Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

sarê

Göğsünde sabırsız bir yolcu onu dürtüyor, müthiş bir gitme isteği, nefes alıp verişini bozuyordu. Bunca ışık hangi yaşamları, hangi yüzleri, hangi öyküleri aydınlatıyordu kim bilir
Reklam
Herkesin, asla göremeyeceği halde görmek istediği kayıp bir yüzü vardır.” Hasan Ali Toptaş
bildikleri ölümde, ölünün yüzü ve bedeni olmazdı. Ardından yürünecek bir tabut yeterdi ağlamaya. Ancak ağlayamayacakları tek ölüm, içlerinden birininkiydi

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çok gizemli bir ülke şu gözyaşları ülkesi…” Küçük Prens, Saint-Exupéry
Çevrede mezarlardan kalkmış ölüler gibi kimsesiz ve çıplak binlerce genç geziniyordu. Uyananlar çoğalmıştı. Kendine yol açmaya çabalarken, eti etlerine değiyordu. Kadınların memelerine, erkeklerin önlerine takılıyordu gözü. Kendi önünü kapatmayı düşündüyse de vazgeçti.
Reklam
Bütün hücreleriyle bir kederi emdi bedeni. Bu acıyı yeniden çağırmaktan korksa da anımsamak istiyordu
Kafesin biri, bir kuş aramaya çıktı.” Franz Kafka
İlk kez, görmek için değil, görülebilmek için bakıyordu.
Saatlerin birbirlerinden farklı zamanları gösteriyor oluşu, bazıları çoktan durmuşken, bazılarının ise akrep ve yelkovanının bile olmayışı tedirginlik veriyordu. Yaşlı Adam, burada saatlerin zamanı değil de zamansızlığı gösterdiğini bilmenin hüznüyle,
Görmek yetmiyor artık, yeniden görülmek istiyorum
Reklam
Yaşlı Adam başıyla olumladı. Kederi ve yalnızlığı çoğaldı: – Burada, insanları izlerken özne değilim. Asla! Onların nesnesiyim.
bir uğultu bulutuna dönüştü. Adam bu sesleri anımsıyordu, tanıdık bir hüzün çöktü içine. Gene de her sabah yaptığı gibi sadece gülümsedi
“Bir ölümü her gün yeniden yaşar Camlara yapıştırılmış yüzler gibi” Edip Cansever
Yaşlı babaların büyük bir kısmı yasaların gün gelip de bir böcek gibi öldürülmelerine izin vereceğini biliyordu. Buna rağmen neden çocuk sahibi oldular? Nedir onları üremeye iten bu ölümcül güdü? Gözlerini kör eden nedir?
Bir gölge karanlıkta ölür mü sence?
485 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.