Biz, ürünün dörtte birini kendisine vermemesi halinde köylünün toprağı işlemesine izin vermeyen Ortaçağ baronunun karşısına dikilip güdüyoruz. Biçimsel
yanlarında kimi değişiklikler olmakla birlikte özü, ilişkileri aynı kalan feodal çağı barbarlık çağı olarak adlandırıyoruz. İşçi aç olduğu için, bugün "özgür anlaşma" adı verilen feodal koşullarda çalışmaya boyun eğmektedir, çünkü
başka bir biçimde yaşamını sürdürebilmesi olanaksızdır,
Kitabı başlamadan önce serinin ilk kitabı olan "Rus Edebiyatı Üzerine 1" okunursa daha faydalı olacaktır.
İkinci kitapta, Rus Edebiyatı'nın gelişimini, Gogol, Turgenyev, Tolstoy'un pencerelerinden görüyoruz. Yazarların edebiyata katkıları, düşünüş biçimleri, verdikleri eserler bakımından değerlendirmeler yapılmış. Kitapta Gogol ile başlayan serüven Tolstoy ile noktalanıyor.
Bu üç yazarın yaşadıkları yıllar içinde değişen toplum yapısıyla beraber eserlerindeki değişimler topluma ışık tutmuştur. Dönemlerinde sorunların kaynaklarına inmekten çekinmeyip dile getirmişlerdir. Birbirinden farklı düşüncelere sahip olsalar da, halk konu olunca tek noktada birleşmişlerdir. Bazı eserlerini yazdıkları dönemlerde beklenen alaka gosterilmese bile sonraki yıllarda değerleri teslim edilmiştir.
Rus Edebiyatı'na merak duyuyorsanız eğer, kısaca inceleme açısından size katkı sağlayacaktır.
İnsanın açlığını giderme, öfkesini salıverme, tehlikeden kaçma ya da birinin sahip olduklarını iç etme arzusu, tam da doğası gereği geçicidir.
Bu arzuların tatminin getirdiği haz, daima arzunun kendisinden daha zayıftır.