Geldiler oturdular anlattılar
Dedikleri falan da filân da orda
Falan ki bir gemide batmıştı son hayali sendin
Filân ki bir otobüs kazasında can vermişti
Şu mısralar bir tasavvuf ehlinin mistik düşüncelerine benzemiyor mu?
Ne güneş kalır, ne ay; ne ırmak akar ne çay:
Dünyaya gelmedin say, yağız yere girince.
Bildiğin neyse unut, Tanrı'ya kavuştun tut,
SELAAMM
Tarih boyunca hep aynı soruya cevap aranmış: Aşk nedir?
Şimdi sizlere @omerryatbaz'ın kaleminden yarım kalmış bir aşkın hikayesi ile tanıştıracağım.
Bu soru ne zaman aklıma gelse hep aynı yanıtı verdim yıllar içinde "onsuz kalmak". Birşeyin olmaması onu ne kadar değerli kalıyorsa, bir şeyin sürekli yanımızda olmasıda o
Muharrem Dayanç:
"Türk edebiyatında en çok ilgimi çeken bahislerden biri “yazarlar ve anneleri”dir. Konu bu kadar genel değil elbette bahsi biraz daha daraltarak söylemek gerekirse “küçük (hatta çocuk) yaşta annesini kaybeden yazarlar”dır. Başlangıçta Tevfik Fikret (12), Ahmet Hâşim (7), Yahya Kemal (13), Ahmet Hamdi Tanpınar (14), Ziya Osman Saba