Başbaşa kaldığımda Mona Rosa'yı bir kıza okuma ihtiyacım için sevdim seni.
Karşılaştığım ve konuşabildiğim anda okuyabileceğim daha çok şiir var aklımda ve artık konuşmalıyız. Çünkü şiirler ağırlık yapıyor zihnimde...
O yok fakat hayatımdan da çıkmış değil. Sürekli onu düşünüyorum. Yaşamın iyi olacağına ilişkin terapiler yapıyorum kendi kendime. Aklımdan çıkarmak kolay değil.
Sahi nasıldı saçlarının kokusu?..
Kalabalık sesler doluşurken beynime, birden saçlarının kokusunu düşünüyorum. Pat diye gözlerine düşüyorum.
Kahretsin!.. Saçlarının kokusunu hatırlayamıyorum.
Yüzüm eskiyor...
Bakışlarımda gitgide solan bir yaşam var. Siyah-beyaz bir fotoğrafın kırışıklıkları değiyor yüzüme. Savaşı senin saçlarında kaybettim. Şeytan alınyazımdan ganimet topluyor şimdi.
Sen zavallının birisin... Kendi yaşamını üstlenemeyecek kadar zavallısın. Neden korkuyorsun ha? Bu, bedeninin zihninle gerçekleştirdiği ortak bir ihanet ve sen suç ortağı arıyorsun. Beni suçla bakalım, sana kim inanacak?