Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şewâl

Şewâl
@shewal0024
Kalabalık beni sahiden sıktı. Ben ikide birde böyle oluyorum, bazen bütün insanları boyunlarına sarılıp öpecek kadar seviyorum, bazen de hiçbirinin yüzünü görmek istemiyorum. Bu nefret filan değil… İnsanlardan nefret etmeyi düşünmedim bile… Sadece bir yalnızlık ihtiyacı. Öyle günlerim oluyor ki, etrafımdan küçük bir hareket, en hafif bir ses bile istemiyorum. Fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birilerini arıyorum. Bütün bu beynimde geçenleri teker teker, uzun uzun anlatacak birini. O zaman nasıl hazin bir hal aldığımı tasvir edemezsiniz. Kış günü sokağa atılmış bir kedi gibi kendimi zavallı hissediyorum.
Reklam
Geçer mi meyl-i girye çeşm-i gam nişânımdan Sabah olmakla, gün doğmakla, geçmekle şebi-i yeldâ" Yitik bir zaman içinde nâzenin bir ân şeb-i yeldâ. Ânın kırılışındaki tespit noktalarını kavrayabilmek gecenin karanlığında saklıdır. Çünkü gece örtendir, gece mahremdir.  Gecenin en karanlığında parlayan  Leylâ'nın bir şûle-i şafak bekleyişidir geceyi fecre kadar uzatan. Bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır diyor merhum Sezâi Karakoç, geceye yenilmeyen her insana ödül olarak... Derinlerdeki hakikat arayışının en dinamik eylemidir bekleyiş. Bekleyiş direniştir. Direniş yenilgiye karşı..