Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Möbius

Möbius
@serpensilv
‟Tek gerçek benim zihnimdir.”
İslam coğrafyasının Kafka'sı ve Camus'nün atası.
"Ben az önce ne okudum?" veyahut "Allah belamı vereydi de okumayayaydım."
Kör Baykuş
Kör Baykuş
Reklam
Sosyal medya ipuçları.
Bir yılı aşkın süredir bir kitap yazıyorum ve üç sene içerisinde bitirmeyi amaçlıyorum. O zamana kadar hesabımın takipçi sayısını yükseltmek için ne yapmam lazım tam olarak, öneriniz var mı (sevgili yedi takipçim)?
Aynaya baktığım yüzün bana ait olması mı, yoksa olmaması mı daha korkunç? Böyle mi görünüyorum, yoksa camın karşısında bir adam beni boğmaya mı hazırlanıyor? Çocukken annemden korkup dolaptan aşırdığım havucumu kemirirken hissettiğim sızı neydi, dilimi mi ısırdım? Ne kadar soru sorarsam sorayım, rastgele yolları kapatmaktan başka bir işe yaramıyor sorgulamak. Bu yollar doğru mu, yanlış mı; hangisinde daha çok canım yanacak? Şayet bu benim hayatımsa, bilmeye hakkım olmalı. Lâkin inanmadığım yaradanın huzuruna kahkaha olarak çıkıyor çığlıklarım. Görünen o ki zevk alıyorum sanıyor, yarattığından bile bihaber!

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsanların arasında o kadar yapay görünüyorum ki... Diğer insanlarla olan ilişkilerini anlatıyor ve bunun üzerinden sohbet ediyorlar. Kendini anlatmak varken bir insanı neden başka bir insana anlatasın? Bırak herkes en iyi bildiğini anlatsın (bir yabancıyı kendinden çok biliyorsan orası ayrı tabii...). Hayatım pek sıradan, kafamın için deli dehşet. Neden düşüncelerimi anlatmak varken hayatımı anlatmayı seçeyim?
Reklam
Hayır hocam, yapamam, sınav haftası ders kitabını açamam. Sabah akşam kitap okuyacağım, uykusuz ve aç sınava gireceğim. Sonra 70-90 aralığında alıp arkadaşlarımdan "Sen hani çalışmıyordun?" diye azar yiyeceğim.
Bu senenin kalanı için okuma listesi.
Bunlar biter mi? Hiç sanmıyorum. Zor durumda kalırsam Orhan Pamuk ve Austen'ı şutlayacağım listeden.
Fizik okumak için nelerimi vermezdim... Sınav işleri ya da akademik korkular önemli değil artık, izin versinler yeter. Tıp okuyup ne yapacağım? Sağlık sektöründen ve onu güzelleyenlerden öyle nefret ediyorum ki. Not defterime hoş geldin rastgele insan, hayvan, bitki, yaratık veya yaramatık.
Rimbaud'nun ismini gördüğüm yerde kalbim sıkışıyor, midem bulanıyor; "Panik atak geçiriyorum sanırım" diyorum "ya da ölüyorum." Ben o olmalıyım, sonraki hayatımı bekleyemem. Ben o'yum, belki, bu hayattaki Rimbaud'yum. Şiirlerinde isyan eden bir çocuk, narin bir ruhum. Kâhinin kırmızı kanındanım.
Dört takipçim olduğunu gördüm bugün. Tuhaf bir his. 16 yaşında, depresif, uyku sorunları olan, takıntılı bir genci neden takip ederler bilmiyorum; bu yüzden tuhaf. Aynı hissi yakın zamanda, birisi bana beni sevdiğini söylediğinde hissettim. Neden, hiçbir fikrim yok. Benim görmediğimi başkalarının görmesi sinir bozucu ve bu yüzden inanmıyorum, benim dışında herkes hatalı falan filan. Hoş geldiniz bu arada.
Reklam
“Martin on gün sonra aynaya bakarak ‘İlk savaş yapıldı ve bitti,’ diyecekti. ‘Ama ardından ikinci ve üçüncüsü gelecek, savaşlar zamanın sonuna kadar böyle devam edecek, ta ki...’” Savaşlar, insanlar iradelerini kaybedene kadar devam edecek. İrade, savaşın kendisidir ve insanın üstündeki çamurdur. Çamurdan oluştuk ve yaptığımız her şey çamurdan.
Uyumalıyım, uyumayacağım.
Eğer yapabilseydim uyku ihtiyacımı damardan ilaç enjekte ederek karşılar, ölene kadar uyumazdım. Ölümümün özel olmasını istiyordum, ilk kez ve sonsuza dek uyumayı. Ancak, üzülerek bildiriyorum, artık ölümün yaşamaktan ayrı kalır yanı kalmadı; ikisi de sıradan, bir o kadar yavan.