541 syf.
·
Not rated
Tutulma (Bella kalkışa geçti flcşfşfş)
Bella Hayırdır? Yani bir aşk üçgeni arasında kalırsın ama Bella kadarını görmedim cidden. Bir ona gidiyor bir diğerine gidiyor kitabı okurken sinir krizi geçirdim. Onun Dışında diyebileveklerim Bella'ya iki tokat atsam rahatlıcam ama olmuyor işte. Pek bir şey yok sanırım. Bazıları Stephenie Meyer'ı uyduruk bir yazar olarak görüyor ama bence öyle değil. Zamanına göre çok özgün bir eser bırakmış ve bırakmaklada kalmamış halada okutturmaya yani yaşatmaya devam ediyor bu çok büyük bir başarı olduğunu düşünüyorum fakat ilk kitaba yaptığım incelemede bahsettiğim şeyi burda tekrar bahsetmek istiyorum ( izninizle) O kadar çok anlatılacak hikaye olay varki sen gidiyorsun bellyla edwsrdı 10 yıldır anlatıyorsun hala. Git Alice & Jasper'I Rosalie & Emmet'i Carlis & Esme'nin Hikayelerini git yaz. Çok güzel olur. Kurduğun evren sağlamlaşır dha güzel olur ve bence daha da çok okunur. Neyse Kitaba puanım 6 Yazmassan da senin kaybın Stephenie şffşfşcşflf
Tutulma
TutulmaStephenie Meyer · Epsilon Yayınları · 201616.1k okunma
102 syf.
10/10 puan verdi
Sanırım en çok hanımlara seslenmiş olabilirim..
Esselâmu aleyküm ve rahmetu’llâhi ve berekâtûhû.. بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم Bu kitabı bi zamanlar öyle çok okumak istedim ki. Çıktığı yıllar instagram da elden ele gezerdi herkeste görürdüm de bi alıp okuyamadım. Sitede okumuş olanların sayılarının azlığına bakıp aldanmayın, 1k kullanmayan çok insan var kullananlara
Hz. Fatıma'nın Çeyizi ve Düğünü
Hz. Fatıma'nın Çeyizi ve DüğünüMurat Tosun · Mercan Kitap · 2020406 okunma
Reklam
298 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
İlk defa 1956'da yayımlanan Kaplan! Kaplan! ilk dönem bilimkurgu örneklerinden olsa da dönemini aşan bir kitap. Alfred Bester gerçekten de iyi bir iş çıkartmış. Hikaye oldukça akıcı ilerliyor. Bester'ın türün tüm olanaklarını sonuna kadar kullanırken tüm güneş sistemini bir ucubeler sirkine dönüştürmesine bayıldım. Farklı alanlardaki bilgisiyle hikayeyi derinleştiren ama bunu yaparken eğlencesinden de ödün vermeyen bir anlatımı var. Özellikle aldığı psikoloji eğitiminin yansımalarını kitabın pek çok yerinde görmekten hoşlandım. Başkahramanımız Gully Foyle ise tam bir antikahraman. Kimseye kendini sevdirmek gibi bir derdi yok. Dilediği gibi konuşup, dilediği gibi hareket ediyor ama aynı zamanda kitabın başından sonuna ayakları yere basan bir karakter gelişimi de var. Uzun bir zaman sonra bir karakteri bu kadar çok sevdim sanırım. Sadece Foyle değil kitaptaki diğer karakterler de tamamen kendinlerine özgü özelliklere sahipler. Ancak Bester'ın teleportasyon ya da telekinezi gibi bilimkurgusal öğelerin nasıl gerçekleştirildiğini açıklarken insanın düşünce gücüne cok fazla bel bağladığını düşünüyorum. Eğer bu bilinçli bir tercih değilse belki daha farklı bir açıklama yolu tercih edilebilirmiş. Yine de Kaplan! Kaplan! türün iyi örneklerinden. Kısacası farklı, cesur ve özgün bir şeyler arıyorsanız, Kaplan! Kaplan! vaktinize değecektir.
