Etrafımın telâşını seyrederken kendimi unutuyorum. Hattâ bazı kendimi hepsinden fazla sakin buluyorum, fakat bu kalabalıklar dağılıp da felâketimle başbaşa kalınca; dehşet.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Yalan bana suçların en ağırı gibi geliyordu; ve bir yalan söylendiği zaman insanların değil, eşyanın bile bunu nasıl tahammül ettiğine şaşıyordum.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Popüler kitapların konuları genellikle bilindiğinden ben uyandırdığı hissiyatlar üzerinde durmak istiyorum.
Kitap bende göçmenliğin kaderin bir cilvesinden ziyade bir elemi olduğu hissiyatını uyandırdı. Çünkü mültecilik çoğu zaman iki farklı hayatın kesişmesinin verdiği tatlı mucizeyi değil başka bir hayata sürülmenin verdiği fazlalık olma duygusunu yaşatıyor.
Bir de savaşın insanı istemsizce nasıl bambaşka birine dönüştürdüğünü hissediyorsunuz.
Okumanızı kesinlikle öneririm.