280 syf.
·
Not rated
·
Read in 13 days
Güzel Anılardı
İlk defa deneme türünde bir kitap okudum. Genelde roman veya öykü okuyordum. Denemeyle tanışmam Nazan Bekiroğlu ve Mimoza Sürgünü ile başladığı için mutluyum. Çünkü beni denemeye karşı ılımlı yaptı iyice. Bu kitapta yazarın günlük koşuşturmacası içinde fırsat bulduğu her an kalemini eline alıp görüp duyduklarının tanıklığına bizi de dahil etmesi var. Rusya'yı İran'ı Suriye'yi Kudüs'ü kısaca gördüğü her yeri bizim için de fotoğrafını çekermişçesine anlatmaya çalışmış ama bir o kadar da içinden geçenleri duygularını yedirmiş satır aralarına. Kitap 276 sayfa ve bölüm genel olarak 2-3 sayfada bir başlık değişiyor bazen önceki başlığın devamı olan yazılar oluyor bunlar bazen de tamamen bağımsız bir konuya ani bir geçiş yapılıyor. Yani yoğun bir çalışma hayatı olanların bile 5 dk ayırıp bir bölüm okuyabileceği şekilde sıralanmış. Alışageldiğim gibi bir olay örgüsü yok olayın bazen başından bazen ortasından bazende sonundan kesitler var. Vel hasıl benim gibi roman ve olay örgüsü odaklı okumalardan sıkılan veya farklılık arayanlar için ilaç gibi bir kitap olmuş. Bu nedenle hem Nazan hanıma hem de Denemelerin kurucusu kabul edilen Monteigne teşekkürlerimi sunarım.
Mimoza Sürgünü
Mimoza SürgünüNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 20202,518 okunma
104 syf.
·
Not rated
·
Read in 14 days
Öncelikle yazarın kitaplarının birçok dile çevrildiğini ve bu kitabı ile de Dünya Fantezi Ödülü'nü aldığını söyleyerek başlayacağım. Eser birbirinden bağımsız olan ancak ortak noktalarda buluşan altı öyküden oluşuyor. (Bu kitaba roman diyebilir miyiz emin değilim.) Henüz yazmadığıama gelecekte yazmış olacağı kitapları bir internet sitesinde okuyan bir yazar ile kitaba başlıyoruz. Benim en çok imrendiğim ikinci öyküde ise kendine ait posta kutusunda her gün yeni kitaplar bulan ve bunları evine sığdırmaya çalışan adamın öyküsü oldu. Düşünsenize tüm kitaplıklarınız doluyor ama arkası kesilmeyen kitapları sığdırabilmek için evdeki kanepeyi falan depoya kaldırıyorsunuz. Dördüncü öykü ise maalesef hoşuma gitmedi. Öyküde günahları yüzünden cehennemde sonsuza dek kitap okumaya mahkum edilen biri var. Kitap okumanın ceza kavramı ile bağdaştırılmasını doğru bulmuyorum. Direkt böyle bir söylem yok belki ama okuyanların bilinçaltında bu bitişiklik kurulacaktır. (Ki kitap okumayı sevdirmeye çalışıyoruz.) Öykü başlıkları şu şekilde: Sanal Kütüphane Ev Kütüphanesi Gece Kütüphanesi Cehennem Kütüphanesi En Küçük Kütüphane Soylu Kütüphane Estetik kaygı güdülmeden yazılmış diye düşünüyorum. Anlatım olarak oldukça ve açık ve akıcı. Fantastik türünün gölgesinde yer alıyor diyebiliriz.
Başka Zaman Kütüphaneleri
Başka Zaman KütüphaneleriZoran Zivkoviç · Ketebe Yayınları · 2022841 okunma
Reklam
208 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 11 days
Gazeteci Fevzi'nin yaptığı haber neticesinde "alınma" ve eşi tarafından aldatılmış olma telaşıyla geçirdiği üç günü anlatan bir roman. Yaşadıkları neticesinde kendi içine dönen Fevzi, roman kurguluyor. Tabi bu anlatı da romanla paralel gidiyor. Karakterler çok şeffaf,mylece seriliyorlar sanki önümüze. Gündemi meşgul eden tüm meseleleri korkusuzca işlemiş ve bunu yaparken ders verme telaşına düşmemiş yazar. Dili çok rahat ve günlük ifadelerle dolu. Postmodern anlatının iyi bir örneği olan roman iki sonla bitiyor.