Kaplan! Kaplan!
Kaplan! Kaplan!Alfred Bester · İthaki Yayınları · 20171,398 okunma
264 syf.
·
Not rated
Zalim Bir Arzu: Daha Erken Okumak İsterdim
Her ne kadar doğru bir istek olmadığının farkında olsam da; bu kitabı daha erken bir dönemde okumak isterdim. Yaklaşık on yıl öncesine kadar daha fazla kurgu eser (özellikle roman) okurdum ve hayatımı şekillendirmem konusunda bana yardımcı olurlardı bu eserler (ya da zarar verirlerdi). Yıllar sonra geri dönüp baktığımda şu tahlili yapmıştım.
Yakaza
YakazaSadık Yalsızuçanlar · Timaş Yayınları · 2013149 okunma
376 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 10 days
Bizi Gömün ve Mezar Taşlarına Adımızı Kazıyın. Bırakın Özgür Olalım.
(spoiler içeren bir yazı) Sonu iyi biten kitap okuyamıyorum sanırım. Sonunun kötü biteceğini bilsem de kahrolacağımı ya da hıçkıra hıçkıra ağlayacağımı bilsem de başladım ve hak ettim bunları. Mitoloji ile hiç alakam yok ama bu kitap için öyle derinlemesine bilmeye gerek de yok zaten. Sadece Akhilleus ve Patroklos’un yaşadıklarını görmek
Akhilleus’un Şarkısı
Akhilleus’un ŞarkısıMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202013.5k okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 9 days
Aile kaderdir
"Çocukluğum" olmasına rağmen yaşanamamış bir çocukluk... Düşünsenize çok küçük yaşta hep ölüm, kaos, şiddet, kimsenin kimseye tahammülü olmayan bir ortamda büyüyorsunuz. Ne kadar acı... Ben de Aleksey gibi anne - babasından ayrı akrabalarının yanında yaşamak zorunda kaldım. Bu yüzden Aleksey'i çok iyi anlıyorum ama sanırım ben ondan biraz daha şanslıydım. Acılar, eksiklikler, hayat koşulları, insanlar... o kadar zor gelir ki çocuk olduğunuzu unutuyorsunuz bazen. Bir bakmışsınız olgunlaşmaya başlamışsınız küçücük yaşta, güçlü olmak zorunda bırakılmışsınız çünkü başka seçeneğiniz yok. Kitap Aleksey isimli çocuğun babasının ölümü ile başlıyor. Babasının ölümünden dolayı anneanne ve dedesinin yanına yerleşir. Bazı sebeplerden dolayı annesi de Aleksey'i terk eder. Bunun sonucunda Aleksey'in yaşadıkları anlatılıyor bizlere. Her satırda düşünmeye hayatı sorgulama başlıyorsunuz. Kitabın yeri benim için her zaman farklı olacak. Mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Okuyacak olan arkadaşlara şimdiden keyfli okumalar dilerim.
Çocukluğum
ÇocukluğumMaksim Gorki · Yordam Edebiyat Yayınları · 201815.7k okunma
Reklam
120 syf.
·
Not rated
Symposion ve Eros
Uzun bir inceleme yazmaya niyetim yoktu fakat sanırım yine uzatacağım. (Kendim için notlar) Önce şunu söylemem gerekir ki: Platon’un diyaloglar içinde hocası Sokrates’i böylesine bilge ve saygın biri olarak tasvir edip onurlandırması, bu diyaloglar içinde kendi adını hiç geçirmemesi beni etkiliyor. Kitabın Yunanca adı Symposion, dilimizdeki
Şölen - Dostluk
Şölen - DostlukPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20194,045 okunma
560 syf.
