Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Neyzen teyfik
Deli gönül, neyi özler durursun? Acınacak dostun, cananın mı var? Dünya yansa yorganın yok içinde, Harap olmuş evin, dükkânın mı var? Hatır, gönül bulamazsın birinde, Dama dedi dişisinde, erinde, Vatan dedikleri yangın yerinde, İnsanlığa hâlâ imanın mı var? Nene yetmez senin şu kuru kaval? Pir aşkına sıkıldıkça durma, çal. Malta'daki kurnazlardan ibret al, Paran mı var, bağın, bostanın mı var?
Faik Baysal
Muharrem Dayanç
Muharrem Dayanç
: "Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba
Reklam
İnsan dedikleri hep bir soyumuş Kudret ölçüsünde hep bir boyumuş Gönül kimi sever güzel oyumuş Sen Hak’tan nasibin al kara gözlüm
Âşık Seyrani
Âşık Seyrani
Kanuni Sultan Süleyman(Muhibbi)
Saltanat didükleri ancak cihân gavgasıdur Olmaya baht u sa'âdet dünyede vahdet gibi. 🔘Saltanat dedikleri sadece bir dünya kavgasıdır. Dünyada Allaha yakınlık gibi büyük saâdet ve baht açıklığı olamaz.🔘
Muhteşem Yüzyıl - Final (1.02.25)
Halk içinde daha itibarlı bir şey yok devlet gibi Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi Saltanat dedikleri ancak bir cihan kavgasıdır Olmaya mutluluk ve talih cihanda, birlik gibi Bırak bu eğlence ve içme meclisini çünkü fenadır sonu Eğer ebedi bir dost istersen yoktur sadakat gibi Kumlar sağanak gibi yağınca ömrüne, dolsa haddi Kâfi gelmeye bu dönen şişe içinde saat gibi Eğer huzur bulmak istersen ey Muhibbi, her şeyden arın Olmaya huzur cihanda köşeye çekilmek gibi
Kanuni Sultan Süleyman
Kanuni Sultan Süleyman
19.04.2024, gece 2.45. Ruh Perdemden içeri sızan ani bir ışığın portresi
Olmayan bir şeye bu istek nedendir? İnsanı kamil dedikleri acımasız veya sofu paylaştığı aynı bedendir, Kelimelere mekanlara zamanlara sevdalara hikayelere takılmış bir ademdir de, Dem de yok oluş bu resmindir. Attım kendimi Halice yıllar geçti üstümden, Fetihler fermanlar ihanetler yeniden doğuşlar ki haramından ve helalinden, İbret eylesem ki bu İzzet-i nefsimin kibrinden, Yine bildiğim okur, eylerim anlamam ademin dilinden. Kaldım işte bir başıma yüzyıllar geçti, Sözlerim eylemlerim, kustum uğraştım da olamadım bir Serdengeçti, Konaklar, boğaz, evler, dükkanlar şahit olun bu sonsuzluktaki sona Yüce Rab imtihan için bu nefsi mi seçti?
Reklam
Foto " Edip Cansever, Turgut Uyar"
Turgut Uyar Çok Üşümek Bir kalır uzun resimlerde anısı sakallarımızın Urban içinde üşüyüp üşüyüp kaldığımızın Bir Kalır yanık yağlar kokusu şehirlerde Uzun nehirlere binip uzaklaşmadıkça Bir Kalır yabancı yataklarda o oteller Meydanlar heykeller sizin olmadığınız o her yer O çok yalınç gerçekli gelip gitmeler Bir kalır uzun duvarlar ve onların dipleri Bir kalır yılgın adamların hep "Evet" dedikleri Çok üşürdük hep üşürdük üşümekti bütün yaşadığımız Üşürdü ellerimiz aşkımız sonsuz uzun sakallarımız Tükenir dağınık diriliği kaşıntımızın bir gün Bir kalır uzun kitaplarda anısı çok üşüdüğümüzün
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.