Bin yıldır esirim, tutsağım sana.
Ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm;
Masum, yalınayak çocukluğum;
Umudun kıyısından geçmeyen gençliğim...
》Hayykitap《Kitabı okudu
Beni herkes sevdaya asi sanır,
Oysa aşk, beni nerde görse tanır,
Hasret tanır,
Zulüm tanır,
Ölüm tanır,
Yüzüm yüzümden utanır.
savruluyordum,
bir cinayete kurban gidiyordum,
kaza süsü verilmiş,
faili meçhul bir ölüm
biçiyordu terzi masasında,
bir tabuta çivileniyordum.
saat on ikiyi beş geçiyordu.
|serkan uçar
Burnumda Tütüyor Sesin, Gözümde Sızlıyorsun...
Sesim sesine kavuşsun,
sarılsın diye köprüler inşa ettim
Ne garip değil mi?
》Hayykitap《Kitabı okudu
Beni herkes sevdaya asi sanır,
Oysa aşk, beni nerde görse tanır,
........
Serkan Ucar
Bu vedayı nasıl hayra yorayım
İçimi üşüten yel senin adın
Ustam,
Ne zaman o senin bildiğin zaman,
Ne sevda gördüğün masallardaki.
Eskiden,
Halı tezgahında dokunurdu aşklar,
Nakış nakış, körpe kız ellerinde.
Mendillere yazılırdı isimler,
Yüreklere kazılırdı gizlice.
Sevdalılar asil ve de yürekli
Sevdalar, kavgalar iki kişilik.
Oysa şimdi;
Çorak gönüllere ekiliyor sevdalar seher
Akşama..
Herkes payına düşeni alıp giderken.
Bütün kimsesizliğimle,
Bütün çaresizliğimle,
Bütün çıplaklığımla, kalıyordum karanlığın koynunda;
Üşüyordum,
Tepeden tırnağa buz kesiyordu yalnızlık.
Saat on ikiyi beş geçiyordu.
Serkan Uçar
youtu.be/cuykdyLrlL0?si=...
Tuncer Kurtiz
Saat On İkiyi Beş Geçiyordu
Beni herkes sevdaya asi sanır
Oysa aşk beni nerde görse tanır.
Hasret tanır, zulüm tanır, ölüm tanır,
Yüzüm, yüzümden utanır...
-Serkan Uçar-