Aşk hakkında çok güzel tanımlar var. İnsan okuduktan sonra kitaptan alıntılar yapıp üzerine bir şeyler yazmak istiyor. Duygu yoğunluğu yüksek okunası bir eser.
RomantikaTurgut Özakman · Bilgi Yayınevi · 20214,783 okunma
Haydi diye fısıldadı raksının sonunda
Git artık
Aklım çözülmeden
Bir karış ötesi yangın
Hazır değilim daha
Kül olmaya
Sessizce ayrıldım yanından
Yüreğimi bırakarak
Küçük ayaklarının dibine…
Bakış açımı degistiren kitaplardan biri. Bu kitabı okuduğunuzda farklı bir olgunluk kazanabilirsiniz.Durup düşünmeye başlarsınız ya benim başıma böyle bir şey gelirse ne yaparım diye. Ayrıca ailenizin hareketlerine yorum getirip anlamaya başlarsınız. Benim için psikolojik bir roman
RomantikaTurgut Özakman · Bilgi Yayınevi · 20214,783 okunma
Yayınevi kuracağımı duymuş. "Doğancığım..." dedi, "sakın aşk romanı yayımlama. Benden uyarması. İnsanı kuşatan bunca büyük sorun varken, takvimleri iki yüzyıl öncesinin gösteren birtakım zavallılar için aşk romanı yazmak aptallıktır, yayımlamak ahmaklık. Sen de çok iyi bilirsin ki aşk denilen şey biyolojik bir olay. Ama ozanlar bu basit olguyu süsleyip püslediler, insanlığa olağanüstü bir olaymış gibi yutturdular. Neyse ki aşk, yirminci yüzyıl da bir makinenin altında kalıp öldü de, bu büyük yutturmaca sona erdi. Her yeni aşk romanı, aşk için yazılmış bir mezar taşıdır. Mezar taşını kim okur?"
"İnsan geliştikçe yani insanlaştıkça, bu kör dürtüyü ehlileştirmiş, inceltmiş, güzelleştirmiş, yüceltmiştir. Aşk bu çok uzun gelişimin son aşamasıdır, ilkellikten kurtulmak, bencillikten arınmak, kendine tapmaktan kurtulmak demektir. Bir insanın yalnız güzelliklerini değil, çirkinliklerini, kusurlarını, yanlışlarını da sevmek demektir. Ama kendinden başkasını sevmeyen, bedenini kutsayan, kafası yerine bilmem nesiyle düşünen birinin aşkı anlamasını, övmesini beklemenin, bir kurbağadan arya söylemesini istemek kadar gülünç olduğunu bilirim."