Cümle Göğün Mavisi
Cümle Göğün MavisiAyhan Koç · İthaki Yayınları · 2020101 okunma
320 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Psykhe ve Eros, Luna McNamara Sayfa sayısı: 316 Yayınevi: Dex Doğan Kitap “Cupid benim tüm hayatım olacaktı, ben ise onun hayatından gelip geçen bir yolcu.” Hey mitoloji sevenler, biraz buraya bakabilir misiniz? Psykhe ve Eros ile tadına doyulmayacak bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? Afrodit’i sinirlendiren Eros, çılgın tanrıça tarafından lanetlenir ve ölümlü bir kadına aşık olur. Savaşçı bir ruhla yetiştirilen güzel Psykhe ile yolları kesişen aşk tanrısı Eros, birbirleri ile göz göze geldikleri takdirde sonsuza kadar ayrılacaklardır. Biliyorsunuz beğendiğim şeyleri abartmayı severim müsaadenizle bu kitabı da biraz abartacağım :) Tanrılar, canavarlar, ölümlüler ve nice mitolojik kahramanların da yer aldığı bu romanı mutlaka okumalı her mitoloji sever. Odysseus, Afrodit, Atalanta, Zeus, Demeter, Persephone ve diğerleri. Masal gibi bir öykü. Okurken kendinizi o diyarda hissettiren, masallar aleminde eşsiz bir gezintiye çıkaran bir öykü. Bir bakmışsınız bulutların üstünde kelebek olup süzülmüşsünüz, bir bakmışsınız yer altına inip Kharon’un kayığına binip karşıya ölüler diyarına geçmişsiniz. Çok çok güzeldi. Ben bayıla bayıla okudum açıkçası. Ben Kirke ve Achilleus’un Şarkısı’ndan sonra belki de en beğendiğim mitolojik roman bu olmuştur diyebilirim. Şans verin mutlaka :) Çok sevgiler, bol okumalı günler #alıntı ️ “Bu işin iyi bitmeyeceğini bilsem de içimde tuhaf bir duygu uyandı. Az sonra bu duygunun umut olduğunu anladım.”
Psykhe ve Eros
Psykhe ve ErosLuna Mcnamara · Dex yayınevi · 089 okunma
200 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
Merhaba arkadaşlar. Mutlu akşamlar. Uzun yıllar sonra oldukça doyurucu olacağını düşündüğüm Anton Çehov serisine sonunda başladık. Yaklaşık 10 kitabını bu süreçte okuyoruz ve okuyacağız. Bunun dışında onun öykülerinin seri olarak basımları var. Bunların Cem - İletişim ve Yordam Yayınları üzerinden yapılmış setlerinin de dağıtıma hazır olduğunun
Avda Trajedi
Avda TrajediAnton Çehov · Yapı Kredi Yayınları · 2020271 okunma
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Bu kitaba kitap demek büyük haksızlık. Bence tek kişilik dev kadro misali bildiğiniz bir başına hem yaratıcı yazarlık kursu, hem motivasyon koçu, hem yürü be koçum sen bu işi yaparsın gazcısı, hem daha ne duruyorsun sen yapsam mı etsem mi derken millet çok satanlara koşuyor fırçacısı… Ya şaka bir yana sevgili yazarımız Özlem Abut Otluoğlu
Özlem Abut Otluoğlu
Özlem Abut Otluoğlu
Yazmak İçin Yazmak Gerek
Yazmak İçin Yazmak GerekÖzlem Abut Otluoğlu · İz Bırakan Kalemler Yayınevi · 202310 okunma
Reklam
·
Not rated
Çiftlik hayvanları mı Tanrı'nın sinekleri mi daha zor?
Yine bir George Orwell başyapıtı ve yine ben!! Yine distopya!!! Bu kitap böyle bir solukta okuduğum kitaplar arasında yine. Evet hayvanlar arasındaki o kendi kendilerine kurdukları düzen, zorbalıkla alınmış yerler... Kimsenin böyle bir beklentisi yokken birinin çıkıp başa geçmesi ve bir şeyleri sürekli dikte etmesi... Sineklerin Tanrısı bunun aynısını çocuklar arasında yapıyor. Ben ordaki öyküyü beğenmemiştim mesela, kitabı bitirmek benim için ölüm gibi olmuştu, bunda öykü daha iyi ilerliyor. Tabii bunun hayvanlar arasında yapılması da ayrı bir kurgu ve zorluk belki de. Belki bu yazarın kendine uyguladığı bir challange. Öyle yazarlar var ya kendilerini yeni şeyler denemek için hep bir şeylere zorlayan. Ben öyle bir yazarım mesela. Kitabı beğendim, güç olgusunu farklı bir şekilde ele alışını da ama hala benim için bir 1984 ya da Fahrenheit 451 değil. :) Üzgünüm yeri doldurulamaz şeyler var bu hayatta...
