Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şimdi size ilginç bir soru: Hedeflerinizi tamamen yok sayıp sisteminize odaklansanız yine de başarılı olur musunuz? Diyelim ki basketbol koçusunuz ve bir şampiyonluğu kazanma hedefini yok sayıp sadece takımınızın her gün antrenmanda yaptıklarına odaklansanız yine de sonuç alabilir misiniz? Bence alırsınız. Her türlü spor dalında hedef, müsabakayı en iyi skorla tamamlamaktır ama bütün oyunu sayı tahtasına bakarak geçirmek saçma olacaktır. Kazanmanın tek yolu her gün daha iyi olmak­tır. Super Bowl'u üç kez kazanmış bir koç olan Bill Walsh'un sözleriyle: "Skor kendi kendini halleder." Aynı şey hayatın diğer alanları için de geçerlidir. Daha iyi sonuçlar istiyorsanız hedef koymayı unutun. Onun yerine sisteminize odaklanın. Bununla neyi kastediyorum? Hedefler tamamen işe yaramaz mıdır? Elbette hayır. Hedefler bir yön belirlemek açısından iyi­dir ama ilerleme kaydetmede sistemler en iyisidir. Hedeflerinizi düşünmeye çok fazla zaman ayırıp sistemlerinizi tasarlamaya yeterince zaman ayırmadığınızda bir avuç problem doğar.
Sayfa 27 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Tek aktör benim. Bir kadın için zor Bütün oyunu oynamak. Alkışlardan sonra koştururum Hiçbir zaman yetişmeden. Sahnede yaptığımın tümü koşmaktır. Devam etmek için koşuyorum, Ama asla onu başarmadan. Birdenbire koşmayı bırakırım. Konuşmalar yaparım, yüzlerce. Saçma sapan şeyler söylerim: Yumurtaların taşlarla tartışmaması gerektiğini Ya da dikey duruyorum Ama gölgem eğri. Ve bunun gibi ve bunun gibi. Birçok yuhalama. Birçok yuhalama. Perde kapanır. Seyirciler dışarı koştururlar. Kötü bir gösteriydi. Yaşamlarının ilginç bir oyun yaratacağı birkaç insan vardır. Katılmıyor musunuz?
Celladıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında. Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat her şeyi gördüm içim rahat gök yarıldı, çamura can verildi linç edilmem için artık bütün deliller elde kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de. Sözlerim var köprüleri
"Böyle bir hayatınız olsun ister miydiniz?" Cevap vermemize fırsat tanımadan devam etti pa­zarlamacı. "Ne saçma değil mi? Böyle bir soruya insan nasıl ce­vap verebilir ki? İnsan henüz yaşamadığı bir hayatı nasıl satın alabilir? Kesinlikle haklısınız. O yüzden size Yeni Yaşam Organizasyonu olarak çok çok özel bir hizmeti­mizi göstermek istiyorum. Bu bilişim teknolojisi devri­minin geldiği son nokta…Kim derdi ki matematik dün­yamızı bu kadar radikal bir biçimde değiştirecek? Laf aramızda lisede matematikten hep kalırdım. Ama şimdi ekmeğimi onun sayesinde kazanıyorum. Eğer dilerseniz, ilginizi çekmeyi başardıysam... Bugünlerde en zor şey insanların dikkatini çekmek. Sizce de öyle değil mi? Ne­den? Her şey ilginç çünkü. Her şey ilginçse aynı zaman­ da her şey sıkıcı demektir. Benim gibi. Hayır size drama yapmak için söylemiyorum. İşin kötüsü bu benim işim. Daha önceden prova edilmiş bir metni canlandırıyorum sizler için. Evet tamam itiraf ediyorum, şu ana kadar söylediğim her cümleyi daha önce binlerce kez söyledim başkalarına. Bu cümleyi de. Ve evet bu cümleyi de. Evet sizi başkalarıyla çok defa aldattım. Ama bunun zerre ka­dar önemi yok. Önemli olan beni dinlemeye devam et­ meniz. Az sonra şu kapıdan girip o eşsiz deneyimi yaşa­mayı kabul etmeniz. Orada çok özel bir demo bekliyor sizi... Benim gibi hazır bir sunum değil. Tamamen size özel bir deneyim olacak. İçinde yaşayabileceğiniz bir ta­nıtım. Prova edilebilecek bir hayat."
