Özgür olmak (Freisein) köken olarak dostlar arasında olmak (bei Freunden sein) anlamına gelir. Özgürlük (Freiheit) ve arkadaş (Freund) Hint-Avrupa dil ailesinde aynı köke sahiptir. Özgürlük esasında bir ilişki kelimesidir (Beziehungswort). İnsan kendini ancak iyi bir ilişkide, diğer insanlarla mutlu bir birliktelik içinde gerçekten özgür hisseder.
Heidegger ünlü Hümanizm-Mektubu'nda şöyle yazıyor:
Ama eğer insan bir kez daha Varlığın [Sein] yakınına gelmek istiyorsa, öncesinde isimsiz olarak var olmayı öğrenmek zorundadır.
Ortaçağ Hıristiyanlığının kâinat anlayışına göre dünyevi hayat, hayatın zevkleri menfur ve mekruhtu. Dünyadan yüz çevirmek, dünyayı terk etmek hayatın gayesiydi. Yeniçağ Hıristiyanlığında bu teori altüst oldu. Reformasyonun en büyük siması, adeta peygamberi olan Martin Luther bir şiirinde diyor ki:
"Wer nicht liebt Wein, Weib und Gesang,
Der bleibt ein Narr sein Lebenlang!"
(Şarap, kadın ve musikinin kıymetini takdir edemeyen adam, bütün hayatında
ahmak kalmıştır.)