·
Not rated
#yenikitapyorumu# Fuardan aldığım Funda Aytekin'in Çete adlı serisinin daha önce ilk iki kitabını okumuştum. Ama son kitabıyla yarım kalmıştı. Nihayet son kitabı olan Çete Devran'a da an itibariyle başladım. En son Barlas Öykü'yü ona yalan söylediği için terk etmişti. Şimdi de olaylar Öykü'nün hastane sahnesiyle başladı. Ayrılıkların üzerinden tam iki sene geçmiş. Okurken Öykü'ye çok üzüldüm. Bunu bence hak etmedi. Öykü bir anda Barlas'tan intikam almaya ant içer. Bakalım intikam nasıl alacak merak ediyorum. Bu arada Öykü üniversiteside hemşirelik okumaktadır. Banu ve Ateşin de evlenecek olmasına ayrıca mutlu oldum. Ayrıca gördüğü rüyanın da anlamı ne? İş görüşmesine gidecek mi nasıl geçecek aklımda deli sorular.
Çete / Devran
Çete / DevranFunda Ayten · Epsilon Yayınevi · 202311 okunma
56 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 36 hours
“Kedinin canı balık istiyor ama ayağını suya sokmaya korkuyor.” Diyor kitabında
Osman Cemal Kaygılı
Osman Cemal Kaygılı
Karagöz'ün Son Günleri
Karagöz'ün Son Günleri
Eski İstanbul’un semtlerini ve insanlarının anlatıldığı güzel bir eser. Çok severek okudum. Herkese naçizane tavsiye ederim. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Arka Kapaktan Alıntı: OSMAN CEMAL KAYGILI, 1890’da İstanbul’da doğdu. Askerî kâtiplik ve öğretmenlik yaptı. Mahmut Şevket Paşa suikastına adının karışmasından sonra birçok yazarla birlikte sürüldüğü Sinop’ta üç yıl kaldı. Geçimini sağlamak için birçok farklı işte çalışan yazar, 1920’lerde mizah yazarlığıyla tanındı. Sonraki yıllarda Sabah, İkdam, Cumhuriyet gibi gazetelerde köşe yazarlığı yaptı. İstanbul kültürüne dair çeşitli yazı dizileri yayımladı. Roman, öykü, sözlük, deneme gibi farklı türlerde eserler veren ve zengin folklor bilgisinden kuvvet alarak eski İstanbul kenar mahalle hayatını eserlerine başarıyla taşıyan Osman Cemal Kaygılı, 1945’te öldü.
Karagöz'ün Son Günleri
Karagöz'ün Son GünleriOsman Cemal Kaygılı · Can Yayınları · 2021214 okunma
Reklam
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
“Sessizlik gürültüden çok daha ağır bir şey.” Dışardan hep mutlu olarak gördüğümüz aileler vardır. Beraber yemekler yenilir, mutlaka her bayram beraber bir araya gelinir, çoluk çocuk herkes şen şakraktır. Gelinler, damatlar artık kaynaşmışlar onlardan biri olmuşlardır. Gerçi, gerçekten var mıdır böyle aileler? Yoksa görünüşte mi bir şeyler böyle
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,113 okunma
250 syf.
·
Not rated
Kısa Bir Mola
Günaydınlar sevgili kitap severler. Bugün sizlere #burcudinçer #beşöykü kitabından bahsedeceğim. Yeni taşınılan bir ev, açılmamış koliler, yerleştikten sonra ayakları uzatıp içilecek kahvenin hayali… Derken kapı çalar. Ding dong Bir buket çiçek! Kimden geldiği belirsiz. Kime geldiği belirsiz. Çiçekte bir kart. Kartta bir saat, bir adres. Gider miydiniz? Sonra bir kaza. Yayaya çarpıp kaçan bir sürücü. Panikle aranan bir avukat. Olay yerinde bir avukat. Olay yerinde polisler, izleyenler, meraklılar. Avukat farkında olmasa da kazazede babası. Avukatsa olayı örtbas etme peşinde. Siz olsanız ne yapardınız? Özel ders veren bir öğretmen, Leyla. Güç bela getiriyor ay sonunu. Bir adamla karşılaşıyor yolda. Adam belli aç. Leyla nerede görse tanır o ifadeyi. Kendisine yetişemeyen Leyla ne yapsa şimdi? Davut babasıyla kâğıt topluyor. Camdan onu izleyen biri. Davut’un arkadaşı diyor kendisine. El sallıyor Davut ona, her camın önünden geçtiğinde. Düşlüyor o cam kenarında hep beraber top oynadıklarını. Davut, babası, camdaki çocuk, babası. Bir süre sonra geçmez olur Davut ve babası. Bir gün haberlerde onları görür. Ne olmuş Davut’a? Plaj dönüşü tırmanılan bir yokuş. Mahallede çiçek kokusuyla karışık kızarmış hamur kokusu. Kadınların eteğini uçuran rüzgar. Geçmiş, çocukluk, ada. Her adımda çocukluğa dönmek mümkün olsa. Anneler yine hamur kızartsa. Güzel olmaz mıydı? Kısacık bir mola verdim bu sabah hayata. Şimdi kalkıp kahve yapacağım. Balkondan denize bakıp çocukluğumu anacağım.
