Arkadaşım:
"Bir kederin mi var?" dedi. "Buraya çıkınca seni gördüm. O kadar dalgındın ki yanına sokulduğumu duymadın. Ne var kuzum?"
"Hiç, hiç... Dalga geçiyordum."
"Ne dalgası?"
Gülerek cevap verdim:
"Aşk dalgası..."
"Daha bekâr mısın?"
"Bekârım."
O kadar düşmüşüz, ahlâksızlık çukuruna o kadar yuvarlanmışız ki en korkunç denâetlerimizi , en iğrenç hıyânetlerimizi bir meziyet, bir maharet imiş gibi sıkılmadan anlatıyor, utanmıyor, korkmuyor, titremiyoruz.
Köpeğinin kafasına bir çift eşek kulağı, gergedan boynuzu takılsa...kedi kişnetilse...at havlatılsa...düşün, mahluklar ne maskara olurlar! İşte insanlar da böyledir. Kendi içtimaî seviyelerine, tabiî mevkilerine uymayan bir vaziyet onlara uygulandı mı hemen düşer, rezil rüsva olurlar.