Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
.... Ama Amerigo böyle boş ümitlere kapılmazdı: Yıl 1953'tü ve o güne kadar yapılan bütün seçimlerde, hava yağmurlu da olsa güneşli de olsa, herkes oy vermeye gelmişti. Hele bu kez, iktidar partisi yeni bir seçim kanunu çıkarmışken; öbür partilerin " dalavere kanunu" adını verdikleri bu kanuna göre koalisyon, oyların %50+1'ini alırsa, meclisin üçte ikisini ele geçiriyordu... Amerigo politik değişikliklerin uzun ve karmaşık yollar izlediklerini şansın hemencecik yüzlerine güleceğini beklememek gerektiğini öğrenmişti; o da birçokları gibi, denneyim sahibi olmanın biraz da karamsarlık demek olduğuna inanıyordu, Öte yandan, sürekli elinden geleni yapmayı öneren bir ahlak ilkesi vardı; yaşamın başka alanlarında olduğu gibi politikada da insanlar için ahmakların dışında, izlenecek iki yol vardı: Pek fazla umuda kapılmamak ve yapılan her şeyin bir işe yarayacağına inanmak.
Sayfa 10 - YKYKitabı okudu
Amerigo, bütün bu uğraşlarda, geçici görevlerle böylesi özdeşleşmelerde demokrasinin gerçek anlamını görüyor ve tanrısal bir düzene, bu dünyanın dışında bir yetkiye inananlarla her şeyin bir burjuva aldatmacası olduğunun çok iyi farkında olan kendi yoldaşlarının bu odada bir arada olmalarındaki aykırılığı düşünüyordu: Uzun lafın kısası, demokrasinin kurallarını pek önemsemeyen iki ayrı kesimdiler ama her ikisi de onun en tutkulu bekçileri, en somut örnekleri olduklarına inanmıştı.
Geri119
192 öğeden 191 ile 192 arasındakiler gösteriliyor.