Beş Öykü
Beş Öykü
Burcu Dinçer
Burcu Dinçer
Beş Öykü
Beş ÖyküBurcu Dinçer · Kuartet Yayınları · 202312 okunma
97 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Acıyı çekmenin en asil hâli…
İçimden hıçkırıklar çıkaran kitap! Merhaba sevgili kitap severler. Bugün sizlerle haftasonu okuyup bitirdiğim #aylinbalboa #ateşsönenekadar kitabından bahsetmek istiyorum. İçimden hıçkırıklar çıkaran kitap! Şu an yorumunu yazarken bile içimde hıçkırıklar peydah oluyor. Öyle çok yüreğime dokundu ki, belki ben de hayatımın mihenk taşını kaybettiğimden, kayıp acısını on iki yıldır kalbimde bir can kırığı gibi taşıdığımdandır. İlk öykü baskıcı anne babalarla büyüyen iki arkadaşın hikayesi. Birine babası çocukluktan beri akla sığmayan şeyler yapıyor. Şuraya yazmaya bile utanıyorum İkinci öykü bir ayrılış hikayesi. Bavulun tekerlekleri tıkır tıkır. Asansörün kara deliği. Kargalar dolmuş odaya. Karakargalar. Üçüncü öyküdür hıçkırıklarımın sebebi! Size şikayet ediyorum. Beni çok ağlattı. Ama baksanız gözümde tek damla yaş yoktu. İçe ağlamak nedir bilir misiniz? Hüngür hüngür ağlamaktan daha çok acıdır, daha çok acıtır. Eğer hayatınızın şah damarı durursa yaşayabilir misiniz? Anne, baba ya da gönülden birinin bir gün şah damarı atmaz olur. Sonra sizin düşüncelerinize sızar topraktaki solucanlar. Ölüm hak derler ya inanmayın! Haksızlıktır. Geri kalana yapılan haksızlık. İşte o ufukta beliren ölüm ihtimalinin hikayesi. Kışın ortası yapılan bir taze fasülye, büyüklüğü her doktor kontrolünde değişen beyindeki toplar, mezun olmadan giyilen bir kep’in hikayesi. Birbirinden etkileyici dokuz hikayeyi barındıran bu romana kalbimi bırakarak veda ettim. Sonra dönüp baktım kalbime. Üzeri can kırıkları doluydu… Okuyun derim. Acıyı çekmenin en asil haliyle tanışın.
