiçbir ödül beklemediği kesinse ve dahası yeryüzünde silinmeyecek izler bırakmışsa, işte o vakit gerçekten de, hataya yer bırakmayacak bir kesinlikle, unutulmaz bir insandan bahsediyoruz demektir.
Sayfa 9 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Bir Delinin Anı Defteri
Ah, insan istiyorum ben! İnsan görmek istiyorum karşımda! Ruhumu besleyecek ve ona haz verecek gıda istiyorum!
Sayfa 195 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Palto
Öyle ya, insanın ruhuna süzülüp içinden neler geçtiğini anlayamazsınız ki!
Sayfa 163 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Palto
Bugün artık herkes kendine yönelik küçücük bir iddiayı, tüm topluma yönelik ağır bir aşağılama olarak alıyor.
Sayfa 143 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Portre
"... Yetenek sahibi insan, ruhça herkesten daha temiz olmalıdır. İnsanlar başkalarında hoş gördükleri pek çok şeyi, sanatçıda hoş görmezler. Evinden tertemiz bayram giysileriyle çıkmış birine yoldan geçen bir arabadan azıcık bir çamur sıçramayagörsün, herkes parmağıyla bayram giysisi çamurlanmış adamı gösterir, ne kadar özensiz, düzensiz olduğundan söz eder ; oysa aynı insanlar, leke içindeki gündelik giysileriyle yanı başlarından gelip geçen onlarca kişiyi fark etmez. Çünkü gündelik giysideki leke görülmez. ''
Sayfa 140 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Portre
"Bundan böyle bütün yaşamını belirleyecek bir yolun başındasın. Bu tertemiz yolu dosdoğru izle. Sende yetenek var. Yetenek, Tanrı'nın insanoğluna en büyük armağanıdır : Onu koru, yok etme. Gördüğün her şeyi araştır, öğren, fırçana boyun eğmeleri için çalış ; ama öte yandan her şeyin iç anlamını da kavra, yaratıcının her şeyde var olan yüce
Sayfa 139 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Portre
"... Benim gözümde bilmediğini açıkça söyleyen insan, bilmediğini biliyormuş gibi görünen ve her şeyi ağzına yüzüne bulaştıran ikiyüzlüden daha değerlidir."
Sayfa 131 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Portre
"... Resmimi anlayan anlar, anlamayan Tanrısına nasılsa duasını yine yapacaktır..."
Sayfa 130Kitabı okudu
Portre
Bilindiği gibi günümüzde böyle sanat koruyucuları yok artık ; bizim zavallı on dokuzuncu yüzyılımız, sahibi oldukları milyonları kağıda geçirdikten sonra onları rakam biçiminde izleyerek para keyfi süren asık yüzlü bankerler tarafından ele geçirilmiş bulunuyor.
Sayfa 120 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Neva Bulvarı
Acaba arzuladığımız bir şeye hiç kavuştuğumuz olmuş mudur... kavuşmak için var gücümüzü harcadığımız bir şeyi elde etmişliğimiz? Galiba bunun tam tersi oluyor hayatta. Kimi, gösterişli atların çektiği şık bir araba için yanıp tutuşur ve yanından hızla geçen arabaların ardından özlemle dilini şaklatırken, kiminin şahane atlar koşulu göz alıcı bir arabası oluyor, ama o neye sahip olduğunun bile farkında olmadan biniyor arabasına. Kiminde şahane bir aşçı, ama iki minik lokmadan başka bir şeyin giremeyeceği yüzük kadar bir ağız olurken, kiminin hangar gibi ağzı oluyor, ama onda da yiyecek kuru ekmekten başka ara ki bir şey bulasın!
Sayfa 42 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Neva Bulvarı
Öyle kocalar vardır ki, karılarının aptallığından büyük sevinç duyarlar, bunu çocuksu bir safiyetin belirtisi gibi görürler. Ey güzellik, sen nelere kadirsin! Ruhsal yetersizlikler, kusurlar güzel bir kadında iticilik yaratmak şöyle dursun, ona ayrı bir çekicilik kazandırıyor. Ayıp diye nitelenen şey güzel bir kadında sevimli duruyor. Kadından güzelliği alın, kendisine sevgi değilse de saygı duyulmasını sağlayabilmek için kadının erkekten yirmi kat daha fazla akıllı olması gerektir.
Sayfa 37 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Neva Bulvarı
"... Tanrım bu nasıl hayat böyle! Düşlerle gerçeklik hep çatışma içinde!"
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Neva Bulvarı
Aslına bakılacak olursa, ahlaksal çökmüşlüğün kokuşmuş soluğunun sindiği güzellik karşısında duyulan acıma duygusu bu türden duyguların en güçlüsüdür. Ahlaksızlık kendi başına da çirkindir, iticidir; ama olanca tertemizliğiyle düşlerimize süzülen güzelliğe bulaşınca büsbütün itici olur.
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Neva Bulvarı
Şaşılacak şey:Demek iffet terk etti mi insanı, akıl da terk ediyordu.
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu
Neva Bulvarı
Öyle bir yuva ki, burada insanoğlu yaşamı süsleyen temiz ve kutsal her şeyi elinin tersiyle itmiştir, kadın denilen insan varlığını taçlandıran dünya güzeli, anlamsız, tuhaf bir yaratığa dönüşmüş ve ruh temizliğiyle birlikte tüm kadınsı niteliklerini yitirerek erkeklere özgü bayağılıkları benimsemiş, bizden farklı, narin, güzel bir varlık olmaya son vermiştir.
Sayfa 14 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, XIV. BasımKitabı okudu