Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Önemli!
Vebalardan korkuyoruz. Hastalıklardan korkuyoruz. Mikroptan korkuyoruz ve ona göre ince hesap yapıyor ve uzaklaştırıyoruz. Kurgulara inanıyoruz. Birisi; "şurada koleradan bir ölüm olmuş" dese tüm beldede telaş yayılır. Her yeri korku kaplar. Bütün herkes o kişinin o salgın hastalığın ilk kurbanı olduğunu düşünür. Fakat şu ahlâkî hastalıklar, Allah'ın ve peygamberinin kızdığı şu maddeye kulluk, arzulara kulluk, güce kulluk, zevklerine uyup yoldan çıkma, isteklerinin peşine takılma, zevklerine, hoşuna giden şeylere, eğlenceye, şarkıya, çalgıya, rahatlama ve teselli araçlarına dalma, komutanlara, prensiplere, liderlere ve sloganlara körü körüne kesin itaat etme, gerçeklere gözünü kapatma, tekrarlanan tecrübelere önem vermeme, rüyalara dalma, ümitlere dalma, insanı sonsuza kadar kutsallaştırma, onların hatadan ve sapıtmaktan masum olduklarına inanma, kahramanları kutsallaştırma, liderleri kutsallaştırma, politikacıları ve politikacıların dışındakileri kutsallaştırma huyları, bütün bunlar daha fazla tehlike oluşturan durumdur.
Sayfa 111 - Asalet yayınlarıKitabı okuyor
328 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
58 günde okudu
Cinder Kitap İncelemesi:
İlgimi çekecek kitapların tükendiğini düşündüğüm anda karşıma bu seri çıktı. En yakın arkadaşımın da övgüleri üzerine seriye başlamış bulundum. Konser hazırlıkları sınav haftası derken okuma sürem uzadı da uzadı. Ama kitabı tekrar elime aldığımda bırakamadım ve bitiverdi hemen. Demem o ki gerçekten sürükleyici bir kitaptı. Ve tabii, benim buraya
Cinder
CinderMarissa Meyer · Artemis Yayınları · 20235,9bin okunma
Reklam
Bu evlenme işi, salgın bir hastalık gibi yayılmıştı.
" Yıldızlara varmak üzere yola çıkmış ama salgın hastalık saçan bir bataklığa inmişti. "
Yıldızlara varmak üzere yola çıkmış ama salgın hastalık saçan bir bataklığa inmişti.
Sayfa 410Kitabı okudu
Salgın hastalıktan mustarip, ruh sağlıkları bozuk bir sürü geyik yiyecek için dövüşüyor, böğürerek sağa sola saldırıyor, ormanın tüm yasalarını ve geyiklerin elik kurallarını ayaklar altına alıyor. Böyle olmasını kimse islemez. Bu yüzden benim atalarım geyik avladılar, bu yüzden bizler bugün geyik avlıyoruz, dedim. Bugün yaşamak için geyik etine ve derisine ihtiyacımız yok ama -burada sesimi alçalttım- yine de avlanıyoruz.
Reklam
Grippp..
Umarım bu karışım beni havaya uçurmaz içelim bakalım şifa niyetine 🤭 ( Bal, zerdeçal, tarçın, karabiber ve limon suyu var içinde)
Dünya Sağlık Örgütü Amerika, İngiltere, Japonya, Güney Kore gibi endüstrileşmiş modern ülkelerde salgın hâlinde bir uyku eksikliği sorunu olduğunu belirtiyor. Uyku azlığı ve buna bağlı hastalıkların roket hızıyla yükseldiğini bildiğimiz bu ülkelerle en azından bu alanda yarışmak istemeyiz. Aslında bizler gece ve karanlık ikilisinin avantajını tam anlamıyla kullanabilmek için uyuyoruz. Karanlıkta bizler için büyük menfaatler vardır. Hiçbir yere yetişemeyen, meşgul modern insanların düşündüğünün aksine, uyku bir zaman kaybı değil, kârdır.
