Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ellerinde gezdire gezdire çizgileri artık silinmeye yüz tutmuş bir kapı anahtarı gibi, anlatacak kimse bulamadığında karşısına oturup dertleştiğin artık yaşamayan sevgili bir anı gibi.
Bir fotoğraf kalacaksa bizden, biri ona baktığında bizi birbirimize aşılayan ikiz duyarlığımızı görsün Sözün örtüsünü açıp eylemi çıkarmak için ışığa her adımda sınavdan geçiren alınyazımızı görsün Yıkımın çarkı kırılsın da acıdan arınsın diye dünya onca çileye sabırla direnip kafa tutmamızı görsün Boğulan bir çığlık mı var zindan duvarları ardında kimse duymasa bile bizim duyacağımızı görsün Sessizliğe bürünse ortalık, herkes susacak olsa yine de kısılmayan bir sesle konuşan ağzımızı görsün Biri baktığında sevgilim bizden kalacak o fotoğrafa her sevinci bir hasatta devşirip yaşadığımızı görsün Yaşamın ürettiği sevinç ömrümüzün hasadıyla buluşunca birbirimizin yüzünde bir yıldıza baktığımızı görsün Bu sevdalı buluşmadan bir görüntü yansırsa yarına ona bakan yalnız bizi değil, bizde ışıyan o yıldızı görsün
Reklam
tıpkı üstüne basıldıkça yeniden kanaması yaralı bir karanfilin
Konuşandan sökülüp alınmış sesi yürüyene bir tek acının yolu açık Ağıtlar soğutabiliyor ancak yüreği gözyaşına bir tek yanıt var o da ıssızlık
Günün terini akşamın serinliğiyle kurutanlara yine yok soluklanma zamanı
yarına bir selam, kızıllığı yıllar sonra da ışıyacak yıldızdan
Reklam
El ele tutuştuk sevgilim, bizi de sınadı bilenmiş orağıyla emek kardeşliğinin rüzgarı bir daha eksilmedi alnımızdan
hiç karşılaşmadığın bir çocuk için bile gözyaşı dökecek kadar yüreğindeyse yeryüzü.
seni en iyi anladığım dil en iyi anlattığım dil kendimi
oysa bir yay gibi üstüne basıldıkça dünyayı bile titretecek kadar gergindir suskunluk.
Reklam
Kim değiştirebilir kulağıma fısıldayan soluğunu,
Kim öğretecekti yan yana gelmek için bize yolun da eylem olduğunu, her eylemin bir heceden yola çıkmak olduğunu öbür heceye?
geçmişten bugüne Pir Sultan'ın, Nazım'ın taşıdığı gibi yaşananı ne zaman duyacak, duyuracak tanıklığınız? Öyleyse yetmiyor sevgilim aşmaya bu tecriti yine şiirde kalıyor şiirle haykırdığımız
Duyalım istemiyorlar sürgündeki köyleri damlar hala yerle bir, ocaklar yıkık İstemiyorlar kalan külü görmemizi duman hala tütüyor, bütün tarlalar yanık
yeni bir sayfayı çevirir gibi birbirimize döndüğümüzde yüzümüzü nelere yeniden kavuştuk göreceğiz
369 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.