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2016247.1k okunma
·
Not rated
Reel Kafka
Kafka'nın sanırım en realistik (:D) ve en çok bilinen öyküsü ve sanırım tek bitirebildiğim... Bu öyküden etkilenip öykü yazmışlığım bile var. Oldukça sarsıcı ama oldukça tanıdık bir hikaye... Okuduğumda keyifle okumuştum, Şato ya da Dava gibi okumaya çalışırken boğuluyorum gibi bir hissiyat yoktu. Gerçekten bir şeyler anlatıyordu bence. Yani diğer kitaplarda sanki yazar bir şeyler anlatmaya çalışırken kendinden bir şeyleri gizliyor gibi bir his var. Çünkü tek bir vurgu var, bürokrasi yavaş. Evet bunu anlıyoruz, evet hissediyoruz her cümlede her kelimede. Ama öykü akmıyor işte. Bunun yanına katmak isteyeceği ya da katabileceği şeyleri bilerek katmamış ve okuru deli etmek istemiş gibi. Ama bu hikaye öyle değil. Burda varmak istediği noktayı gerçek bir öykünün içerisinde görüyoruz, o yüzden bize hem keyif veriyor hem de düşünmemizi ve sorgulamamızı sağlıyor. Tam bir klasik!
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Can Yayınları · 2016223.3k okunma
192 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Modern klasik yazarların öykülerinden derleme
Kısa Öykünün Büyük Ustaları
Kısa Öykünün Büyük Ustaları
Kolektif
Kolektif
Usta bir çevirmen tarafından yapılan bir çeviri ve derleme. İngiliz ve Amerikan yazarların öykülerini sergilemekte. Kitabın sonundaki notları bu öykülerin ayrıntılı bir şekilde anlaşılmasını kolaylaştırmakta. En sonda ise yazarlar hakkında kısa bilgi ve onların bu derlemeye alınan öykülerine dair kısa açıklama var. Ancak, kitabın ana başlığı "Kısa Öykünün Büyük Ustaları" olsa da, öykücü olmayan, ilerleyen yaşlarında roman yazamaz hale gelip bir bakıma öykü veya roman taslağı diye nitelenebilecek notları olan ve bunların yazarın ölümünden sonra kocası tarafından yayınlanmasıyla oluşan bir öykü kitabı var diye Virginia Woolf'un bu seçkide yer almasının anlamını da belirtse iyi olurdu.
Kısa Öykünün Büyük Ustaları
Kısa Öykünün Büyük UstalarıKolektif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,087 okunma
·
Not rated
"Burda düşlediğim hayatı bulacakmışım gibi bir duygu var içimde.Hatta belki mutlu bile olabilirim.Mutluluk diye bir şeyin var olmadığına inanmaktan vazgeçecek kadar hem de." . . . "Bazıları için hayat kolay olabilir.Ama hayatı kazananlar acı çekenlerdir.Acı bir terbiyedir.Ve yaşamak , insan olma yolunda verilen zorlu bir kavgadır.Zordur insan olmak evlat." Selçuk Baran , daha önce iki öykü kitabını okuduğum ve anlatım tarzını çok sevdiğim bir yazar. Bu sefer Güz Gelmeden adlı romanını okuma imkanı buldum ve gerçekten çok sevdim. Kitapta Yeşilçay' da bir sahil kasabasındaki insanların hayatlarına yakından tanıdık ediyoruz. Dönemin etkisiyle ayrışan insanları, varlıklı bir aile ve ailedeki üyelerin yalnız hayatlarını okuyoruz .Kitap kendi istek ve arzularını göz ardı etmiş ailesi için yaşayan bir genç kadını, travmalarla ve içindeki derin acılarla uğraşıp duran kendisine tutunacak bir dal arayan genç bir adamı, her şeyi geride bırakarak olmak ve yaşamak istediği yer olan Yeşilçay 'a dönen bir avukatı ve daha birçok farklı ruhu içinde barındırıyor. Romanda en çok sevdiğim şeylerden biri de her karakterin çok değerli ve derin hikayesi olması. Her bir karakterin hissettirdikleri farklı şeyler ve bu okumayı daha keyifli kılıyor. Yalnızlığın , iletişimsizliğin çokça ön planda olduğu bir roman . Karakterler birlikte vakit geçirmiş olsalar bile kendi içlerinde gizledikleri sorunlarla uğraşan,yardıma ihtiyaçları olmasına rağmen bunu tercih etmeyen karakterler. Aşkın, dostluğun, kardeşliğin insanlarda yarattığı duyguları çok iyi hissettiren ve sürekli devam etmesini istediğim oldukça güzel bir romandı.
Güz Gelmeden
Güz GelmedenSelçuk Baran · Yapı Kredi Yayınları · 2019252 okunma
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.