80 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kızıl Veba
Bana kalırsa kitap her ne kadar vebayı konu ediyor gibi görünse de, London kitabında aslında çok gelişmiş medeniyetlerin bile ne kadar kolay yıkılabileceğini ve bu yıkımın sonuçlarının neler olabileceğini anlatmış. Aniden ortaya çıkan salgına hiç kimse bir çare bulamayınca salgın da oldukça hızlı ilerlemiş ve bir bakmışsınız koskoca dünyadaki insan sayısı bir elin parmağını geçmez olmuş. Bu kızıl veba sonrası yeni dünyada ise eski medeniyet zamanlarını gören tek kişi Profesör James Howard kalmış. Eskiden Kimya Profesörü olan James Howard'ın torunlarıyla yaptığı uzun konuşmalarda medeniyetin nasıl çöktüğünü anlıyoruz. Anlattıklarına bakılırsa toplumun çirkin yüzü ortaya çıkmış denilebilir. Salgın çıktıktan birkaç yıl sonra Profesörün gördüğü ilk insanlar da sistemin çöküşünün bir sembolüdür benim gözümde. Şu anki sistemi de sorgulatmıyor değil bu olaylar. Burjuva kesminden saygın bir kadının nasıl, kaba ve eğitimsiz şoförünün kölesi olduğunu okuyoruz o bölümde. Bunun gibi olaylar kitabın içinde daha çok var. Dedeleri, torunlarına tüm yaşananları anlatırken, torunlarının sayıları, parayı, dedelerinin kullandığı çoğu sözcüğü anlamamaları da bize medeniyetin nasıl gerilediğini vurgular nitelikte. Eski profesörün amacı ise eskisi gibi medeniyetin yeniden kurulmasına yardımcı olmak. Bunun için de çok çalışıyor. Ayrıca kitapta, kitabı çok iyi anlattığını düşündüğüm bir cümleyle de incelemeyi sonlandırıyorum. "Anlık sistemler köpük gibi sönerler."
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Zeplin Yayınları · 201832,2bin okunma
“Mutluluğa bu kadar çok kafayı takmak, bu çağa ait salgın bir hastalık olsa gerek.”
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
208 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Ben, Efsane
#KİTAPYORUMUM Eveeet, sizlere bir bilim kurgu klasiği ile geldim. Buna çok şaşırdığınızı biliyorum çünkü malum klasik kitaplar ile başım uzun zamandır dertte, ama buna dur demenin zamanının geldiğini düşünüyorum. Klasikler içinde de çok güzel kitaplar var onlardan daha fazla mahrum kalmak istemiyorum bu yüzden bu durumu nasıl çözerim diye düşündüm
Ben, Efsane
Ben, EfsaneRichard Matheson · İthaki Yayınları · 2020660 okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bülent Çallı, ilgiyle takip ettiğim bir yazar.Yazdığı her şeyi merak ederim.Daha önce Duman Otel'i de Simsiyah'ı da okuyup, beğenmiştim. İstanbul Posta Treni'nde bir distopya ile çıktı karşımıza, Çallı. Büyük bir savaş sonrası, dikta rejimi altında yaşayan İstanbul halkının şehirden çıkışı yasaktır.Aynı zamanda dışarıdan
İstanbul Posta Treni
İstanbul Posta TreniBülent Çallı · Everest Yayınları · 202314 okunma
2045 yılı itibariyle dünyanın seçilmiş elitleri LINE ismi verilen dev yapılarda yaşamaya başlamışlardı. Bu projenin ilk mimarı olan Suudi Arabistan’ın 2027’de hayata geçirdiği projeye milyonlar dahil olmuş ve iklim krizi, savaşlar ve salgın hastalıklarla beraber dünya birçok elit için yaşanmaz hale gelmişti.
"Çalışmalarına bakın. Havai hayalleri etrafa saçmak ve tanrı diye insanlara kendi Gölgelerini yutturmak dışında insanlığa ne faydaları olmuş? Evet ,insanlığın hayhuyuna,şamatasına onlarda katılmış oldular ama insanlara ne gibi somut bir iyilik yaptılar? Bilim adamları kalbin kan dolaşımındaki yerini formüle ederken ,onlar, yüreği duyguların evi ilan etmek suretiyle, kelimeyi çarpıtarak kullanmama izin verirseniz ,felsefe yaptılar. Bilim adamları şehirlerde büyük tahıl ambarları kurup sulama kanalları yaparken onlar açlığın ve salgın hastalıkların Tanrı'nın gazabı olduğunu ilan ettiler. Bilim adamları yollar ve köprüler inşa ederken onlar kendi suretlerini ve kendi arzularını taşıyan tanrılar inşa ettiler. Bilim adamları Amerika'yı keşfeder ,yıldızları ve yıldızların yasalarını keşfetmek için gözlerini uzaya dikerken onlar evrenin merkezinin dünya olduğunu söylediler. Kısacası metafizikçiler insanlık için hiç bir şey, kesinlikle hiç bir şey yapmamışlardır. Bilimin gelişmesiyle birlikte adım adım gerilemişlerdir. "
Din Adamları
Bilim adamları şehirlerde büyük tahıl ambarları kurup sulama kanalları yaparken onlar açlığın ve salgın hastalıkların Tanrı'nın gazabı olduğunu ilan ettiler
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.