"Bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu meydana gelmez."
Sayfa 14
Her şey neye ne kadar sahip olduğunla örtüşür. Hayatındaki yeri de hayatındaki önemi de…
Reklam
Geçmiş zaman ekleriyle kurulan cümleleri işte bu yüzden sevmem, hasret barındırır…
216 syf.
10/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Ölüm bilinci bizi daha yoğun yaşamaya yöneltir.
l Paulo Coelho gençken anne ve babası tarafından üç kez akıl hastanesine gönderildi ve aylarca hastanede kaldı. Sakinleştiriciler ve elektroşok verilerek tedavi uygulanmaya çalışıldı. Yazarımızın bu deneyimleri üzerine kurulu bir kitap. l Bir insan neden ölmek ister? Sevgisizlikten mi? Parasızlıktan mı? Yoksa toplumun belirlemiş olduğu güzellik
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 202076,6bin okunma
Ne de olsa rastlantı dediğiniz şey kaderin bir numaralı silâhıdır.
Sayfa 238Kitabı okudu
Bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu meydana gelmez.
Sayfa 14
Reklam
"Açılan hiçbir kapı, kapanan hiçbir kapıyı aratmadı. İlahi sistemde hayırlı olan hiçbir şey senden alınmaz. Bir şey senden alınıyorsa, orada mutlaka denge vardır. Dengesiz kaldığını zannettiğin anda bile bir dengedesin. Kaderindeki hiçbir şey, öylesine bir rastlantı değildir. Güzellikler sabrın ve zamanın perde arkasında bekler. Perdeler kalkana kadar sabredenler, huzura erenlerdir.." Altun Fermayil
Bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu meydana gelmez…
"Bir yıkıntı, rastlantı sonucu oluşmuş estetik bir nesnedir. Kuşkusuz, güzelleştirilmesi amaçlanmamıştır. Yıkıntı üretilmez, ona bakım yapılmaz. Yıkıntı aşağıya, yığına yönelmiştir. En güzel yanı çöküşe karşı ayakta kalan bölümüdür. İşte senin anın o ayakta kalan bölüm, bedeninse aşağıdaki yığın. Hayaletin belleğimde dimdik ayaktayken, iskeletin toprağın içinde çürüyor."
Sayfa 10 - Sel
bir rastlantı değilsin sen: şu garip yaşamımın ulaşmak zorunda olduğu bir noktasın.
Reklam
İnsan kaderin karşısındaki çaresizliğini gizlemek uğruna tesadüf diye bir kelime uydurdu. Asıl gizlemek istediği iradesinin zayıflığından doğan acıydı. Beklenmedik her karşılaşma insanı bir diğer büyük karşılaşmaya hazırlamak içindir belki de. Rastlantı gibi görünen bu çarpışmalar, kaderin büyük zincirinin halkalarıdır ve mühim olan insanı bekleyen ve son yüzleşmeye hazır olmaktır.
199 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Rastlantı ile alıp okunacak bir roman
Metin'i Berlin'de kitapçı olarak ve göçmenlerin yaşadığı sosyal çevreden tanıyordum, ama roman yazarı olduğunu bilmiyordum. Kitabın yayınlandığını ve okuma akşamı olduğunu duyunca ilgilendim. Okuma akşamında kitabın konusu ve Metin'in yazma serüveni beni bu romanı okumaya daha da heveslendirdi. Romanın konusu, kısaca bir kitapçının yolculukta 'rastlantıyla' karşılaştığı bir kadının bir cinayet haberiyle ilgisini çekmesi. Roman kahramanı Serpil, çocukluğunda yaşadığı cinsel taciz nedeniyle yaşamı boyunca, ailesiyle bu travmanın sonuçlarına katlanan ve bir yerden sonra taciz edeni öldürmeye karar veren bir kadının hikayesi. Ancak olay roman kahramanının kitapçı Metin'in 'rastlantı' sonucu karşılaşmaları ile biz okuyucuya her ikisinin yaşamlarından kesitlerle anlatılıyor. Roman 'rastlantı' ile gelişip mektuplarla anlatılan, olayın dramatikliğini böyle bir yabancılaşma ile neredeyse nesnelleştiren, rastlantı, adalet, suçluluk duygusu, travma vs. gibi konuları işleyerek gelişiyor. Romanı roman yapan olayın ilginçliği değil, olayın bir olgu olarak roman kahramanlarını nasıl etkilediği, nasıl değiştirdiği, onların nasıl geliştikleri. Romanın dili sade, anlatımı içten, olayın bütün dramatikliğine karşın içkonuşmalar dingin. Metin'in kitapçı dertleri ve Serpil'in hapisane yaşamı yaşanan travmanın anlatımıyla uygun bir çerçevede, ne az ne de fazla. Bu romanı adı sanı ünlü bir edebiyatçımız da böyle yazabilirdi. İlk kitap olarak başarılı bir roman.
Rastlantının Böylesi
Rastlantının BöylesiMetin Ağaçgözgü · Gri Yayınevi · 20242 okunma
Bir kere de değişik bir şeyler olsun istedim, örneğin bir rastlantı, ama hep aynı şeyler oluyor ve yine aynı şeyin olacağını bir iki dakika içinde anlıyorum.
Bir rastlantı dedim burnumu çekerken, bir rastlantıymış sadece
Sayfa 47 - Everest yayınlarıKitabı okuyor
Bir ölü dalga, şuramda tam Coşkusu içinde saklı, gürültüsü Bu kuru dal parçasını o getirdi dün akşam Bıraktı yüreğime, en önce beni gördü Yok hayır, yalnızca beni gördü de ondan Konuşur gibiydi çünkü dokundukça gövdeme Bir yangına daha uğrasam Bir yangına daha uğrasam. Her şeyden habersizdim önce Bir gök yapıyordum deniz kabuklarından Senin
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.