Her müslüman, terbiye edici bir üstada muhtaçtır. Üstad onu terbiye ederek, kötü huylardan kurtarır. Allahü teâlâ, insanlara doğru yolu göstermek için, Peygamber gönderdi. Peygamberden sonra ona vekil olarak evliyayı yarattı. - Imâm-ı Gâzâlî (Kuddîse Sirruhû) |
Humeyni gerçekten de on iki İmam’ın doğal vârisiymiş gibi İmam unvanı alacaktı, kendisi bu söylentileri doğrulamadı, ama inkâr da etmedi. Söylentiler ancak onun 1989’da ölüp, Hz. Ali ve Hüseyin türbelerine benzeyen, kubbesi altın yaldızlı bir türbeye gömülmesinden sonra kesildi.
Sayfa 167
Reklam
Muaviye bir gün ordusunun başındaki generaline: "Ne kadar kurnaz bir adamsın sen?" diye sordu. General gururlu bir ifadeyle: "Hiçbir zaman içinden çıkamayacağım güç bir duruma düşmedim." diye cevap verdi. Muaviye bu fırsatı kaçırmadı ve "Ama ben hiçbir zaman, içinden çıkma ihtiyacı duyacağım bir duruma düşmedim." dedi. Niccolo Machiavelli "Prens"i yazmadan sekiz yüzyıl önce, Muaviye, güce ulaşma ve elinde tutma konusunda bir uzmandı, rüşvet, övgü, zeka ya da sadece hesaplanmış bir aldatma yoluyla sağlanan hileli yönlendirme sanatından büyük zevk alan açıkgöz bir pragmatistti.
Sayfa 149Kitabı okudu
Fitne toplumu birbirine düşüren korkunç bir şeydir, akrabaları birbirine düşman eder ve bugün olduğu gibi, yedinci yüzyılda da İslam için en büyük tehditti, ılımlı inançsızlardan çok daha büyük bir tehlikeydi.
Sayfa 129Kitabı okudu
Ifk hadisesi için
Hiç kuşkusuz Hz. Muhammet böyle kötü şeyler düşünmedi. Belki de çok sevdiği genç karısını çölde yalnız başına bıraktığı için üzülmüş olmalıydı, bu nedenle dedikodu ve iftiraların bir süre sonra kesileceğini, duracağını düşünerek onlara aldırmadı. Ama böyle düşünerek bölgenin durumunu tam olarak okuyamadı. Şairler bir gece içinde çalışmaya başladılar. Onlar dedikodu yazarlarıydı, fırsat kollayan yazarlardı, o devrin insanları eğlendiren adamlarıydı ve yazdıkları da övgü şiirleri değil, o devrin Arapça şiir tarzına uygun taşlamalar, hicivlerdi. Kelime oyunları ve çifte anlamlarla süslü olan bu şiirler kısa zamanda herkesin ağzına düştü, her yere yayıldı. Dikenli, kafiyeli beyitler ok gibi kalplere saplandı, dostlukların, birliklerin verilen sözlerle, el sıkışmalarıyla sağlandığı bir toplumda sözlü saldırılar daha güçlü oluyordu ve erkekler verdikleri sözleri tutmalarıyla tanınırlardı. ........... Hz. Muhammet zor durumda kalmıştı. Ayşe’yi boşarsa aldatıldığım kabul etmiş gibi görünecekti. Onu geri alsa bu kez de aldatılmış yaşlı bir koca durumuna düşecekti. Her iki halde de sadece Medine lideri olarak değil, İslami otoritesi de sarsılmış olacaktı. İnanılacak gibi değildi, ama yeni inancın geleceği genç bir kadının ününe bağlı gibi görünüyordu.
Tarihte babadan oğula geçen monarşinin, hanedan tarzının uzun süre yaşamasının nedeni, halefin kolayca saptanmasıydı.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.