Ateş Sönene Kadar
Ateş Sönene Kadar
Aylin Balboa
Aylin Balboa
Ateş Sönene Kadar
Ateş Sönene KadarAylin Balboa · İletişim Yayınları · 20211,631 okunma
141 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Öykü şöleninin içinde buldum kendimi... Bana bütün duyguları aynı anda yaşatan canım yazar ruhun şad olsun... Tabii yasaklanır kitapların çünkü halkı gerçeklerle yüzleştiriyorsun.O yıllarda sana kulak veren olsaydı üzerinden seksen yıl geçmiş olmasına rağmen aynı şeyleri hala yaşıyor olmazdık. Çok acı!..1945 yılında yazılmış olan öykülerin yıl 2024 yıl olmasına rağmen hala aynı şeyleri yaşıyor olmak bir arpa yol gidememizin büyük kanıtıdır. İleri görüşlü Canım Ali... Bir böbrek hikayesini anlatırken 1945 yılında,hastaya hasta olarak değil de müşteri olarak görülmesini, Hakkımızı yedirmeyiz hikayesini anlatırken,mücadelenin nasıl olduğunu,bir Sırça Köşk masalını anlatırken aslında günümüz dünyasında "Sarayı" ve saraylıları nasıl beslediğimizi anlatmışsın sen. Sırça köşk masalı ile finali yapmışsın fakat bize günümüzü anlatmışsın... Sırça Köşk= Türkiye Sarayı !... Okuyan halk sorgulayan,empati kuran,karşılaştırma yapan halktır.Okuyan halk özeleştiri yapan halktır. Sadece bu hikayenin dahi okunması gerektiğini düşünüyorum. Sevgiler.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056.3k okunma
Reklam
316 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 22 days
ADSIZ ROMAN “Her ülkenin suçlu olduğu yönler vardır. Ama haklı olan toprağını, yaşamını, hakkını ve özellikle de özgürlüğünü savunandır.” “Halkı cahil bıraktıkça ve çıkarlar büyüdükçe topraklar da, insanlar da, tıpkı bilgisayar oyunlarında olduğu gibi, oyunu kuranlarca yönetilir, hamleler planlı olarak bir bir devreye sokulur. Senaryoyu
Adsız Roman 1864
Adsız Roman 1864Sema Soykan · Alfa Yayıncılık · 2018486 okunma
72 syf.
·
Not rated
Selam. Julio Cortazar'dan okuduğum dördüncü kitap Gözlemevi oldu. Hem okunuşu hem de ilgiç anlatımı ile okuduklarım arasında en zorlandığım eseri oldu. Daha önce iki öykü kitabını ve de bir anlatı'sını okumuştum. Yılanbalıklarının yaşam döngüsünü ince detayına kadar oluşumunu, gelişimini, yaşam mücadelesini anlatırken bir yandan da 18.
Gözlemevi
GözlemeviJulio Cortazar · Everest Yayınları · 201799 okunma
140 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Merhaba arkadaşlar. Okuduğum öykülerden oluşan ama son öykü hariç okumaktan keyif alabildiğim öyküler olduğu için okumayı tercih ettim. Şöyle bir bakış atarsak Nar Evi eseri için henüz bir önceki eserde şöyle bir yorum yapmıştık: Nar Evi kitabına baktığımızda Genç Kral en dikkat çeken öykülerden biri olarak karşımıza çıkar. Çünkü yoksulluktan
Nar Evi
Nar EviOscar Wilde · Can Çocuk Yayınları · 2022255 okunma
158 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 hours
1909-1913'te Makedonya'daki, Balkanlar'daki ulusal kur­tuluş mücadelelerini yakından görmesi, onun ulusal bilince ulaşma düşüncesini oluşturmuştur. Bu yıllarda Türkçülük anlayışını destekleyen öyküler yazmıştır. 1917-1920 yıllarında yazdığı öykülerde toplumsal eleştiri ve taşlama vardır. Son dönem öykülerinde ise gül­meceye ağırlık verdi. Ömer Seyfettin öykülerinde "betimleme ve ruhsal çözümlemelerin yerini olaylar alır. Öykülerini kişi-çevre­ olay üzerine kurmuştur. Giriş-düğüm-sonuç bölümle­ mesine göre geliştirmiştir. Halk edebiyatından yarar­ lanmıştır. Ömer Seyfettin çok sayıda öykülerin yanında üç de ro­man yazmıştr. Edebiyatımızda öykü geleneğinin oluşmasın­ da temel taşlardan biri olan Ömer Seyfettin, savaş sonrası yıllarında umutsuzluk ve karamsarlık içinde yaşayan insan­lara iyimserlik aşıladı, umut verdi.
Kaşağı
KaşağıÖmer Seyfettin · prizma yayıncılık · 200617.3k okunma
Reklam
1025 syf.
