Aşk gücünü kaldıracak bir yürek mi yok bu şehirde, yoksa aşık olunacak bir güzel mi yok; aşk meclisinde sarhoş olmuş divaneler göremiyorum. Aşk şarabı mı yok yoksa kadeh mi yok
Neden gönül goncaları açılıp da sevgililerin gönülleri neşelendirilmiyor; aşk bahçesinde gül mü yok, yoksa o gönüllerden etkilenen bülbüller-aşıklar mı yok
Papağanlar gibi güzel sözler söyleyen bir gönül görmüyoruz; bilmiyorum acaba söyleyen aşık mı yok söyleten maşuk mu yok
O aşk ki, simsiyah taşı bile gökten kıpkırmızı kan ağlayan gözyaşları sayesinde yakut gibi değerli kılarken, neler oluyor bu kalpler taştan daha mı sert?
Niçin şiir erbabları bu bakir kalmış manaları anlatmaktan yoksun, yoksa Yahya gibi bir üstad yok mu?
Şeyhülislam Yahya Efendi