Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
DP’nin demokratlığının özeti şu, meclis çoğunluğuna dayalı bir sivil diktatörlük kurdu. Şöyle ki: muhalafet partilerinin mitinglerini engelledi. Muhalif liderlerin radyodan konuşmalarını yasakladı. CHP'nin önce mallarina el koydu, sonra CHP'nin kapatılmasını istedi. Millet Partisini kapattı. Yargıya müdahale etti. Gazeteleri kapattı. Gazetecileri hapse atti. Hatta bir CHP milletvekilini, Gazeteci Hüseyin Cahit Yalçin'ı tutuklad.
• "Millete dost görünüp de ilk fırsatta iktidar mevkine geçtikten sonra onun gerçek ihtiyaçlarını düşünecek yerde memleketi kendi istediği yola götüren, laf anlamayan, yetkili kimselerin yol göstermesine kulak asmayan; MİLLETİN KUVVETLERİNİ ŞAHSINA BAĞLAMAYA ÇALISAN kahraman yüzlü insanlardan oldukça çok zarar çekildi."
Reklam
• "Esas kıymeti kendine veren ve mensup olduğu millet ve memleketi ancak şahsiyeti ile ayakta gören adamlar milletlerin mutluluğuna hizmet etmiş sayılmazlar. Ancak kendilerinden sonrakileri düşünebilenler, milletlerini yaşatmak ve ilerlemek imkanlarına eriştirirler. KENDİ GİDİNCE İLERLEME VE HAREKET DURUR ZANNETMEK GAFLETTIR."
• "Vatanınızda HERHANGİ BİR ŞAHSI, istediğinizi seçebilirsiniz; kardeşiniz gibi, arkadaşınız gibi, babanız gibi, evladınız gibi, sevgiliniz gibi sevebilirsiniz. Fakat bu sevgi sizi, milli varlığınızı, bütün sevgilerinize rağmen HERHANGİ BİR ŞAHSA, herhangi bir sevdiğinize vermeye sebep olmamalıdır. Bunun aksine hareket kadar büyük hata olmaz."
• "Kaderini, KENDiNi ZİNCİRE VURAN SAHISLARA terk eden milletler, O SAHISLARIN keyif ve emellerine oyuncak olmaya karar vermiş, razi olmuş sayillar. Bu türlü milletler, talihlerini ellerine bıraktığı insanlar başarılı oldukça, o insanlarm daha kuvvetli baskısı altında kalırlar.Başarılı olamazlarsa felaket, yıkım, yalnız o insanların değil, onlara tabi olan toplumun başına gelir. O halde her iki ihtimalde de böyle bir millet felakete maruz ve mahkumdur."
• "Şimdiye kadar milletimizin başına gelen bütün felaketler, kendi Kader ve alın yazısını BAŞKA BİRİSİNİN ELİNE TERK ETMESINDEN kaynaklanmaştır.
Reklam
• "Egemenliğini herhangi birisine bırakan insan, kendi iradesinin kulanılacağıcıdan ve uygulanacağından emin olamaz."
• "Milletimizin refah ve mutluluğu için; hayatımız, namusumuz, şerefimiz için ve bütün kutsal kavramlarımız ve nihayet her şeyimiz için mutlaka en kiskanç hislerimizle, bütün uyanıklığımızla ve bütün kuvvetimizle milli egemenligimizi muhafaza ve müdafaa edecegiz.
• "TBMM, yalnız ve yalnız milletindir. Milletin seçtiği milletvekillerinden oluşur. Bu Meclis yalnız ve yalnız milletin emrine boyun eğmek zorundadır. İSMİ VE MAKAMI NE OLURSA OLSUN MILLET BU HAKKINI BİR ŞAHSA VE MAKAMA TESLİM EDEMEZ."
• "UNVANI İSTER HALİFE OLSUN İSTER BAŞKA BİR ŞEY OLSUN, HİÇ KIMSE bu milletin yazgısına ortak çıkamaz. Millet hiç mi hiç buna göz yummaz. Bunu önerecek hiçbir milletvekili bulunamaz."
Reklam
• "Millet, egemenliğini degil, EGEMENLİĞİN BİR ZERRESİNİ DAHİ başkasına terk edip bırakmanın neden olabileceği felaketin, yok olmanın, zararın elemini her an kalp ve vicdanında hissetmektedir."
• "Kayıtsız şartsız tabiriyle belirtilen egemenliği millete vermek demek, bu egemenliğin bir zerresini SIFATI, iSMİ NE OLURSA OLSUN HİÇBİR MAKAMA VERMEMEK, VERDIRMEMEK demektir.
"Egemenliginizi Asla Bir Sahsa Vermeyin" Atatürk, 13 Agustos 1923'teki Meclis konuşmasında söyle demişti: "Yeni Türkiye devleti bir halk devletidir, halkın devletidir. Geçmiş dönemde ise bir kişinin devleti idi, kişilerin devleti idi. Bir milletin dünyadan tümüyle silinmesi, bir milletin insank topluluğundan tümüyle yok edilebilmesi için Nuh Tufan kadar olağanüstü güç olayların gerçekleşmiş olması gerekir. Fakat kisiler kendiliginden alçalmaya mahkûmdur..."
"Egemenlik kayıtsız şartsız milletin degil mi? Ben istersem egemenliğimi BİR ADAMA devrederim, istersem ÖZGÜRLÜGÜMDEN de vazgeçerim!" diye düşünenler olabilir. Ancak bu düsüncenin sonu gönüllü köleliktir. İlginçtir! Bu düsünceye sahip olanlari Atatürk, 1 Mart 1923 tarihli Meclis Açılış konuşmasında şöyle uyarmış: "Bir insan belki kendi istegi ile kişisel özgürlüğünü bir yana bırakabilir. Fakat bu girişim koca bir ulusun hayatina ve özgürlüğüne zarar verecekse, büyük ve onurlu bir milli yaşam bu yüzden sönecekse, o milletin evlatlar ve torunlar bu yüzden yok olacaklarsa bu girişim hiçbir zaman meşru ve kabul edilebilir bir konu olamaz. Ve hele böyle bir girişim hiçbir zaman özgürlük adına hoşgörü ile düşünülemez." Demem o ki, egemenliğini asla bir adama devretme ve higbir zaman özgürlügünden vazgeçme...
"Millet yalnız kendi kolları ve kendi kanı ile kazandığı egemenliğini ve bağımsızlığını son felakete kadar büyük bir saflk ve tedbirsizlikle kendisine önder tanıdığı ve derin bir hayatının hayatin koruyucusu saydığı kişilere ve yönetimlerine artık güvenemez. Millet bundan sonra hayatına, bağımsızlığına ve bütün varlığına bizzat kendisi koruyucu olacak ve bütün vatanda yine yalnız kendisi ve kendi yönetimi hüküm sürecektir." Atatürk, tek adamlara degil, millete kendine güvenmeyi ögretti.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.