·
Not rated
Dostoyevski, yaşamının son yıllarında başyapıtı Karamazov Kardeşler'i tamamladığında, Rus yazınında 'felsefe düzeyinde roman-tragedya denen türün de temelini attığının bilincinde değildi. Dostoyevski'nin yaşam birikiminin tümünü ve sanat gücünün doruğunu içeren bu roman, gerçekte insanı insan yapan ne varsa, onlara adanmış bir destan niteliğini taşır. Yazar, hiçbir romanında "Karamazov Kardeşler"de olduğu denli insan ruhuna inmemiş, insanoğlunu bu denli kesitler biçiminde, içgüdülerinin ve istencinin tüm görünümüyle sergilenmiştir. Bir aileyi konu alan ve bir felaketler zinciri olarak gelişen olay örgüsü, bireysel öğelerin yanı sıra, ondokuzuncu yüzyılın ikinci yarısındaki Rus toplumunu da geçirdiği sarsıntıların tümüyle, dünya edebiyatında bir eşi daha bulunmayan bir sanat aynasından yansıtır. (Tanıtım Yazısından) Dostoyevski (1821-1881): Gerek 1840'ların ortalarından itibaren yayımlamaya başladığı Beyaz Geceler ve Öteki gibi uzun öykü-kısa romanlarıyla, gerekse Karamazov Kardeşler, Suç ve Ceza ve Budala gibi Sibirya sürgünü sonrası büyük romanlarıyla, insanın karanlık yakasını kendinden sonraki bütün romancıları derinden etkileyecek biçimde dile getirmiş büyük bir 19. yüzyıl ustasıdır. Karamazov Kardeşler, yazarın son başyapıtıdır. (Arka Kapaktan)
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334.5k okunma
257 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Merhaba arkadaşlar. Nasıl bir okuma maratonu yaptık ama hazır hafta sonu diyerek. Bir sonraki kitap, daha büyük bir külliyat olacak demiştik, öyle de oldu. Oscar Wilde kalemine neredeyse doyduk ama henüz yeni başlıyoruz desek yeridir. Daha okunacak kitapları var yazarın. Ne mutlu bize ki hem samimi öyküler okuyacağız hem düşündüren ve anlamlı. Bir
Mutlu Prens - Bütün Masallar, Bütün Öyküler
Mutlu Prens - Bütün Masallar, Bütün ÖykülerOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20223,276 okunma
ÖDÜLLÜ KİTAP !
Kanatlarımın Altındaki Rüzgar
Kanatlarımın Altındaki Rüzgar
Zilan Erbek Arıkan
Zilan Erbek Arıkan
#Repost
Deniz Kart
Deniz Kart
with @use.repost ・・・ #okudumbitti #instakitapyorumu #mythosyayınları #zilanerbekarıkan
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali, 25 Şubat 1907'de dünyaya gelmiştir. Cumhuriyet Döneminde roman, öykü, şiir, oyun gibi türlerde 15'ten fazla eser kaleme almış, toplumcu gerçekçi türk şair, roman, oyun ve hikaye yazarıdır. Sabahattin Ali, İstanbul Muallim Mektebi’nden öğretmen diploması ile mezun olmuştur. Birçok edebi türde eser vermiş ve eserleri ile Türk edebiyatında öncü isimlerden birisi olmuştur. Hakkında açılan davalar nedeniyle Bulgaristan'a kaçma girişimi sırasında kendisine rehberlik eden Ali Ertekin tarafından 2 Nisan 1948'de daha 41 yaşındayken, başına sopayla defalarca vurularak öldürülmüştür. Sabahattin Ali, birçok dile çevrilen eserleri ile dünyanın birçok ülkesinde tanınmış bir yazardır. En ünlü ve ölümsüz eseri "Kürk Mantolu Madonna"dır.
176 syf.
9/10 puan verdi
Yabani Kalbin Yakınlarında
………………………………………………………………………..… Clarice Lispector'un (1925-1977) 17 yaşında yazdığı ilk romanı olan Yabani Kalbin Yakınlarında, 1944 yılında yayımlandı. Radikal olarak yeni tarzı, Brezilya edebiyatından, bölgeselci damarından daha sonra onu zirveye hareket ettiren büyük psikolojik yoğunluğa sahip içgözlemci bir literatüre geçişini işaret
Yabani Kalbin Yakınlarında
Yabani Kalbin YakınlarındaClarice Lispector · Monokl Yayınları · 201973 okunma
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.