Bir yerde bir söz okumuştum ve çok beğenmiştim. “ Bazı şeyler yokken güzel.” Bu kitaptan çıkardığım ders ise, bazı dilekler yalnızca dilek aşamasında kalınca güzeldir. İstediğimiz her şey gerçekleşse daha mutsuz olur, o yükü taşıyamazdık.
Eser yazıldığı dönemde birçok tartışmaya neden olmuştur. Bunlardan birisi de eşcinsellik. Romanda Dorian’a taparcasına bağlanan erkekler var. O dönemde bunu dile getirebilmek bir yazar için oldukça cesur bir hareket diye düşünüyorum. Ve sonrasında öğrendim ki eser sansüre uğramış, orijinal halini de merak etmiyor değilim :)
Yazar; kitapta alaycı, iğneleyici bir anlatım kullanmıştır.
Kısaca kitabın konusuna değinecek olursam; yaşlanmak istemeyen, yakışıklı Dorian’ın portresini görünce onu kıskanıp portrenin yaşlanmasını dilemesiyle başlıyor aslında her şey. Psikolojik bozukluğa kadar giden bir serüven anlatılmaktadır. Bu kitap, bir insanın ruhunun nasıl günden güne kötülüğe evrildiğinin en güzel örneklerinden birisidir.
Öyle bir kitap olsun ki bambaşka bir dünyanın kapısını aralayayım diyorsanız Dorian Gray’i kesinlikle okumalısınız.
“İnsan ruhunu yitirdikten sonra dünyalar onun olsa neye yarar.”