Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rojda

Bazı şairler öyle güzel dizeler yazıyor ki elime kağıt kalemi almaya dahi gerek kalmıyor derdimi anlatmak için. Belki de sevgi evrensel bir dil olduğundan, herkesin derdi aynı...
Reklam
Anılar
Lisedeki üç ya da dördüncü yılımda okulumuzda kurulan o yeni ve rengarenk kütüphaneyi anımsıyorum. Yuvarlak masaları, renkli sandalyeleri, düşük kitaplıkları ve sayfalarının dışı kitaba uygun renkte boyanmış kitaplarıyla beni adeta içine çekiyordu. Bir gün gene kitapları karıştırırken adını dahi hatırlamadığım bir kitap ve içinde çok beğendiğim bu alıntıyı bulmuş ve küçük siyah defterime yazmıştım. Yalnız, o zaman bulduğum kitapta farklı bir şekilde çevrildiği için kitabın adını bulmakta zorlandığımı itiraf etmem gerek. Ve açıkçası yeni çeviridense o kitaptan yazdığım haliyle bu satırları daha çok beğendiğim için onu da paylaşmak isterim. " Fleming: - Ne o? dedi. Ağrıyan bir yerin mi var? - Bilmiyorum, dedi Stephen. - Mideyi bozmuşsundur, dedi Fleming, yüzün solmuş: Geçer. - Evet, dedi Stephen. Ama bulanan midesi değildi. Bulanması mümkünse yüreğim bulanıyordur diye düşündü. Ağlamak istiyordu. 8.sayfa" O zaman beni çok etkileyen bu "yüreğim bulanıyordur diye düşündü" satırındaki "yürek bulantısı" tanımını hâlâ bazen yazdıklarımda kullanırım...
Rojda

Rojda

@rojdaaggoz
·
27 Temmuz 2022 14:47
Fleming: — Ne o? dedi. Bir yerin mi ağrıyor, nen var? — Bilmiyorum, dedi Stephen. — İşkembenden rahatsızsın, dedi Fleming, yüzün solmuş; Geçer. — Evet, dedi Stephen. Ama rahatsızlığı orasından değildi. Hastalık yüreğinde di­ye düşündü, insanın yüreği hasta olabilirse eğer. İyi çocuktu Fleming, ilgi göstermişti. Ağlamak istedi.
Sayfa 11 - Birikim Yayınları