Ve onlar bir bedenin güzelliğine aldanıp yok olmuşlardı.
Gerçekten sevenler ise, bir köşede kederlerine içiyorlardı.
Ucube cihan arşa değiyordu kirlilikten. Ve temiz kalmış bir insan bulunur elbet' diye yola çıkan insanları da yok ediyorlardı.
Öyle bir çağa gelinmişti ki, herkes herkesten korkuyordu.
Ve bu insan tanımaz illet, can acıtıyordu. Mazlumlar birer birer darağacında asılıyordu. Cellatlar, astıkları insanlara acıyorlardı.
Gökyüzü ve yeryüzü birleşerek grileşiyordu. Bu kent gittikçe kötü bir hal alıyordu.
Ve işte o an anladık ki, biz sevince insanlar ölüyordu.
Rüzgar Arınç