"İnsan düşündüğü için insandır. İnsanın mantıklı bir şekilde düşünmesi gerektiği de açıktır. Mantıklı düşünen bir kişi, her şeyden önce hangi amaç için yaşaması gerektiği arayacak ve ruhu hakkında, onu yaratan hakkında düşünecektir. Çağımızın insanlarının ise neleri düşündüğüne bir bakın ; yukarda sayılanlar hariç her seyi bulabilirsiniz. Dans, müzik, şarkı ve benzeri eğlenceleri düşünürler, ihtişamlı binalar inşa etmenin, genç kalmanın ve güç sahibi olmanin peşinde koşarlar, kralları ya da zenginleri kıskanırlar. Fakat insan olmak ne demektir, bunun hakkında asla düşünmezler.’’
İman, öğretilmesi gereken yapay ya da özel bir şey değil, tam tersine, insanın doğasının gereğidir. Kuşlar, kanatları olmadan nasıl uçamazsa insan da imansız yaşayamamıştır, yaşayamayacaktır.
"'Hizmet ettiğiniz ilahî davanın hemen sonuçlanmasını beklemeyin; fakat gayretlerinizin de boşa gitmeyeceğini bilin. Onların hepsi davayı ileri taşıyacaktır."
İnsanlar içlerindeki cehennemden kaçmak yerine dışarıdaki cehennemden kaçmaya çalışmaktadırlar. Oysa insanın muhtaç olduğu ve ona hürriyetini bahşedecek olan asıl kurtuluş, içindeki kötülükten kurtulmasıdır.
Üstünüze ne karanlik cökerse çöksün, deyin ki:
'Karanlik henüz dogmamis safaktir, gecenin cilesi tümüyle üstümde olsa bile tepelere dogdugu gibi benim de üzerime safak dogacaktir.
Mannus, dostum, var olan her sey daima var olan her seye dayanarak yasar ve var olan her sey sinirsizca, En Yüce olanin cömertliginde inanç içinde yasar.
Kalp grafiğindeki iniş ve çıkışların çokluğu kişinin hayatta olduğunu gösterdiği gibi musibetler nimetleri, sevinçler hüzünleri takip ediyorsa, bu canlılık alametidir. Aksi halde insan manevi bir felç geçiriyordur.