9/10 puan verdi
9/10 Slow burn, grumpy and sunshine ve small town tropeları varken çok çok kötü bir kitap olamazdı diye düşünüyorum Naomi sürekli başkalarını düşünen, kendi duygularını geri plana koyan bir kadın karakterdi. Çoğu zaman kendimi onunla empati yaparken buldum çünkü karakterlerimiz uyuşuyordu. Bu yüzden de onu ekstra sevdim sanırım. İkizine ise diyecek bir sözüm yok… Kasabadakilerin Naomi’yi benimseyişi, sevişi, onu üzdüğünde Knox’a davranışları keyfimi kesinlikle yerine getirdi Knox grumpy olmasıyla beni çoğu zaman sinir etsede güzel bir kitaptı. Yaşadığı travmaları vesaire tabi ki anlıyorum ama sen 40 yaşını geçmişsin be adam artık aş bunları ya ! Son zamanlarda okuduğum kitaplarda erkek karakterler beni tripleriyle krize sürüklüyor. Üzerime acilen green flaglerle dolu bir erkek karakter atın
Üstesinden Gelemediğimiz Şeyler
Üstesinden Gelemediğimiz ŞeylerLucy Score · Martı Yayınları · 2023310 okunma
1552 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 14 days
Buz tutmuş intikam yemeği
(SPOİLER İÇERİR) !! Ah Dantes, ah seni o kadar iyi anlıyorum ki. Limana geliyorsun, Sevdiğin kız Mercedes'le evlenmek üzere. Bir bakıyorsun önünde engel olarak Fernand ve Danglars. Gıcık muhteşem ikili. Dantes'in tek amacı dünya hayatına çıkmaktı.
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025.8k okunma
520 syf.
7/10 puan verdi
Bazı romanlar ilk cümleleriyle hatırda kalır.Masumiyet müzesi de onlardan biri.. “Hayatımın en mutlu ânıymış, bilmiyordum.” Bence bu roman ne politik ne de tarihi bir roman.. Sadece bir kadına fena halde takılan zengin bir adamın hikayesi.. Kitabı sevdim ama bazı bölümlerinde yer yer sıkıldığımı da itiraf ediyorum. En sevdiğim kısmı yazar İstanbul’u çok güzel anlatmış. On yıl gibi uzun bir sürede yazılan kitabı bir kaç satırda anlatmak imkansız.. Sadece şunu söylemek isterim sanki romandaki ilk hedefimiz müze değil aşk dediğimiz karmaşık, psikolojik, kültürel antropolojik şeyi soğukkanlılıkla anlamak.. “Kendisinde olmayan bir şeyi, kendisinden talep etmeyen başka birine vermeye çalışan" kemalin çok kabahatı yok sanırım aşk böyle bir şeymiş.. Kemal ve Füsun rüyama girmeden son alıntıyla veda ediyorum.. “Mutluluk” insanın sevdiği kişiye yakın olmasıdır sadece..
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241.3k okunma
Reklam
144 syf.
8/10 puan verdi
Uzun zamandır reading slump'tayım. Ve uzun zamandır Haruki Murakami'nin kitaplarını okumak istiyordum. Kronolojik sırayla okumaya karar vermiştim. Fare dörtlemesi diye geçen serinin de, yazarın da ikinci kitabı olan Pinball 1973 hakkındaki fikirlerimle buradayım. Bu kitapta da
Rüzgarın Şarkısını Dinle
Rüzgarın Şarkısını Dinle
kitabındaki adsız baş karakterimizi ve onun
Pinball 1973
Pinball 1973Haruki Murakami · Doğan Kitap · 2020913 okunma
542 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Çok güzeldi ama kalbimi paramparça etti..
