Sir Arthur Conan Doyle'un usta kalemiyle kaleme alınan "Dörtlerin Yemini", Sherlock Holmes hayranlarının kaçırmaması gereken bir macera sunuyor. Holmes ve sadık dostu Watson, bu sefer karmaşık bir aile içi çekişmenin ve gizemli bir ölümün izini sürüyorlar.
Hikâye, Jonathan Small adında bir denizcinin ölümüyle başlıyor. İlk bakışta intihar gibi görünen bu olayda, Holmes'un keskin zekası ve gözlem yeteneği devreye giriyor. Dedektifimiz, olay yerindeki küçük detayları fark ederek ve karakterlerin gizemli geçmişlerini araştırarak, olayın ardındaki karanlık gerçeği ortaya çıkarıyor.
"Dörtlerin Yemini", sürükleyici bir polisiye roman olmasının yanı sıra, insan ilişkilerinin karmaşıklığına da ışık tutuyor. Aile içi ihanetler, hırs ve intikam gibi duygular, hikâyenin temelini oluşturuyor. Holmes, tüm bu karmaşanın içinden sıyrılarak, adaleti sağlamak için mücadele ediyor.
Eğer siz de gizem dolu bir maceraya atılmak ve Sherlock Holmes'un dehasına tanıklık etmek istiyorsanız, "Dörtlerin Yemini"ni okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Bu kitap, sizi son sayfaya kadar merak içinde tutacak ve Holmes'un zekâsına hayran bırakacak.
Solak Leydi, Dedektif Enola Holmes serisinin ikinci kitabı. Seriye canım @missacikgoz ile başlamıştık. İkinci kitabı da yine birlikte okuduk. Kitapta Sherlock Holmes'ün kız kardeşi Enola'nın başından geçen ilginç bir macerayı okuyoruz. Ünlü dedektif Sherlock, dünyanın en büyük , en karanlık ve en tehlikeli şehrinde kız kardeşi Enola
Okuduğum ilk Ahmet Ümit kitabı ve son olacak gibi. Belki biraz sherlock holmes tadında ama daha çok arka sokaklar izler gibi oldum. Polisiye macera türü roman severim ancak beni pek tatmin etmedi
Serinin ilk kitabı olan Kayıp Lord'da, Sherlock Holmes'ün kız kardeşi Enola Holmes'ün hem annesini hem de kayıp lordu bulma çalışmalarını ve başından geçen maceraları okuyoruz. Enola, annesi ortadan kaybolunca hemen işe koyulur ve araştırmalara başlar. Annesini bulmak umuduyla yola düşer ve Londra'ya gitmeye karar verir. Oraya
Sherlock romanlarındaki hikayeler bazen aynıları olabiliyor, en kötü yanı o, faket tekrarda okusanız, yinede heycanla bitiriyorsunuz romanı. Bence herkez okumalı