_EVLENMEK! Kadınlar sanki hipnotize edilmiş gibi gözlerini yaşamın bu noktasına dikerler. Özellikle Nevrotik kadınlar, sevme yetisinden tümüyle yoksun olmalarına ve erkeklerle ilişkileri dillere destan ölçüde zayıf olmasına karşın, bu tutkudan vazgeçemezler. Evlenme arzusunun zorlanımlı bir nitelik aldığı kadınlar grubunu da anmak gerek. İşte bu
Reklam
Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında. Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar ben yaşarken koptu tufan ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat her şeyi gördüm içim rahat gök yarıldı, çamura can verildi linç edilmem için artık bütün deliller elde kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de. Sözlerim var köprüleri
Sayfa 138 - Cellâdıma Gülümserken Çektirdiğim Son Resmin Arkasındaki Satırlar | E-kitapKitabı okudu
Şimdi size ilginç bir soru: Hedeflerinizi tamamen yok sayıp sisteminize odaklansanız yine de başarılı olur musunuz? Diyelim ki basketbol koçusunuz ve bir şampiyonluğu kazanma hedefini yok sayıp sadece takımınızın her gün antrenmanda yaptıklarına odaklansanız yine de sonuç alabilir misiniz? Bence alırsınız. Her türlü spor dalında hedef, müsabakayı en iyi skorla ta­ mamlamaktır ama bütün oyunu sayı tahtasına bakarak geçirmek saçma olacaktır. Kazanmanın tek yolu her gün daha iyi olmak­ tır. Super Bowl'u üç kez kazanmış bir koç olan Bill Walsh'un sözleriyle: "Skor kendi kendini halleder." Aynı şey hayatın diğer alanları için de geçerlidir. Daha iyi sonuçlar istiyorsanız hedef koymayı unutun. Onun yerine sisteminize odaklanın. Bununla neyi kastediyorum? Hedefler tamamen işe yaramaz mıdır? Elbette hayır. Hedefler bir yön belirlemek açısından iyi­ dir ama ilerleme kaydetmede sistemler en iyisidir. Hedeflerinizi düşünmeye çok fazla zaman ayırıp sistemlerinizi tasadamaya yeterince zaman ayırmadığınızda bir avuç problem doğar.
Hindistanlı Olmayan Memurlar
Şayet Kraliyet Hindistan'da ipleri eline aldığında dış dengeler daha müsait olsaydı, Kraliçe idaresini sağlamlaştırmak için daha esaslı adımlar atabilirdi. 1858 tarihli meşhur beyannamesinde şu ifadelere yer vermişti: "Irkı ve inancı fark etmeksizin tebaamızdan herkes özgürce ve tarafsız bir şekilde hizmetimize kabul edilecektir. Hizmete
Kendimize köpeğin "sahibi" deriz ama kim kendisine kedinin "sahibi" demeye cüret edebilir? Köpeğe sa­hibizdir, bizim yanımızda bir köle ve bizden aşağı bir yaratık olarak durur çünkü biz öyle olmasını isteriz. Ama bir kediyi eğleriz; konuğumuz ve eşitimiz olarak şöminemizi süsler çün­kü o öyle ister. İnsanı ilahlaştırmak kanında olan köpeğin saç­ma bir şekilde ilahlaştırılan sahibi olmak övünülecek bir şey değildir. Ama kendi kendinin efendisi olan ve daha uygun ve ilginç birini bulsa o kişiyi tercih edebilecek filozof ruhlu kedi tarafından arkadaş ve sırdaş olarak seçilmek, işte bu oldukça belirgin bir övgüdür
Sayfa 29 - Laputa KitapKitabı okudu
185 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.