Öncelikle gerçekten 10 puan vereceğim bir kitapla geldim bu sefer. Kitap çok akiciydi,çok masalsiydi bu arada insanlardan çok hayvanlar vs karakter çoğunluğunu oluşturuyordu. Ben çok çok beğendim ki böyle bir aşk okumak istiyordum ama işte... Sınıfın ortasında bütün duygulara girdiğim bir kitapti kısacası. Konusundan kısaca bahsedeyim; Catherine isimli karakterimiz ana karakterimiz ve bu kız küçüklükten beri yanlarında hizmetçi olarak çalışan, en yakın arkadaşı olan Mary Ann ile bir pastane açmak istiyor çünkü pastacılıkta çok yetenekli ve çok seviyor tatlı işleriyle uğraşmayı. Kızımız bir leydi yani soylu olduğu için annesi kralla evlenmesini istiyor ama kızımız istemiyor ki ailesi pastane acmalarina da izin vermiyor. Sonra kız bir gün balodayken kralın yanına soytarisi olarak gelen yeni adamı görüyor ve ordan aşkımız başlıyor. Hani klişe bir yönü yok kitabın ve o kadar tatlılar ki.. Gerçekten sürekli okuyabileceğim o aşk kitabı olabilir ya.. En çok post-itlediğim kitap sanırım bu oldu Spoiler: Jest ölmeseydi ve beraber olsalardı keşke,niye aglattiniz beni şimdi.. Bu arada şahsen Cath'in Jest öldükten sonra cidden her şeyden soğuması falan çok kalbimi kırdı,çok seviyordum çifti ve hani diğer kitaplardaki ciftlere kıyasla bin basarlardı.. Mutsuz sonla bitmesin dedik ama işte Kupa Kraliçesi soğuk birisi zaten masalda da böyle biteceği belliydi.. Çok ağladım ya..
Kalpsiz
KalpsizMarissa Meyer · Artemis Yayınları · 20171,099 okunma
224 syf.
·
Not rated
·
Liked
Rüyanın Öte Yakası
Kitap tamamen Zhuangzi'nin kelebek öyküsüne dayandırılarak kaleme alınmış. Bunu özellikle belirtmiyor ama o enfes kurgu bunu net bir şekilde ele veriyor. Kitabı çok sevdim. Bitirmek için sabırsızlandım. Karakter sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Rüyalar yüzünden defalarca dolup boşalan ve değişen tek bir mekan var. Aksiyon yok denecek kadar az. Yine de hiç sıkılmıyorsunuz. Sadece son kısım belki biraz daha paradoksal olabilirdi diye düşündüm. Bunun da zararı yok, çünkü öykünün sonuna kadar epey geriliyor ve artık başka bir şey olmasın diyorsunuz. Bu arada eser yeni bir tür olarak iklim gerilimi açısından da okunabilir. Sanırım çok yakında bu türe ait yeni örnekler de göreceğiz. Kitap hakkında spoiler vermeyeyim ama hatırlamak isteyenler için öykü şöyle: "Zhuang Zhou kır bir alandayken uykuya dalar. Dalar dalmaz kendini çiçekler arasında oradan oraya dilediği gibi uçarak gezen mutlu bir kelebek olarak görür. O artık kelebek olmuştur, Zhuang Zhou olduğunu bilmez bile. Birden bire uyanınca etiyle kemiğiyle Zhuang Zhou olduğunu anlar. Ama kafası karışır, kendisinin bir kelebek olduğunu gören Zhuang Zhou mu, yoksa, rüyasında Zhuang Zhou olduğunu gören bir kelebek mi olduğunu bilemez. Bunu ayırt edebilecek bir kural olmalı. İşte buna Şeylerin Dönüşümü denir." Bu kısım Wikipedia'dan alıntıdır.
Rüyanın Öte Yakası
Rüyanın Öte YakasıUrsula K. Le Guin · Metis Yayıncılık · 20201,121 okunma
67 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
Günlerden bir gün, gene ananemin rahatsız koltuğu payıma düşmüş, biraz da uykusuzluk var tabii; teknolojik aletlerin hepsinin şarjı bitik, televizyonda da dandik dandik programlar, usulca açıyorum dolabı kitaplarıma bakıyorum hangisini okusam diye. Sonra Tezer Özlüyle göz göze geliyoruz, alıyorum elime kitabı, e kısa zaten tekte okurum diye
Çocukluğun Soğuk Geceleri
Çocukluğun Soğuk GeceleriTezer Özlü · Yapı Kredi Yayınları · 201816.5k okunma
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.