Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hayatta kalmak durmadan yeniden başlamaktır.
Sayfa 60
Diğer bilimciler antidepresanların(en azından kemirgenlerde) nöron oluşumunu tetiklediğini keşfettiler. Böylece depresyonun Seratonin eksikliğinden değil son kertede yeni nöron sayısındaki azalmadan kaynaklandığını söylemiş oluyorlardı. Nörojenez yolunu hedefleyen yeni bir grup antidepresan geliştiriliyor. Nedeni bilinmese de, yeni doğmuş beyin hücreleri bizi mutlu etmektedir.
Sayfa 60
Reklam
Gould nörojenez miktarının yalnızca genlerimiz tarafından değil çevre tarafından da düzenlendiğini gösterir. Yüksek stres düzeyi yeni hücrelerin sayısını azaltabilir; keza güçlü bir hiyerarşide aşağıda olmak(alt sınıf olmanın primatlardaki karşılığı budur) aynı etkiyi yaratabilir.
Sayfa 59
Beyin değişmez bir şey olmak şöyle dursun, aslında sürekli hücresel bir altüst oluş içerisindedir.
Sayfa 59
Bilimciler doğayı farklı bir şekilde görmeyi öğrenene kadar, yeni olgu hiç de bilimsel bir olgu değildir. Nörojenez kanıtları “normal bilim” dünyasından sistematik olarak dışlanıyordu.
Sayfa 58
Kuşların beyin hücrelerinin yenilenmesi
Nottebohm kuşların beyinleri üzerine yaptığı bir dizi harikulade çalışmada, kuşların şakıyabilmeleri için nörojenezin gerekli olduğunu göstermişti. Erkek kuşlar karmaşık ezgilerini mırıldanabilmek için yeni beyin hücrelerine ihtiyaç duyuyordu. Aslında kuşların şarkı söyleme merkezindeki nöronların %1’i her gün yenileniyordu.
Sayfa 58
Reklam
Bilimsel gerçekler tam da geçici oldukları için, yeni ve daha güvenilir bir gözlemle değiştirilebilecekleri için anlamlıdır.
Sayfa 57
Pasko Rakic - Yale Uni.
1980‘lerin başında Rakic nöronların asla bölünmediği düşüncesinin primatlarda hiçbir zaman gerçek anlamda test edilmediğini fark etmişti. Rakic hemen araştırmaya koyuldu. Rhesus cinsi 12 maymunu inceledi, onlara radyoaktif timidin(bir aminoasit) enjekte ederek beyinde nöronların gelişimini takip etti. 1985’te yayımladığı “Primatlarda Nörojenezin Sınırları” adlı etkileyici yazısında, “Rhesus cinsi maymundaki tüm nöronlar doğum öncesi ve doğumdan hemen sonraki aşamada oluşmaktadır” diyordu.
Sayfa 56
Thomas Huxley’in “Bilinçli makineleriz kuramı”
İnsan tam takım nöronlarla doğduğunu savunan görüştü. Bu kurama göre beyin hücreleri, bedenimizdeki diğer hücrelerin hepsinden farklı olarak, bölünebilir değildi. Bebeklik dönemi bitince beyin de gelişimini tamamlamış oluyordu; zihnin kaderi çiziliydi. 20. yüzyıl boyunca bu fikir sinirbilimin temel ilkelerinden biri olarak kaldı.
Sayfa 56
Zihin yaşayan ve değişen bir şeydir.
Sayfa 55
Reklam
Middlemarch’ta
Her sınır hem bir başlangıç hem de bir sondur. İçinde bulunduğumuz durum kendi yolumuzu oluşturacağımız hammaddeyi sağlar ve “kaçınılmaz olan şey karşısında kendimizi hırpalamamak” önemli olsa da “insanın kendi ruhunu daha iyi bir duruma doğru götürmesi” her zaman mümkündür. Yaşamınızı her zaman değiştirebilirsiniz.
Sayfa 55
In Memoriam
İnan bana, dürüst şüphede yarım itikattan daha çok inanç vardır.
Sayfa 53
“Tüm sıradan insan yaşamına dair kesin bir görüye ve hisse sahip olmak”, der Middlemarch’ta, “çimlerin güldüğünü ve sincabın kalbinin attığını duymak gibi bir şey olurdu. O zaman sessizliğin öbür ucunda yatan o kükreme bizi öldürürdü. Oysa en çabuk olanlarımız ahmakça yürüyüp yolumuza devam ederiz.”
Sayfa 53
İnatçı bir şüpheci olan Lewes ilk kez 1855’te Life of Goethe (Goethe’nin Hayatı) adlı kitabı ile meşhur olmuştu.
Sayfa 50
George Eliot’ın pozitivizme olan inancı bir aşk acısı yaşadığında azalmaya başladı.
Sayfa 47
332 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.