Sözün bittiği yer ne yazık ki.
Ben izindeyken, bizim oralardan şehit düşmüş bir çocuğun cenaze merasimine katıldım. Olup bitenleri uzaktan izledim. İnanır mısınız komutanım, utandım ve yerin dibine geçtim. Tamamen saman alevinden farksızdı toplum. 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez ' klişe laflarıyla bağırıp durdular. Bunları uzaktan inceledim. Sanki suni bir havayla doldurulmuş balondan farksızdılar. Ve on yıllardır bu içi boş kalabalıklar hep aynı şeyi yaptılar. Sonuç ne? İşte geldiğimiz nokta.
"Ben izindeyken, bizim oralardan şehit düşmüş bir çocuğun cenaze merasimine katıldım. Olup bitenleri uzaktan izledim. İnanır mısınız komutanım, utandım ve yerin dibine geçtim. Tamamen, saman alevinden farksızdı toplum. 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez,' klişe laflarıyla bağırıp durdular. Bunları uzaktan inceledim. Sanki suni bir havayla doldurulmuş balonlardan farksızdılar. Ve on yıllardır bu içi boş kalabalıklar hep aynı şeyleri yaptılar. Sonuç ne? işte geldiğimiz nokta. Hele, musalla taşının etrafına dizilen o siyasi partilerin temsilcileri yok mu? Onları dişlerimi sıkarak izledim ve kendi adıma yakası açılmamışlarla nasiplendirdim. Şehidin defninden sonra, ki hiç bilip tanımadığım, genç yaşta hayatını ülkesi için feda eden rahmetlinin mezarının başında sadece ben, anne ile babası, genç yaşta dul kalan bir kadın ve üç yaşında küçük bir oğlan kaldık. Ertesi gün ise, ki bizim orası küçük bir yer, her şey eski tas eski hamamdı. "
Reklam
Şehitlerimiz, Tayyip ve Oğlu
12.06.2007 tarihli Takvim Gazetesi'nin internet sitesinde, Şırnak'ta şehit düşen askerlerimizden birinin hikâyesi yer alıyordu: "Şırnak'ta PKK'nın döşediği mayına basan askerlerimizin şehit olması dışında, yine aynı bölgede bu kez teröristlerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada şehit olan 7 aylık asker Murat
Şehitler Ölmez;
Milletimizin Başı Sağ Olsun.!!
komando andı
Vatan uğruna can alıp can verenlerin şerefine! Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi. Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi. Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin, Vur şehitler aşkına, vur sen Allah aşkına. Korkaklar anlamaz, biz ölüme aşık olanlar. Vatan toprağı için biz, can verip can alanlar. Şehidin bir damla kanına, biz gökyüzünü yakacağız. İnsan büyür beşikte, mezarda yatmak için. Kahramanlar can verir, yurdu yaşatmak için. Senin kan kırmızı ay yıldıza ak, O mübarek bayrak işte bu bayrak. Vatan sana canım feda, arşa açtık elleri. Sen muzaffer et bizi, Mehmetçiği ya Rabbi. Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak. Dalgalanacak bu bayrak, yankılanacak ezanlar. Yatacak yer bulamayacak, her kimin gözün varsa. Mehmetçik tutar sözünü, eğer bir sözü varsa. Ezilecek başı, hain hangi delikteki yılansa. Gerisi teferruattır, söz konusu vatansa. Ne mutlu Türküm diyene. Ezan dinmez, bayrak inmez. Şehitler ölmez, vatan bölünmez.
Pencereden baktığınızda güneşi esirgemiyorsa gökyüzü,birileri bedelini ödüyordur.
Reklam
ATSIZ’IN HİKÂYELERİ: Hikâye, Atsız'ın sanatında en az yer bulan bölümdür. Ömrü boyunca sadece beş hikâye yazmıştır. Onların da dördünü 1931 yılında yayımlamıştır. 1941'de yazdığı beşinci hikâye ise Bozkurt dergisinin Temmuz 1941 tarihli 11. sayısında yayımlanmış, fakat bu sayıda dergi kapatılmıştır. Beşinci hikâye ancak 1966 yılında
TÜRKÇÜLÜK DÜŞÜNCESİNİN MİSTİK ÖNDERİ (ATSIZ'IN FİKİRLERİ) ATSIZ'DA ÜLKÜ / MEFKÛRE: Atsız'ın ülkü ile ilgili en açık tanım ve izahları, 31 Ekim 1947'de, Kızılelma dergisinin 1. sayısında yayımladığı "Kızılelma” başlıklı makalesinin ilk paragraflarındadır. Ülküyü şöyle anlatıyor: "Bir milletin yürütücü kuvvetine
Şehitler Ölmez..
Komutanın bu soğuk tavrı Kurmay Başkanını şaşırtmıştı. Ağzını arayınca komutanın birden gözleri doldu: "Yahu bu aslan gibi çocuklar birkaç gün içinde şehit olacaklar. İsimlerini bilmez, yüzlerini hatırlamazsam, acıya daha kolay katlanıyorum. Anlayabildin mi?"
Sayfa 416Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.