Kendimi böyle hissediyorum işte: Uçsuz bucaksız bir gezegende, bir ekmek kırıntısını fethetmek için kilometrelerce yürümeyi başaran küçücük bir karınca gibi. Gözucuyla sana bakıyorum. Ekmek kırıntımın sen olduğunu biliyorsun.
Dış güzellik, basit bir kılıftan başka bir şey değildir; insanı dayanılmaz yapan enerjisi, bakışındaki büyü, gülümsemesindeki şakacılık, sıradan bir günü serüvene dönüştüren tılsımıdır