Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sadece kırsal kesimde mücadele etseydik şehirlerde güçlerimiz olmazdı. Öte yandan sadece şehirlerde savaşsaydık kırsal kesimde gücümüz olmayacaktı. Bu yüzden hem kırsalda hem de şehirlerde, hem açık hem de gizlice, hem yasal hem de yasadışı olarak birlikte mücadele ettik. Kentlerin ve kırsal alanların rolü için de bu geçerlidir. Ne sol- culuk ne de sağcılık sapmasına savrulduk. Eğer çalışmalarımızı şe- hirlerin rolünün önemsiz olduğunu düşünerek sadece kırsal alan- larda yürütmüş olsaydık bu solculuk sapması olurdu. Öte yandan kırsal alanın sadece ufak bir rol oynadığını düşünmüş olsaydık ve önemli olan şehir mücadelesi diyerek bu şekilde dünyanın ilgisini çekeceğimizi düşünseydik bu da sağcılık olurdu. Her iki durumda da köylülüğün stratejik güçlerini ihmal etmiş olurduk. Her iki alanda da çalışma sürdürdüğümüz için Partimiz ne solculuk sapmasına ne de sağcılık sapmasına savruldu. İyi tanımlanmış bir eylem çizgimiz vardı. Şehirlerde ve kırsal kesimlerde aynı anda mücadele ederken, kırsal bölgeyi destek üssü olarak belirliyorduk. Bu bizim eylem çizgimizdi
Menfaatperest
Farklı bir.. Zaman dilimindeyiz.. Çok şeyler değişti.. Bir çok şey.. Anlamını yitirdi.. Kapitalizmin.. Zirvesindeyiz.. Bir çok ideolojiler..
Reklam
260 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
II. Dünya Savaşı yılları... Milli Şef çok sıkı savaş tedbirleri almıştır. Tasarruf için Milli Koruma Kanunu çıkarılmıştır. Varlık Vergisi çıkarılmıştır. Aşar Vergisi yeniden getirilmiştir. Temel ihtiyaç maddeleri karneye bağlanmıştır. Başta gıda maddeleri olmak üzere bir çok şeyin kıtlığı görülmektedir. Hal böyle olunca hayat pahalılığı ve kara
Karartma Geceleri
Karartma GeceleriRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 20174,460 okunma
Sançar'a göre sağcılık ve solculuk sınırları belli olmayan kavramlardı.
426 syf.
9/10 puan verdi
Yeni dönem bir tarihçinin önerisi ile aldım okudum..Atilla İlhan politik görüş olarak çok farklı bir kişilik (sanırım hem avrasyacı hem de sosyalist,son dönem yazılarına bugün bakınca bazı teorileri çökmüş bile..Mesela saddam,kaddafi...).Öte yandan çok güzel tespitler var..Not düşmek için bir daha yazayım; Atatürk'ü iki kesim sevmez 1- din pazarlayan ve Türklükle sorunu olanlar 2- Aşırı solcular.. Yazarın buna dair güzel bir cümlesi var.. Herkesin okumasını tavsiye ederim özellikle Atatürk'e garezi olanların. Atatürkçülük nedir bir de böyle bakmak lazım... bizde araştırma kitapları anılar hep tekyanlı bakışla yazılmış..tek kaynak insanı bağnaz yapar...Kitapta paylaşmak istediğim o kadar çok not var ki.. "BATI YA ENVER ARAR YA DAMAT FERİT" bu aralar bir kesim Atatürk nefreti ile göklere çıkarıyor bunları.. "SAĞCILIK SOLCULUK HİKAYE,ASIL TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ,SAĞCISI İÇİN DE,SOLCUSU İÇİN DE BİRDİR..." kesinlikle..Aileni seçemediğin gibi milliyetini de seçemezsin..Geri kalan herşey tercih meselesi.
Hangi Atatürk
Hangi AtatürkAttila İlhan · İş Bankası Kültür Yayınları · 20031,284 okunma
"SAĞCI, eski olandan, kurulu düzenden yana olandır. Eskiden yana olan siyasal tutumu dile getiren sağcılık, gerici ve tutucu deyimleriyle anlamdaş, solcu deyimiyle karşıt anlamlıdır. Sağcılık hiçbir yenileşmeyi istemeyerek kurulu düzenin olduğu gibi korunmasını savunan ve bu bakımdan evrimsel degişikliği yeğleyen solculuğun karşısında yer alan tutumdur. Siyasal eğilimleri sağcılık ve solculuk olarak nitelemek 1789 Fransız devrimiyle başlamıştır. Ulusal Meclis'te yeni düşüncelerin savunucuları solda, eski düzenden yana kralcılar sağda oturmuşlardır. Bu olaydan sonra sağ ve sol siyasal alanda terimleşmiştir. Sağcılık; bütün varlıkları durağan, değişmez sonsuz. kesin ve saltık sayan metafizik dünya görüşünün ürünüdür. Gerçekte sağcılık düşünsel değil, çıkarsal bir tutumdur; ege- men sınıfın çıkarlarını savunmakla eşanlamlıdır."
Reklam
Hiçbir ayrımcılığı da kabul etmiyorum. Türkiye'deki 1950'lerden beri başlayan ve yoğunlaşan dış kaynaklı ayrımlar, sağcılık, solculuk, şuculuk, buculuk gibi ayrımların hepsi dışarıdan özellikle çıkarıldı. Hedef Türkiye, Oktay Sinanoğlu
.. ülkemiz aydınları arasında bir iletişim eksikliği vardır ve bizler, sağcılık, solculuk adına yıllar yılı birbirimizi dışlamak için harcadığımız enerjiye birbirimizi tanımaya yönlendirseydik, bugün ülkemizde demokrasi ve insan haklarına dayalı bir ruh zenginliği, ekonomide bir kalkınmışlık siyasette bir kalite, hepsinden önemlisi de sokaklarımızda gülümseyerek yaşayan insanlarımız olurdu...
Sayfa 226Kitabı okudu
Pek çok gencin solculuk, sağcılık diye birbirini öldürdüğü Türkiye gibi fakir ve dertli bir ülkede, bu laf Sibel'e göre çirkindi.
pdf
Herkes bir sloganın esiri olmuştu. Sağcılık ve solculuk büyük ideolojik fikirler olmaktan çıkıp sokakların jargonuna düşmüş, iki zıt kutbun savaş narasına dönmüştü.
Reklam
" Siz herşeye layıksınız " meltem gazozlarının reklam kampanyasındaki bu sloganı çok duyarsız ve bencil buluyordu. Pek çok gencin solculuk, sağcılık diye birbirini öldürdüğü türkiye gibi fakir ve dertli bir ülkede, bu laf sibel'e göre çirkindi.
Herkes bir sloganın esiri olmuştu. Sağcılık ve solculuk büyük ideolojik fikirler olmaktan çıkıp sokakların jargonuna düşmüş, iki zıt kutbun savaş narasına dönmüştü.
Herkes bir sloganın esiri olmuştu. Sağcılık ve solculuk büyük ideolojik fikirler olmaktan çıkıp sokakların jargonuna düşmüş, iki zıt kutbun savaş narasına dönmüştü.
151 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.